Çocuklukta Obezite


Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ruhuşen Kutlu, obez çocukların ayda vermeleri gereken kilonun en fazla 2 kilogram olduğunu bildirdi.


Antalya'da düzenlenen 4. Ulusal Aile Hekimliği Günleri çerçevesinde, çocuklarda obezite tedavisine ilişkin sunum yapan Yrd. Doç. Dr. Ruhuşen Kutlu, obez çocukların kilo vermelerini sağlarken, onların gelişiminin de aksatılmaması gerektiğini vurguladı.



Beslenme alışkanlıkları, yağ ve karbonhidratların fazla tüketilmesi ve fiziki aktiviteden uzaklaşmanın çocuklarda obezite görülme sıklığını artırdığını belirten Kutlu, ''Her üç obez çocuktan biri, obez ergenlerin ise yüzde 80'i erişkin yaşa ulaştıklarında obez kalıyor. Bu nedenle obezitenin çocukluk çağında tanımlanması ve tedavisi, erişkin dönemde obeziteye bağlı komplikasyonların önlenmesi açısından son derece önemli'' dedi.

Ruhuşen Kutlu, ilgili sağlık kuruluşuna başvuran obez çocuklara kendi yaş ve cinsiyetlerine uygun kalori hesaplamasının yapılması, tedavi süresince, çocukların ''gelişen ve büyüyen birer varlık olduklarının unutulmaması gerektiğini'' hatırlattı.

Kutlu, şunları kaydetti:

''Öncelikli olarak bilinçsizce yapılan, televizyon ve gazete önerileri ile uygulanan moda diyetlerden kaçınılmalıdır. Aile eğitimi, tedavide önemli bir yer tutmaktadır. Çocuktan gizli pişirilen pasta ve böreklerin kokusu altında ne yazık ki diyete uyum kolaylıkla bozulmaktadır. Öğünler arası atıştırmalardan uzak durulması, televizyon karşısında yemek yeme engellenmelidir. Obez çocukların ayda vermeleri gereken kilo en fazla 2 kilogramdır.''

-''GLOBAL SALGIN''-

Aile Hekimliği Günleri kapsamında ''Çocukluk çağında obezite'' konulu bir sunum yapan Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı Başkanı İsmail Hamdi Kara da, çocuk ve yetişkinler arasında obezitenin hızla arttığını Dünya Sağlık Örgütü'nün de obeziteyi artık ''global bir salgın'' diye tanımlamaya başladığını bildirdi.

Şişmanlığın, ülkelerin gelişmişlik oranlarına göre değişim gösterdiğini belirten Kara, ''Araştırmalar, şişmanlığın gelişmiş ülkelerde düşük sosyo-ekonomik düzeylerde, gelişmekte olan ülkelerde ise yüksek sosyo-ekonomik düzeye sahip kesimlerde daha sık olduğunu göstermiştir'' dedi.

Obezitenin ise sosyo-ekonomik durumdan bağımsız olduğuna dikkati çeken İsmail Hamdi Kara, yüksek kalorili yiyeceklerle beslenen çocuklarda obezitenin daha kolay geliştiğini vurguladı.

Çocukluk çağında obezitenin başlıca risk faktörlerini anne veya babada obezite görülmesi ve ailesel aktivite eksikliği olarak sıralayan Kara, 5-7 yaşları arası ile ergenlik döneminde kilo alımının arttığını bildirdi.

Obezitede kalıtımın etkisinin yüzde 35'ler düzeyinde olduğunu belirten Kara, ''Çocuklarda görülen obezitede dış etkenler yüzde 15, çevresel faktörler ve yaşam stili ise yüzde 50'ler düzeyinde'' dedi.

Obezitede genetik faktörler üzerine yapılan araştırmalara da değinen Hamdi Kara, şöyle konuştu:

''Araştırmalara göre, her iki ebeveyn obez ise çocuğun obez olma riski yüzde 80. Yalnızca biri obez ise bu oran yüzde 50'ye düşüyor. İkisi de obez değilse, çocuğun obez olma ihtimali ise yüzde 9 civarında.''