I. Çuvaşça-Türkçe deneyi
1. Vírenekensem şkula kayríš = Öğrenciler okula gittiler.
2. Kíneke sítel šinçe vırtat = Kitap, masa(nın) üstünde duruyor.
3. Vìl layìh íš tìvat = O iyi iş yapar.
4. Yìmìka valli kìrantaş iltím = Kız kardeş(im) için kurşun kalem al- dım.
5. Ìna stena hašaçín redkollegine suylaríš = Onu duvar gazetesinin yazı kuruluna seçtiler.
6. Mana pír uyìha otpusk paçíš = Bana bir aylık izin verdiler.
7. Mín akatìn šavna vıratìn = Ne ekersen onu biçersin.
8. Kíneke vulani usìllì = Kitap okumak faydalı(dır).
9. Tabak turtnine siyenlí tešší = Tütün içmenin zararlı olduğunu söylüyorlar.
10. Çul şıvra putat, mínşín tesen vìl şıvran yıvìr = Taş suda batar, çünkü (harf. "niçin dersen") o, sudan ağır(dır).
Yukarıdaki Çuvaşça cümleleri Türk dilbilimi öğrenimi görmemiş, Çuvaşça öğrenmemiş bir Türk'ün anlayamayacağı açıktır. Türkçe bilmeyen bir Çuvaş'ın da bu cümlelerin Türkçe karşılıklarını anlayamayacağını kesinlikle ileri sürebiliriz. O halde, Çuvaşça ile Türkçe arasındaki karşılıklı anlaşılabilirlik oranı sıfırdır ve bunlar iki ayrı dildir diyeceğiz. Gerçek de budur. Çuvaşlarla anlaşmak isteyen bir Türk Çuvaşçayı, yabancı bir dil öğrenir gibi, çalışıp öğrenmek zorundadır. Aynı şekilde, Türklerle anlaşmak isteyen bir Çuvaş da, çalışıp Türkçeyi öğrenmedikçe, bu isteğini gerçekleştiremez. Şu var ki Çuvaşça ile Türkçe akraba diller olduklarından biçimlik (morphological) ve sözdizimlik (syntactic) yapıları hemen hemen aynıdır. Bu bakımdan, bir Türk Çuvaşçayı, bir Çuvaş da Türkçeyi, akraba olmayan bir dili öğrenmek için sarfedecekleri süreden daha kısa bir süre içinde, başka bir deyişle, daha kolay ve çabuk öğrenebilir.
Burada, Çuvaşça ile Türkçedeki denktaş (cognate) sözlerin her iki dilin söz dağarcığını öğrenmede kolaylık sağlayacağı düşüncesi akla gelebilir. Hemen belirtelim ki bu pek az birkaç söz için doğrudur. Örneğin Çuv. pír = Tü. bir, Çuv. mana = Tü. bana, vb. gibi. Çuvaşçanın atası olan Ana Çuvaşça ya da Ana Bulgarca, Ana Türkçeden o kadar eski bir tarihte ayrılmış ve bu sözler o kadar farklılaşmıştır ki Türk dilbilimi öğrenimi görmemiş bir Türk ya da Çuvaş bu denktaş sözleri ayırt edemez. İşte birkaç örnek: Çuv. hír = Tü. kız, Çuv. tìvar = Tü. tuz, Çuv. pìr = Tü. buz, Çuv. çul = Tü. taş, Çuv. ilt- = Tü. işit-, Çuv. pillík = Tü. beş, Çuv. puš = Tü. baş, Çuv. ura = Tü. ayak, Çuv. hur- = Tü. koy-, Çuv. šul = Tü. yol, Çuv. šun- = Tü. yan-, Çuv. šüš = Tü. saç, Çuv. pur = Tü. var, Çuv. par- = Tü. ver-, Çuv. yun = Tü. kan, Çuv. yur = Tü. kar, Çuv. yul- = Tü. kal-, vb. gibi. Sesçe birbirlerinden bu denli farklı denktaş sözlerin, özel olarak öğrenilmedikçe, tanınamayacağı ve ayırt edilemeyeceği açıktır.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=42488
Bundan önce yayımlanan bir yazımda "Türkçe ile Çuvaşça, Yakutça vb. arasındaki fark en az İngilizce ile Almanca arasındaki fark kadardır, hatta ondan daha büyüktür" demiştim.7 Bu düşüncemi, yeri gelmişken, burada örneklerle kanıtlamak isterim. İngilizce ile Almancadaki denktaş sözler, gerçekten, birbirlerine daha yakındır. İşte birkaç örnek: İng. daughter [dô´tır] = Alm. Tochter [tóhtır] "kız", İng. ice [ays] = Alm. Eis [ays] "buz", İng. stone [stôn] = Alm. Stein [ştayn] "taş", İng. hear [hïr] = Alm. hören [höö´rın] "işitmek", İng. foot [fut] = Alm. Fuß [füs] "ayak", İng. give [giv] = Alm. geben [gê´bın] "vermek", İng. seven [sevın] = Alm. sieben [zï´bın] "7", İng. blood [blad] = Alm. Blut "kan",İng. five [fayv] = Alm. fünf "5", İng. sea [sï] "deniz" = Alm. See [zê] "göl", vb. gibi. İngilizce-Almanca denktaş sözlerin bu çok daha yakın benzerliklerine rağmen, hiçbir Hint-Avrupa dilcisi Almancanın İngilizcenin bir diyalekti olduğunu, ya da bunun tersini, kabul etmez, edemez. Aynı şekilde, hiçbir gerçek Türk dilbilimcisi de Çuvaşçayı Türkçenin ya da başka bir Türk dilinin diyalekti sayamaz. Tümtürkçü eğilimlerin bilimde yeri yoktur ve olmamalıdır.
1970 sayımlarına göre 1.694.000 kişi tarafından konuşulan Çuvaşçanın iki diyalekti vardır: Anatri (Aşağı) ve Viryal (Yukarı) diyalektleri. Yazı dili Aşağı diyalekt üzerine kurulmuştur. Yukarı diyalekt yazı dilinden şu farklarla ayrılır: 1) İlk hecede /u/ yerine /o/ bulunması: por "var" (yazı dilinde pur), porìn- "yaşamak" (yazı dilinde purìn- = Tü. barın-), vb., 2) Ünlü uyumunun daha yaygın olması: yal-sam "köyler" (yazı dilinde yal-sem), çol pak "taş gibi" (yazı dilinde çul pek), vb., 3) Sözlük farklar.