Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


5 sonuçtan 1 ile 5 arası
  1. #1
    haberal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25 Kasım 2006
    Yer
    Konya
    Mesajlar
    491
    Tecrübe Puanı
    32

    Standart Işlemciler

    1. İŞLEMCİLER
    İşlemcinin Görevi
    “İşlemcinin görevi nedir?” Diye sorulduğunda birçok kişi net bir cevap veremese de
    işlemciyi bilgisayarın beyni olarak tanımlar. Bu tanımlama, işlemcinin önemini
    kavradıklarını ifade eder. İşlemcinin anlaşılabilmesi için görevini net olarak tanımlamalıyız.
    Bugün piyasada çeşitli işlemciler bulunmaktadır. Eğer işlemcinin bilgisayardaki görevini
    tam olarak bilmezseniz bu donanımda seçim yapmanız zorlaşacaktır. İşlemciyi anlamanız
    sizi hem mesleğinizde daha yeterli yaparken hem de bilinçli bir tüketici hâline getirecektir.
    İşlemci Nedir?
    İşlemci, bilgisayarın birimlerinin çalışmasını ve bu birimler arasındaki veri (data)
    akışını kontrol eden, veri işleme (verileri değerlendirip yeni veriler üretme) görevlerini
    yerine getiren elektronik aygıttır. Veriler üzerindeki yaptığı işlemler, temel aritmetik
    işlemleri kadar basit (örneğin 1+3 gibi) ya da çok daha karmaşık (bu değeri al ve ses kartına
    yolla ki böylelikle hoparlörden müzik dinleyebilinsin) gibi çeşitli seviyelerde olabilir.
    Aslında işlemciler, sadece bilgisayarlarda bulunan bir donanım değildir. Tüm
    elektronik sistemlerde işlemciler bulunur. Örneğin, otomatik çamaşır makinesi, otomatik
    bulaşık makinesi; fabrikalardaki otomatik cihazlar, televizyon.
    İşlemci yerine mikroişlemci, CPU (sipiu diye okunur - Central Processing Unit ),
    MİB (CPU’nun Türkçe karşılığı - Merkezi İşlem Birimi), μP (mikro processor-mikro
    prosesır diye okunur) isimlerini de sıklıkla kullanıyoruz.
    İşlemci = Mikroişlemci = MİB = CPU = μP
    İşlemciler, klavyeden girilen tuşun ifade ettiği karakteri aynen ekranda gösterme
    şeklinde bir işlem yaptığı gibi; aldığı verileri değerlendirip yeni veriler de üretebilir.
    Örneğin, hesap makinesinin işlemcisi, girilen rakamlar üzerinde istenilen işlemi uygulayarak
    yeni sonucu ekranda gösterir.
    İşlemciler, bilgisayarda yönetici konumunda çalışır. İnsan beyninin tüm vücut
    organlarını sinir sistemi vasıtasıyla yönetmesi gibi işlemciler de kontrol sinyalleriyle sisteme
    bağlı tüm birimlerin çalışmasını düzenler ve yönetir.
    1971 yılında Intel firması, binlerce transistörü silikon çip üzerine yerleştirip işlemcinin
    boyutlarını küçültmesiyle birlikte daha önce sadece büyük şirketler ve üniversitelerin
    kullanabildiği bilgisayarlar iyice küçülmüş ve evlere girmeye başlamıştır.
    Mikroişlemciler, milyonlarca transistörden oluşmaktadır. Elektrik sinyalleri bunların
    üzerinden akar. Bilgisayarın yaptığı tüm işleri toplama, çıkarma, çarpma ve bölme gibi
    işlemler bu sinyaller vasıtasıyla gerçekleşir. Devrede elektrik sinyalinin olması “1”, elektrik
    sinyalinin olmaması “0” ile ifade edilir. İşlemci bu işlemleri en basit sayma sistemi olan
    ikilik düzen yani 0 ve 1 sayılarını kullanarak yapar. Komut, işlem, veri, vb. kavramların ikili
    sayı sistemi ile ifadesine, makine dili (makine kodu) denir. Mesela “A” harfi ikilik sistemde
    01000001” ile ifade edilebildiği gibi mavi gibi bir renk de ikilik tabandaki sayı gruplarıyla
    ifade edilir. Aynı şekilde bir ses veya görüntü kaydı da yine buna benzer ikilik sayı grupları
    ile ifade edilirler. Bu “0” veya “1”in bilgisayarda kapladıkları alana bit adı verilir.
    Bu sayı grupları üzerinde işlem yapmak için işlemci içerisinde komut listesi (komut
    seti = instruction set) mevcuttur. Bu komutlar, işlemcinin sorumlu olduğu tüm matematiksel
    ve mantıksal işlemleri gerçekleştirir. İşlemciye gönderilen ve ona ne yapması gerektiğini
    söyleyen komutlara ise programlar denir.
    Programlar Nerede Tutulur?
    İşlemciye ne yapmasını istediğimizi söyleyen programlar olmadığı sürece işlemci bir
    işe yaramaz. Peki bu programlar nerede tutulur, çalıştırılır, bu programların içerdiği komutlar
    işlemciye nasıl ulaşır? Bilgisayarda tüm programlar sabit diskte (hard disk) tutulur. Peki
    sabit diskte tutulan bu programların çalıştırılması aşaması nasıl gerçekleşir?
    İşlemci her saniyede milyonlarca, hatta milyarlarca komutu işleyebilir. Sabit disk,
    işlemcinin komut işleme hızına ulaşamaz. Bu sorunu ortadan kaldırmak için programlar sabit
    diskten alınarak RAM’e (rem diye okunur) yüklenir. RAM’den de işlemciye aktarılır. Bir
    program RAM’e yüklendiğinde ve işlemci kendisinden istenileni gerçekleştirdiğinde buna
    program (yazılım) çalışıyor deriz. Verinin sabit disk, RAM ve işlemci arasındaki akışı tek
    yönlü bir işlem değildir. İşlemcinin yaptığı işlemler sonucunda ürettiği veriler de işlemciden,
    RAM’e ve oradan da sabit diske alınarak, sabit diskte tutulur.
    RAM = Random Access Memory = Sistem Belleği = Ana Bellek
    Şekil 1.1:Programların sabit diskten RAM’e ve oradan da işlemciye alınması.
    İşlemcinin ürettiği sonuçların RAM’e ve oradan da sabit diske alınması
    RAM’ler sabit disklerden hızlı olduklarına göre, işlemciyle uyum açısından neden
    sabit disk yerine sadece RAM’leri kullanmıyoruz? Birincisi sabit diskler RAM’lerden
    yüzlerce kat bilgiyi saklayabilirler. İkincisi RAM’ler bilgisayarı kapattığınız anda üzerindeki
    tüm bilgileri kaybederlerken sabit diskteki bilgiler kaybolmaz. Yüksek oranda bilgi tutabilen
    ve bilgisayar kapalıyken de üzerindeki bilgileri kaybetmeyen bir belleğin üretim maliyeti
    sabit diskin maliyetinden çok daha fazladır. Bu nedenle tüm programlar sabit diskte tutulur
    ve çalıştırılmak istenen program RAM’e alınarak hızlı bir şekilde çalıştırılır.
    İşlemcinin Yapısı
    Üreticiler, farklı işlemci mimarilerine göre işlemci üretirler. İşlemci mimarisi;
    işlemcinin işlemleri gerçekleştirme yöntemi, teknolojisi ve tasarımını ifade eder. Ortak
    mimariye sahip olan işlemciler aynı komutları tanımakta ve aynı yazılımları
    çalıştırabilmektedirler.
    Her işlemci temel bazı birimleri içinde barındırır. İşlemcilerin gelişim sürecinde bu
    birimlerin özellikleri artırılmıştır. Genel bir işlemci yapısı aşağıdaki şekilde gösterilmiştir.
    Veriler, bilgisayarı oluşturan çeşitli birimler arasında sürekli olarak taşınır. Örneğin,
    klavye biriminde bir tuşa bastığımızda bu tuşun karşılığı olan karakteri ekranda görürüz.
    İşlemci, giriş birimden aldığı veriyi çıkış birimine aktarmıştır.
    İşlemcinin anakartla iletişim kurmasını sağlayan, toplu iğneye benzeyen uçlara pin
    denir. Pin yerine farklı isimler de kullanılabilmektedir.
    Pin = İğne = Bağlantı iğnesi = Bacak = Ayak
    İşlemcinin yapısında bulunan birimler aşağıda kısaca açıklanmıştır.
    Çekirdek (Core)
    Komut çalıştırma işlemlerini yapan bölümdür. Çalıştırma birimi (execution unit)
    olarak da bilinir.
    ALU (Aritmetik Lojik Unit / Aritmetik Mantık Birimi)
    İşlemci tarafından gerçekleştirilecek matematiksel ve mantıksal işlemlerin yapıldığı
    bölümdür.
    Ön Bellek (Cache)
    Sistem belleğinden gelen veriler, çoğunlukla CPU’nun hızına yetişemezler. Bu
    problemi çözmek için CPU içinde yüksek hızlı hafızalar bulunur. Ön bellek çalışmakta olan
    programa ait komutların, verilerin geçici olarak saklandığı yüksek hızlı hafızalardır.
    İşlemcinin komutları daha hızlı yüklemesini sağlayan bu hafıza genellikle L1 (Level
    1) ve L2 (Level 2) olmak üzere iki kısımdan oluşur. İşlemci, ihtiyaç duyduğu komutu ilk
    önce L1 ön bellekte (L1 ön bellek L2 ön bellekten daha hızlıdır.) arar. Eğer işlemcinin
    aradığı komut burada yoksa L2 önbelleğe bakar. Eğer burada da yoksa sırasıyla RAM ve
    sabit disk üzerindeki sanal hafıza üzerinde arar. Ön belleklerin kimisi işlemci ile aynı hızda
    çalışır.
    Kontrol Birimi
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=98130
    İşlemciye gönderilen komutların çözülüp (komutun ne anlama geldiğinin
    tanımlanması) işletilmesini sağlar. İşlemci içindeki birimlerin ve dışındaki birimlerin eş
    zamanlı olarak çalışmasını sağlayan kontrol sinyalleri bu birim tarafından üretilir.
    İşlemci Hızı
    Günümüzde kişisel bilgisayarlarda (PC=Personel Computer) kullanılan tüm
    donanımlar 20 yıl öncesine göre çok daha hızlıdır. Ama her donanımın hızı eşit ölçüde
    artmamıştır. En büyük hız gelişimi, işlemcilerde gerçekleşmiştir.
    Bilgisayarın tüm donanımlarının bağlandığı kart olan ana kartta saat çipi (saat
    yongası) vardır. Bu saat sistem hızını (FSB) belirler. Saatin her “tik”i, saniyede milyon veya
    milyar devirle ölçülür. Saniyedeki tek devirin ölçüsü Hertz’dir. (Hertz diye okunur)
    İşlemcilerde hız, işlemcinin birim zamanda yapabildiği işlem sayısı olarak
    tanımlanmaktadır. Bir saniyede yapılan milyon adet işlem Mhz (Megahertz) olarak
    tanımlanır ve temel hız ölçüsüdür. Ancak günümüz işlemcileri saniyede milyar işlem – Ghz
    (Gigahertz –cigahertz diye okunur) hız seviyesine ulaşmışlardır.
    Sistem hızı, tüm sistemin birlikte uyum içerisinde çalışması için gerekli olan ritmi
    verir. Saatin her “tik”inde, tüm bilgisayar aygıtlarında veri ve komutlar akar. Sistemi
    oluşturan bileşenler, sistem hızının katı veya çarpanı ile orantılı çalışır. Örneğin, bir ses kartı
    sistem hızının 1/3’ü ya da 1/4’üne denk gelen 33 Mhz’de veri alışverişinde bulunur. Modern
    bir işlemci, sistem hızının çarpanları kadar hızlı çalışır. Örneğin, 100 Mhz sistem hızına
    sahip bir sistemde 1.8 Ghz hızında çalışan bir işlemci, 18 çarpanını kullanıyor demektir.
    Üreticiler, sürekli olarak daha hızlı işlemcileri piyasaya sürerken eski modellerinin
    üretimini durdururlar. Her işlemcinin üzerine üretici tarafından belirlenmiş, işlemcinin
    kararlı bir şekilde çalışabileceği hız yazılır.
    Üreticiler, işlemci hızını artırmak için çeşitli yollar izlemişlerdir. Birincisi, bir tek
    işlemci modeli üretiminde uğraşarak hızını artırmışlardır. İkincisi, işlemcinin fiziksel
    boyutunu küçültüp, işlemciyi çalıştırabilmek için gereken voltaj miktarını, dolayısıyla da
    işlemci ısısını azaltmışlardır. İşlemciden çıkan ısıyı azaltmanın verdiği avantajla da aşırı
    ısınmadan korkmaksızın işlemcinin çekirdek hızını yükseltmişlerdir. Sonuç olarak ortaya
    çıkan yüksek hız oyun severler başta olmak üzere herkesi mutlu etmektedir.
    İşlemcin tek başına hızlı olması sadece işlemci içi işlemlerde etkilidir. İşlemcinin
    kendi içinde çalışma hızı, çevre birimleri ve iletişim hatlarına göre çok hızlıdır. işlemci çevre
    birimleri ile iletişim kurarken onların hızlarına uymak zorundadır. Bir işlemci sisteminin
    hızlı olabilmesi için işlemci dışındaki diğer birimlerin de hızlı olması gerektiği
    unutulmamalıdır.
    .

  2. #2
    haberal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25 Kasım 2006
    Yer
    Konya
    Mesajlar
    491
    Tecrübe Puanı
    32

    Standart --->: Işlemciler

    Overclock (Hız Aşımı, Hız Aşırtma)
    İşlemci üretilirken “işlemcinin hızı şu değerde olsun” diyerek üretilemez. İşlemci önce
    üretilir. Sonra işlemci üzerinde çeşitli testler yapılır. İşlemcinin en tutarlı sonuçlar verdiği
    hıza, o işlemcinin hızı denir ve işlemci üzerine bu hız değeri basılır. Aslında etiketinde 3.2
    Ghz yazılı olan bir işlemci 3.4 Ghz veya 3.6 Ghz hızında çalışabilir. Özetle her işlemcinin iki
    hız değeri vardır. Birincisi, işlemcinin sınır hız değeri, ikincisi üreticinin riske girmeksizin
    işlemcinin dengeli çalışabileceği hızı gösteren hız değeri.
    Hız aşımı (overclock-ovurkılok diye okunur) işlemcinin üreticinin etikette belirlediği
    hız değerinden yüksek değerlerde çalıştırılması işlemidir. Anakartta ayar değişikleriyle
    işlemcinin hızı artırılabilir. Sistem hızı (FSB), çarpan, voltaj değerlerinde yapılan
    değişikliklerle işlemci hızı artırılabilir. Örneğin, FSB’si 100 Mhz, saat çarpanı 20 olan bir
    bilgisayarda 20*100=2000 Mhz işlemci hızıdır. FSB değeri 133 Mhz yapılırsa 133*20=2660
    Mhz=2.66 Ghz işlemci hızı elde edilir. İşlemcilerde hız aşımı gerçekleştirildiğinde,
    işlemciyle beraber diğer sistem bileşenlerinin de hızlı çalışması gerekir. Bu durum
    donanımların zorlanması ve ömürlerinin kısalması anlamına geliyor. Fakat teknolojik
    gelişmeleri takip etmek için zaten birkaç senede bilgisayarı değiştirmek gerekiyor diye
    düşünenler hız aşımını tercih edebilirler. Hız aşımı işlemiyle işlemci hızı bir noktaya kadar
    artırılabilir. Belli bir hız değerinden sonra bilgisayar kilitlenmeleri, hatalar, hatta işlemci
    yanmaları gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu durum, yükseltilen hızda işlemcinin kararlı
    çalışmadığını gösterir. Hız aşımı yapılmış sistemlerde işlemci daha fazla ısı üreteceğinden bu
    durumlarda soğutma daha önem kazanmaktadır.
    İletişim Hatları (İletişim Yolları)
    İnsanlarda beyin nasıl tüm vücudu yönetmek, kontrol etmek için sinir sisteminin bir
    parçası olan sinirleri kullanıyorsa; işlemciler de bilgisayarı yönetmek, kontrol etmek için
    iletişim yollarını kullanır. Hem işlemci içerisinde hem de işlemciyle diğer birimler arasında
    iletişim hatları bulunmaktadır. İletişim hatları üzerinden elektrik sinyali geçebilecek iletken
    hatlardır. Bu hatların sayısı işlemci modeline göre değişir.
    İletişim hatları üç grup halinde incelenebilir:
    ��Adres Yolu (Address Buses): İşlemcinin bilgi yazacağı veya okuyacağı her hafıza
    hücresinin ve çevre birimlerinin bir adresi vardır. İşlemci, bu adresleri bu birimlere
    ulaşmak için kullanır. Adresler, ikilik sayı gruplarından oluşur. Bir işlemcinin
    ulaşabileceği maksimum adres sayısı, adres yolundaki hat sayısı ile ilişkilidir. Adres
    yolunu çoğunlukla işlemci kullanır. Bu yüzden adres yolunun tek yönlü olduğu
    söylenebilir.
    ��Veri Yolu (Data Buses): İşlemci, hafıza elemanları ve çevresel birimleriyle çift yönlü
    veri akışını sağlar. Birbirine paralel iletken hat sayısı veri yolunun kaç bitlik olduğunu
    gösterir. Örneğin, iletken hat sayısı 64 olan veri yolu 64 bitliktir. Yüksek bit sayısına
    sahip veri yolları olması sistemin daha hızlı çalışması anlamına gelir.
    ��Kontrol Yolu (Control Buses): İşlemcinin diğer birimleri yönetmek ve eş zamanlamayı
    (senkronizasyon) sağlamak amacı ile kullandığı sinyallerin gönderildiği yoldur.
    Şekil 1.4:Mikroişlemci ve iletişim hatları arasındaki ilişki
    İşlemci Şekilleri
    İlk üretildikleri yıllardan günümüze değin işlemciler farklı fiziksel şekillerde piyasaya sürülmüşlerdir.
    İşlemci Paketleri
    İşlemcilerin farklı şekil, boyut ve harici özellikleri vardır. Bu özelliklere işlemcinin
    paketi denir. İşlemcilerin gelişim süreçlerinde, üreticiler işlemcileri anakarta bağlayan ayak
    sayılarının artması, işlemci ısınmalarını engellemek amacıyla yapılan değişiklikler, kimi
    parçalarda anakarta bağımlılığı ortadan kaldırma gibi amaçlarla değişik paketlemeler
    kullanmaktadır. Bunlardan bir tanesi olan slot tipi paketleme (SEC=Single-Edge Cartridge),
    1990’lı yılların başında piyasaya sürüldü. Slot tipi işlemciler artık üretilmemektedir.
    Alt tarafında çeşitli sayıda pin bulunduran işlemci paketlemesine PGA (pin grid array)
    adı verilir. Paketteki ayak sayısına göre paketler isimlendirilir. Örneğin, 423 ayak Pentium 4
    paketi ve 478 ayak Pentium 4 paketi. Bu paket yapısındaki işlemcilerin takıldıkları soketler
    ise soket 423 ve soket 478 olarak isimlendirilir. Üreticiler bunların dışında da farklı
    paketlemeler yapmaktadırlar. Farklı bir paketleme olan LGA paketinde işlemci ayaklarının
    yerini elektrik iletimini sağlayan iletim noktaları almıştır. Pin yerine iletim noktalarının
    kullanımı elektrik sinyallerinin iletim yolunu kısaltmış, böylelikle sinyal iletim hızı artmıştır.
    Aynı marka ve model işlemciler, piyasaya farklı paketlerle sürülebilirler.
    Eskiden işlemciler, anakarta sabitlenmiş olarak üretiliyordu. İşlemci veya anakart
    arızalandığında onların birbirinden bağımsız olarak test veya tamir edilmesini mümkün
    olmuyordu. Ayrıca var olan işlemciyi yenisiyle değiştirmek de zor oluyordu. Bu nedenle
    işlemcinin anakarta takılıp sökülmesini sağlayan işlemci yuvaları geliştirildi. İşlemciler
    anakarta takılma şekillerine göre isimlendirilen soket ve slot olmak üzere iki şekle sahiptir.
    Soket İşlemci
    Kare şeklinde üretilmiş işlemci modelidir. Üst yüzeyinde marka ve model isimleri
    bulunur. Alt yüzeyinde ise işlemcinin türüne göre çok sayıda pin veya iletim noktası bulunur.
    Takıldıkları anakarta bir mandal/kilit yardımı ile tutturulurlar. Anakarttaki sokete uygun
    işlemci seçilmelidir. Aşağıdaki şekilde gösterildiği gibi anakartta LGA soket varsa, işlemci
    de LGA soket işlemci olmalıdır. Başka bir örnek vermek gerekirse anakartta soket 939 varsa
    işlemci de 939 pinli işlemci olmalıdır.
    Slot İşlemci
    Diklemesine anakartın üzerine monte edilirler. Dikdörtgen bir kart şeklinde üretilen
    işlemci modelidir. Kimi işlemci bileşenleri kart üzerindedir. Kartın alt kısmında bulunan
    bağlantı noktaları ile ana karta bağlanır. İşlemcinin korunması için dış kılıfı vardır. Kılıfın
    yan yüzeylerine soğutucu takılmaktadır. Slot işlemcilerin üretimi durdurulmuştur.
    İşlemci Üreticileri
    AMD, Cyrix, IDT, Intel, Motorola, Zilog, Mostek, NexGen gibi birçok firma işlemci
    üretmektedir. İşlemci piyasasında birçok üretici olmasına rağmen günümüzde Intel ve AMD
    (Advanced Micro Devices) firmalarının piyasanın en büyükleri olduklarını görüyoruz. Bu
    firmalar, müşterilerinin beklentilerine göre farklı modelleri piyasaya sürmektedirler. Kimi
    tüketicilerin düşük fiyatı önemsemesi, çeşitli mesleklerdekilerin ve oyunseverlerin yüksek
    performansı tercih etmesi, iş dünyasının özellikle güvenirlik konusuna önem vermesi,
    işlemci üreticilerinin çok farklı modeller üretirken dikkate aldıkları hususlardır.
    Sürekli olarak yeni teknolojiler ve işlemci modelleriyle karşımıza çıkan AMD ve Intel,
    net sitelerinde farklı işlemci modellerini karşılaştırmaya olanak sağlamaktadır. Ayrıca kendi
    ürünleriyle rakip firmaların ürünlerinin karşılaştırmalarına da yer vermektedirler.
    Intel İşlemciler
    Pentium Öncesi İşlemciler
    1971 yılında Intel tarafından piyasaya sürülen, ilk işlemci olarak kabul edilen 4004
    işlemcisinin sadece 16 pini vardı ve anakarta sabitlenmiş haldeydi. 1978 yılında üretilen
    8086 kişisel bilgisayarlar için kullanılan ilk işlemciydi. 8086 işlemcisi 16 bitlik, 5 mhz
    hızında çalışan bir işlemciydi.
    8086 işlemcisi, X86 ailesi olarak bilinen işlemci ailesinin çekirdeği oldu. 8086
    işlemcisi ile ortaya çıkan ve daha sonra üretilecek işlemcilerde de kullanılan mimariye Intel
    Mimarisi (IA=Intel Architecture) ya da X86 mimarisi denir. Intel firması, yeni işlemcilerini
    eskileriyle uyumlu olacak şekilde üretmiştir. Böylelikle hazırlanmış olan programlar yeni
    işlemcilerle de uyumlu bir şekilde çalışabilmiştir. Intel dışında birçok firma X86 uyumlu
    işlemciler üretmişlerdir.
    8086 ve 8088 işlemcileri birinci kuşak işlemciler grubuna girer. Bu işlemcilerden
    sonra 80286, 80386, 80486 işlemciler yaygın olarak kullanılmıştır.
    Pentium İşlemcisi
    1993 yılında çıktı. Intel’in beşinci kuşak işlemcileri serisini oluşturur. Pentium
    işlemciler mimarisindeki birden fazla icra birimi sayesinde bir saat diliminde iki farklı
    komutu çalıştırabilmektedir. Pentium, Pentium Pro ve Pentium MMX sürümleri piyasaya
    çıkmıştır.
    Pentium’e eklenen MMX (Multi Media Extension / Çoklu Ortam Eklentisi) teknolojisi
    çoklu ortam uygulamalarında kolaylık sağlamıştır. MMX teknolojisi ilerleyen serilerde de
    kullanılmıştır. Intel, kendi ürünlerini ayırmak için Pentium Pro’nun soket yapısının patentini
    almıştır.
    Pentium II İşlemcisi
    1997 yılında piyasaya sürülen Pentium II işlemcisi, Pentium MMX ile Pentium PRO
    işlemcilerinin özelliklerinin birleştirilmesi ile geliştirilmiştir. Pentium II işlemcisi ile daha
    önce kullanılmayan slot tipi paketleme kullanılmıştır.
    Celeron İşlemcisi
    Pentium II işlemcisi, son kullanıcılar için pahalı olduğundan Intel, işlemcinin
    özelliklerinde kimi değişiklikler yaparak fiyatı uygun Celeron işlemcileri piyasaya
    sürmüştür. Celeron işlemcilerde maliyeti yüksek olan önbellek miktarının düşük olması
    fiyatı düşürmüştür. Daha sonraları gelişmiş özelliklerle Celeron D olarak karşımıza çıkan
    Celeron işlemciler farklı soket yapısında, hızlarda ve özelliklerde üretilmişlerdir.
    Pentium işlemciler, bilgisayarı zorlayan grafik ve işlem yoğunluklu programları
    kullananlar için üretilirken; Celeron işlemciler bilgisayarı yazı yazmak, internette gezinmek
    gibi bilgisayarı zorlamayan programları kullananlar için uygundur.
    Pentium III İşlemcisi
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=98131
    İlave 3D (Three Dimensions = üç boyutlu ) komutları sayesinde ileri grafik, akışkan
    (streaming) ses-video işlemlerinde başarılı olan Pentium III, 1999 yılında piyasaya
    sürülmüştür.
    Pentium IV İşlemcisi
    Pentium III işlemcisinin ancak 1 GHz hız üretebilmesi yeni arayışları başlatmıştır. Bu
    engeli aşmak için yeni bir mimari ve üretim teknolojisi ile Pentium IV üretilmiştir. Veri
    yolunun genişliği 64 bite çıkarılmıştır. Pentium IV işlemcisi DVD, ***, video işleme,
    internet üzerinden video gönderimi gibi yüksek miktarlarda veri transferi gerektiren
    uygulamalarda daha başarılı sonuçlar vermiştir.
    Intel, son yıllarda işlemcilerini saat hızlarına göre değil, özellik ve mimarilerine göre
    belirlenen bir "İşlemci Numarası" ile etiketlemektedir. Artık fiyat listelerinde ya da
    bilgisayar reklamlarında "Pentium 4 2.8 GHz işlemci" ifadesi yerine "Pentium 4 520
    işlemci" ifadesini okuyacaksınız. İşlemcinin hız ifadesi etiketinde yazılmaya devam edilecek.
    Intel işlemci, numaralarını performans ölçütü olarak kullanmamaktadır. İşlemci numaraları,
    işlemci aileleri arasındaki değil; aynı işlemci ailesi içindeki farklı özellikleri ifade etmektedir.
    Xeon
    Intel’in sunucu bilgisayarlar için ürettiği işlemci türüdür.

  3. #3
    haberal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25 Kasım 2006
    Yer
    Konya
    Mesajlar
    491
    Tecrübe Puanı
    32

    Standart --->: Işlemciler

    AMD İşlemciler
    AMD önceleri X86 uyumlu işlemciler üretmiştir. Daha sonra kendi patentli
    işlemcilerini üretmişlerdir. AMD firmasının kendi patentli işlemcileri ve genel özellikleri
    kısaca aşağıda açıklanmıştır.
    K5 İşlemcisi
    K5 serisi isimlendirilirken Intel işlemcileri ile performans karşılaştırılması
    (PR=Performance Rating) kullanılmıştır. PR bir AMD işlemcinin performansının kaç
    Mhz’lik bir Intel işlemciye eşit olduğu gösteren bir yöntemdir.
    K6 ve K7 İşlemcileri
    1997 yılından itibaren AMD, K6-2, K6-2+, K6-III gibi adlar altında K6 serisi
    işlemcileri piyasaya sürmüştür. Ardından K7 (Athlon) işlemciler geliştirilmiştir. K7
    işlemciler slot yapısını kullanmıştır.
    Athlon XP İşlemcisi
    AMD’ nin bu modeli 3.2 GHz hızlara kadar ulaşmıştır.
    AMD çok farklı özelliklerde işlemcileri piyasaya sürmektedir. Masaüstü bilgisayarları
    için sempron, athlon 64 serileri, taşınabilir bilgisayarlar için sempron, athlon, turion, sunucu
    ve iş istasyonları için opteron işlemcileri gibi.
    İşlemci Teknolojileri
    HT (Hyper Threading) Teknolojisi
    Yüksek kalitede video ile ses, ağır veritabanı uygulamaları birçok veriyi işleme
    zorunluluğu getirmektedir. Bu kadar çok veriyi işlemek için birden fazla işlemci
    kullanılabilir. Ancak bu pahalıya mal olur. Bu tip bir çözüm yerine, kullanılabilecek daha
    ucuz çözümlerden biri olan Hyper-Threading (HT) teknolojisi sayesinde bir işlemci
    birbirinden bağımsız iki programa ait veriyi aynı anda işleyebilmektedir. Hyper Threading
    teknolojisi için aynı anda birkaç yazılımı çalıştırırken, randımanı artırmaya yarayan bir
    teknolojidir denilebilir.
    HT teknolojisi, bu teknolojiyi destekleyen işlemciye, çipsete, sistem BIOS’a ve işletim
    sistemine sahip bilgisayar sistemleri gerektirir. Örneğin, Windows 2000 Professional HT’yi
    desteklemediği için, bu işletim sistemi yüklü olan bir bilgisayarda HT’nin getirdiği
    performanstan yararlanılamaz. Performans kullandığınız donanım ve yazılıma bağlı olarak
    değişir.
    Çift Çekirdekli İşlemciler (Dual-core Processors)
    Çift çekirdekli işlemci tek bir fiziksel işlemci içinde aynı frekansta çalışan iki tam
    yürütme/çalıştırma biriminden (çekirdek) oluşur. Her iki çekirdek de aynı paketi, aynı çipset
    ve belleği kullanır. İki çekirdeğin olması, aynı anda çoklu uygulama çalıştırma olanağı
    sağlar.
    Centrino Teknolojisi
    Intel’in dizüstü bilgisayarlar için geliştirdiği bir teknolojidir. Intel Pentium M İşlemci, Mobil Intel® 915 Express çipset ailesi veya Intel® 855 çipset ailesi, Intel PRO/kablosuz ağ bağlantısı ailesi bileşenlerini içeren bilgisayar sistemleri centrino teknolojili olarak adlandırılmaktadır. Diğer bir ifadeyle bu bileşenleri içeren dizüstü bilgisayarlar Intel’den ‘Centrino Notebook’ adını taşıma onayı alabilecekler.
    Daha az güç kullanıp daha az ısınmayı, işlemci boyutunu küçülterek dizüstü bilgisayar
    boyutlarını da küçültmeyi, pil kullanım süresini artırmayı, kablosuz internete girmeyi ve
    daha yüksek performans sağlamayı amaçlayan bir teknolojidir. Centrino teknolojili
    işlemciler GHz seviyesi bakımından daha düşük değere sahip olmalarına rağmen elde edilen
    performansları daha yüksektir. Intel farklı tasarımlar oluşturarak ve farklı bilgisayar
    donanımlarını bir bilgisayarda toplayarak kullanıcılarına daha fazla performans
    kazandırmaya çalışmaktadır. Centrino dışında Dothan, Sonoma gibi adlarla yeni teknolojili
    bilgisayarları piyasaya sürmektedir.
    İşlemcileri Tanıma Yolları
    İşlemcilerin üretici, model, hız, paket bilgileri öğrendiğinizde işlemcileri genel olarak
    tanımış olursunuz. Peki bu tür bilgiler nasıl elde edilebilir? Farklı işletim sistemlerinde farklı
    programlar vasıtasıyla işlemci bilgileri elde edilebilir. Burada daha sık kullanılan Windows
    işletim sistemindeki programlar anlatılacaktır.Windows’ta “Bilgisayarım” simgesine sağ tıklayarak Özellikler komutu seçilince açılan “Sistem Özellikleri” penceresinden işlemci markası, model ve işlemci hızı özellikleri öğrenilebilir. İşletim sisteminde bulunan, sistemi oluşturan bileşenlerle ilgili bilgiler veren programları kullanarak da işlemci hakkında bilgi alınabilir. Aşağıda resimde Windows
    XP’deki Sistem Bilgisi programında işlemci bilgisi görüntülenmektedir. (Bu programa
    Başlat\Programlar\Donatılar\Sistem Araçları\Sistem Bilgisi yolu izlenerek ulaşılabilir).
    Bir diğer yol, bilgisayar açılırken siyah ekrana gelen görüntüden işlemciyle ilgili
    bilgileri okumaktır. Bir başka yöntem, donanımlarla ilgili bilgiler veren programlar
    kullanmaktır. İnternetten bu tür programlar rahatlıkla bulunabilir. Everest, CPU-Z, WCPUID
    vb. programlarla işlemci hakkında çeşitli bilgiler edinilebilir.
    İşlemci hakkında bilgi edinmenin farklı bir yolu da bilgisayar kasasını açıp işlemci
    üzerindeki bilgileri okumaktır.
    Uygun İşlemciyi Seçmek
    İşlemci alırken hangi üreticiden alacağınıza, hangi modeli seçeceğinize, işlemciye
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=98132
    hangi hızda istediğinize ve paketine karar vermelisiniz. Kullanmayı düşündüğünüz
    programların minimum sistem gereksinimlerini öğrenmeniz; minimum işlemci hızını,
    özelliğini belirlemenize yardımcı olur. Yalnız, bilgisayarın performansının sadece işlemciye
    bağlı olmadığını, bilgisayarı oluşturan tüm donanımların performansta etkili olduğunu
    unutmayınız.Eğer oyun tutkunuysanız veya grafik, işlem yoğunluklu programlar kullanıyorsanız,
    yüksek hızlı bir işlemci, HT destekli, çift çekirdekli bir işlemci seçmeniz uygundur.
    Bilgisayarınızı sadece yazı yazmak, internette gezinmek gibi amaçlarla
    kullanacaksanız yüksek hızlı işlemcilere yönelmenize gerek yoktur.
    Kullanılacak program HT, 3DNow!, çoklu işlemci ve 64-bit gibi teknolojilere destek
    veriyorsa, bu teknolojilere sahip işlemcileri seçmek programlarınızın daha hızlı çalışmasını
    sağlayacaktır.İşlemcinin soket yapısıyla ana kartın soket yapısının uyumlu olması gerektiğinden
    eldeki veya satın alınması düşünülen ana kartın soket yapısına uygun işlemciyi seçmelisiniz.
    Intel firmasının soket yapısıyla AMD firmasının soket yapısı farklı olduğundan hangi marka
    işlemci seçtiyseniz, o işlemciye uygun ana kartı seçmelisiniz. Örneğin, soket 939 yapısını
    üzerinde bulunduran bir ana kart için soket 939 AMD işlemci seçmelisiniz. Eğer soket 775
    yapısını üzerinde bulunduran bir ana kartınız varsa, soket 775 Intel bir işlemci seçmelisiniz.
    Kimi bilgisayar firmalarının internet sitelerinde “Sistem Topla” diye bir bölüm vardır.
    Sistem toplarken herhangi bir işlemci seçtiğinizde ona uygun olan ana kartlar listelenir. Tabii
    ki karşımıza çıkan işlemci, ana kart seçenekleri tüm donanımların değil; sadece o bilgisayar
    firmaların satışını yaptığı donanımların listesidir. Sistem toplama seçeneği sunan firma
    internet sitelerine girerek, sistem toplama çalışması yapıp deneyim kazanabilirsiniz.
    Bilgisayarın kullanım alanına göre de işlemci seçimine dikkat etmelisiniz. Örneğin,
    masaüstü bilgisayar için farklı bir ürün seçerken sunucu bilgisayarlar için farklı bir ürün
    seçmelisiniz. Aşağıdaki farklı bilgisayar sistemleri için uygun AMD işlemcileri gösteren
    internet sitesinden bir görünüm yer almaktadır.
    Alacağınız işlemciyi belirlerken işlemci üreten sitelerin ürün bilgi sayfalarında,
    internette işlemci karşılaştırması sitelerde, forum sayfalarında araştırmalar yapabilirsiniz.
    Bilgisayar firmalarındaki yetkililerin ve bu konuda deneyime sahip arkadaşlarının fikirlerine
    başvurabilirsiniz.

  4. #4
    haberal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25 Kasım 2006
    Yer
    Konya
    Mesajlar
    491
    Tecrübe Puanı
    32

    Standart --->: Işlemciler

    Uygun İşlemciyi Seçmek
    İşlemci alırken hangi üreticiden alacağınıza, hangi modeli seçeceğinize, işlemciye
    hangi hızda istediğinize ve paketine karar vermelisiniz. Kullanmayı düşündüğünüz
    programların minimum sistem gereksinimlerini öğrenmeniz; minimum işlemci hızını,
    özelliğini belirlemenize yardımcı olur. Yalnız, bilgisayarın performansının sadece işlemciye
    bağlı olmadığını, bilgisayarı oluşturan tüm donanımların performansta etkili olduğunu
    unutmayınız.Eğer oyun tutkunuysanız veya grafik, işlem yoğunluklu programlar kullanıyorsanız,
    yüksek hızlı bir işlemci, HT destekli, çift çekirdekli bir işlemci seçmeniz uygundur.
    Bilgisayarınızı sadece yazı yazmak, internette gezinmek gibi amaçlarla
    kullanacaksanız yüksek hızlı işlemcilere yönelmenize gerek yoktur.
    Kullanılacak program HT, 3DNow!, çoklu işlemci ve 64-bit gibi teknolojilere destek
    veriyorsa, bu teknolojilere sahip işlemcileri seçmek programlarınızın daha hızlı çalışmasını
    sağlayacaktır.İşlemcinin soket yapısıyla ana kartın soket yapısının uyumlu olması gerektiğinden
    eldeki veya satın alınması düşünülen ana kartın soket yapısına uygun işlemciyi seçmelisiniz.
    Intel firmasının soket yapısıyla AMD firmasının soket yapısı farklı olduğundan hangi marka
    işlemci seçtiyseniz, o işlemciye uygun ana kartı seçmelisiniz. Örneğin, soket 939 yapısını
    üzerinde bulunduran bir ana kart için soket 939 AMD işlemci seçmelisiniz. Eğer soket 775
    yapısını üzerinde bulunduran bir ana kartınız varsa, soket 775 Intel bir işlemci seçmelisiniz.
    Kimi bilgisayar firmalarının internet sitelerinde “Sistem Topla” diye bir bölüm vardır.
    Sistem toplarken herhangi bir işlemci seçtiğinizde ona uygun olan ana kartlar listelenir. Tabii
    ki karşımıza çıkan işlemci, ana kart seçenekleri tüm donanımların değil; sadece o bilgisayar
    firmaların satışını yaptığı donanımların listesidir. Sistem toplama seçeneği sunan firma
    internet sitelerine girerek, sistem toplama çalışması yapıp deneyim kazanabilirsiniz.
    Bilgisayarın kullanım alanına göre de işlemci seçimine dikkat etmelisiniz. Örneğin,
    masaüstü bilgisayar için farklı bir ürün seçerken sunucu bilgisayarlar için farklı bir ürün
    seçmelisiniz. Aşağıdaki farklı bilgisayar sistemleri için uygun AMD işlemcileri gösteren
    internet sitesinden bir görünüm yer almaktadır.
    Alacağınız işlemciyi belirlerken işlemci üreten sitelerin ürün bilgi sayfalarında,
    internette işlemci karşılaştırması sitelerde, forum sayfalarında araştırmalar yapabilirsiniz.
    Bilgisayar firmalarındaki yetkililerin ve bu konuda deneyime sahip arkadaşlarının fikirlerine
    başvurabilirsiniz.
    Uygun Ana kartı Seçmek
    Ana kartların işlemciyle uyumlu olması gerekir. Son yıllarda piyasada Intel ve AMD
    işlemcilerin baskın olmasından dolayı birçok bilgisayar firması ana kartlarını AMD uyumlu
    ana kartlar/Intel uyumlu ana kartlar olarak sınıflandırmaktadır. Ana kartın kitapçığında ana
    kartla ilgili teknik bilgiler yer alır. Genellikle ana kart satın aldığınızda ana kartla birlikte ana
    kart kitapçığı da size verilir.
    Her ana kart belirli sayıda işlemciye destek verir. Ana kart üreticileri kitapçıklarında
    ana kartın hangi işlemciyi desteklediğini tablo şeklinde gösterirler. Bir işlemci satın almayı
    düşündüğünüzde o işlemcinin takılabileceği soket yapısına sahip ana kart seçilmelidir.
    Örneğin, Pentium 4’ün soket 423, soket 478, soket 775 soketlerine takılabilecek
    paketlemeleri vardır. Hangi Pentium 4 paketlemesini seçtiyseniz ona uygun soketi
    bulunduran ana kartı seçmelisiniz. Soket 775 işlemciyi seçtiyseniz soket 775’e sahip ana
    kartı seçmelisiniz.
    Anakartlarla işlemciler arasındaki uyumluluk konusunda dikkat edilecek ikinci nokta
    anakartın desteklediği hız aralığıdır. İşlemcinin hızı iki değerin çarpımı ile bulunur.
    Anakartın hızı ve işlemci çarpanı. Günümüzde anakartların çoğunluğu bunları otomatik
    olarak yapar. Fakat bazı anakartlar özellikle eski anakartlar bahsedilen iki değeri anakart
    üzerinde bulunan jumper (campır diye okunur) ve anahtar (switch) kullanarak elle
    yapılmasına izin verirler. Anakart kitapçığındaki yönlendirmelerle bu ayarlar yapılabilir. Bu
    hız ayarlarının yanlış yapılması, işlemcinin çalışmasını önleyebilir ya da işlemcinin
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=98133
    yanmasına neden olabilir. Son yıllarda üretilen anakartlar bu ayarları otomatik olarak kendisi
    gerçekleştirmekte ve kullanıcı hatasını en aza indirmektedir.
    Elektrostatik Deşarj (ESD)
    İnsanlar üzerinde sürekli bir elektrik yükü vardır. Bu elektrik yükünün çeşitli cisimler
    aracılığıyla toprağa akmasına elektrostatik deşarj adı verilir. Elektrik yükünün toprağa
    akması sırasında insanlara bir zarar gelmezken çok hassas elektriksel değerlerle çalışan
    bilgisayar donanımları hasar görebilir. Bu nedenle bilgisayar parçalarına dokunmadan önce
    üzerinizdeki elektrik yükünü boşaltmalısınız. Bunu sağlamak için elektrostatik bileklikler
    çok uygundur. Bu bilekliklerin bir ucu, toprak hattıyla bağlantı hâlindeyken diğer ucu bileğe
    takılı hâldedir. Böylelikle vücuttaki elektrik yükü bilgisayar donanımlarına zarar vermeden
    toprağa akmaktadır.
    Eğer bu bilekliklere sahip değilseniz, hiç olmazsa bilgisayar parçalarına dokunmadan
    önce toprakla, zeminle temas hâlindeki bir parçaya dokunulabilirsiniz. Örneğin kalorifere,
    kapı koluna, duvara. Elektrik yükü boşaltma işlemi belirli aralıklarla yapılırsa, hareketlerimiz
    esnasında üzerimizde birikebilecek elektrik yükünü boşaltmış oluruz.

  5. #5
    haberal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25 Kasım 2006
    Yer
    Konya
    Mesajlar
    491
    Tecrübe Puanı
    32

    Standart --->: Işlemciler

    İŞLEMCİ SOĞUTMASI
    Soğutmanın Önemi
    Her elektronik devre elemanı çalışırken ısınır. İşlemciler gibi yoğun işlem yapan
    elektronik elemanlarının ise ısınmaları daha yüksek düzeydedir. Belli değerden sonra yüksek
    ısı, işlemciye zarar vermektedir. Bu nedenle işlemcilere soğutma düzeneği takılmalıdır.
    Soğutma işlemi iki aşamadan oluşur : İşlemcinin üzerindeki ısıyı emerek işlemcinin
    ısısını azaltma ve emilen ısıyı dağıtarak işlemciden uzaklaştırma. İşlemcilerin çok ısınmaları
    durumunda otomatik olarak kapanma özellikleri olmalarına rağmen, bu teknoloji her zaman
    işe yaramayabilir ve işlemci yanabilir. Bu nedenle işi sağlama alıp, işlemcinin ısısını
    dengede tutmak gereklidir.
    İşlemciye uygun olmayan soğutucu düzeneğinin seçilmesi veya soğutucu düzeneğinin
    yanlış takılması kimi zaman ufak ısı artışlarına neden olurken, kimi zaman sistem
    çökmelerine, kilitlenmelere hatta işlemci yanmalarına neden olabilmektedir.
    Soğutucu Malzemeleri
    Soğutucu
    Soğutucu (Heatsink-hiğtsink diye okunur), işlemcinin üzerine yerleştirilen ve
    işlemcinin çekirdeğindeki ısıyı kanatlarına çeken metallerdir. Kimi soğurucular kalın,
    kimileri ise ince kanatlara sahiptir. İnce kanatlı soğurucular daha çok ısı çekerler, fakat daha
    pahalıdırlar ve daha kolay kırılabilirler.
    Soğutucular alüminyum, bakır metallerinden yapılır. Tamamı alüminyum olan,
    işlemci üzerine oturan kısmı bakır, geri kalanı alüminyum olan soğutucular; tamamı bakır
    olan soğutucular vardır. Bakırın ısı iletimi alüminyumdan daha fazladır.
    Soğutucu seçerken eldeki işlemciye uygun tasarlanmış olanını kullanmalısınız. Bir tür
    soket için tasarlanmış olan soğutucuyu başka tür bir soket üzerine yerleştirilmiş işlemci
    üzerinde sabitlemeye çalışırken işlemciye zarar verebilirsiniz. Kimi zaman uygun olmayan
    soğutucuyu yerine bir türlü sabitleyemezsiniz ve hatalı bir ürün aldığınızı fark edersiniz.
    Tabiki ne olursa olsun sabitlerim derseniz çatlamış bir işlemciyle veya yeterince soğutmayan
    bir düzenekle karşı karşıya kalabilirsiniz.
    Soğutucuların internet sitelerindeki işlemci uyumluluğu (compatible CPUs) özelliğine
    bakarak soğutucunun hangi işlemcilere uygun olarak üretildiğini tespit edebilirsiniz. Ayrıca
    internet sitelerinden soğutucuların birçok özelliğini öğrenebilirsiniz. Soğutucuları ayrı bir
    parça olarak satın alabilirseniz de, çoğu zaman soğutucu ve fan bir paket hâlinde satılır.
    Kimi soğutucuları yerleştirirken tornavida gerekebilir. Tornavidayı da kullanırken
    elinizden kaçmamasına dikkat etmelisiniz. Çünkü ana kart üzerinde oluşabilecek çizikler ana
    kartı çalışmaz hâle getirebilir.
    Fanlar
    Fanlar bilgisayar sistemlerinde ısınan donanımlar üzerindeki ısıyı dağıtmak amacıyla
    kullanılan pervanelerdir. Fanlarda işlemci üzerine sabitlenmeyi sağlayan mandal/kilit
    düzeneği ve kanatları döndürmeye yarayan motor bulunmaktadır. Soğutucunun üzerine
    yerleştirilirler. Farklı boyutlarda üretilirler. Markadan markaya fiyat değişmekle birlikte
    genel olarak büyük olan fanlar, küçük olanlardan daha pahalıdır. Büyük fanlar, küçük fanlara
    göre daha fazla hava akışı sağlar. Eğer fanı soğutucudan ayrı olarak satın alacaksanız dikkat
    edeceğiniz nokta, soğutucunuz için uygun boyutta bir fan seçmektir.
    Büyük fanların ittiği hava miktarı, küçük olanlardan daha fazla olduğundan genel
    olarak ürettiği gürültü miktarı da daha fazladır. Bilgisayarda yazı yazma, internette gezinme
    vb. programlar kullanırken işlemci fazla zorlanmadığından fazla ısı üretmez. Dolayısıyla fan
    yavaş döner ve az gürültü çıkarır. Fakat bilgisayarı zorlayan uygulamalarda (örneğin, sistem
    gereksinimi yüksek olan oyun, grafik programlarında) işlemci, yoğun çalıştığından ürettiği
    ısıyı gidermek için fan daha hızlı döner ve fazla gürültü çıkar.
    Fan motorunun gereksinim duyduğu elektrik, ana karttaki “CPU Fan” yazılı bağlantı
    noktasına takılan enerji kablosuyla sağlanır.
    Büyük kanatlı fanlar, küçük kanatlı fanlara göre düşük devirde daha etkili soğutma
    sağlar. Bu da gürültüyü azaltır. Fanın dönüş hızı arttıkça soğutma oranı da ürettiği gürültü de
    artar. Kasanın yapıldığı metal inceyse fanın gürültüsü daha fazla duyulur. Fanın hareket
    ettirebildiği hava miktarı dakikada fit küp (cubic feet per minute=CFM) şeklinde ölçülür.
    Ürettiği hava akışı yüksek olan fan daha etkili soğutma gerçekleştirir.
    Kutulu (Box) işlemciler, kendilerine uygun soğutucu ve fan ikilisi ile gelmektedir.
    Diğer işlemciler içinse doğru soğutucu ve fan seçebilmek önemlidir. Günümüzde hem fanın
    soğutma etkinliğini artırmak hem de görünüşü çekici kılmak amacıyla çok çeşitli
    tasarımlarda fanlar üretilmektedir.
    Fanlar tozlandıklarında daha yavaş ve gürültülü çalışır. Bu nedenle belirli aralıklarla
    fanları tozlardan arındırmak ve yağlamak gerekmektedir.
    Termal Macun
    İşlemci ve soğutucunun yüzeyleri dümdüz gibi gözükse de aslında gözle
    görülemeyecek düzeyde pürüzlere sahiptirler. İşlemcinin üzerine soğutucuyu
    yerleştirdiğimizde aralarında hiçbir şekilde boşluk kalmadığını düşünebiliriz. Fakat
    aralarında gözle göremediğimiz mikroskobik düzeyde boşluklar bulunur. Bu boşluklar
    havayla doludur. Hava ısı iletimini gerçekleştirir. Fakat havadan daha iyi ısı iletimini
    gerçekleştiren maddeler vardır. İşte bu mantıktan hareketle termal macun geliştirilmiştir.
    Termal macun; işlemcinin üzerine sürülen, ısıyı oldukça hızlı soğutucuya ileten,
    üzerinde tutmayan ve bu şekilde işlemcinin ısısını düşürmeye yarayan bileşiktir. Termal
    macun, termal pasta, termal arayüz materyali, ısı iletici macun, termal bileşik gibi adlarla da
    anılır. Genelde beyaz bir tutkala benzer. İçerdiği maddelere göre farklı renklerde olabilirler.
    Termal macunların iletimini artırmak için içeriklerine çok çok ince öğütülmüş bakır,
    alüminyum, gümüş gibi maddelerin tozları eklenmektedir. Bu madde tozları birbirlerine
    değdiği zaman, sanki arada metal bir yüzey varmış gibi başarılı ısı iletimi sağlar. Bu tür
    macunlar diğerlerinden daha pahalıdır. Ayrıca bu tür macunlar dışarıya taşıp işlemci veya
    ana kartın iletken kısımlarına temas ederlerse kısa devreye neden olabilirler.
    Termal macunların elektrik iletimleri ihmal edilebilir düzeyde olmalı. Isı iletimi ise
    mümkün olduğunca yüksek olmalıdır. Ayrıca bu özelliklerini zamanla kaybetmemelidirler.
    Katılaşıp kurumayan, aşırı akıcı da olmayan bir yapıda olmalıdırlar.
    İşlemci ile soğurucu arasında kalan boşluk, gözle görülemeyecek düzeyde olduğundan
    çok ince sürülmüş termal macun tabakası boşlukları doldurmaya yeterlidir. Genellikle bir
    pirinç tanesi büyüklüğünde macun kullanmak ve bunu olabildiğince ince bir tabaka şeklinde
    sürmek (dosya kâğıdı kalınlığında hatta daha ince) uygundur. Macunun termal iletkenliği
    soğurucunun üretildiği malzemenin termal iletkenliğinden az olduğundan macunun fazla
    sürülmesi iletimi azaltır. Termal macunun uygun kullanımı, işlemci sıcaklığını ortalama 3-4
    derece düşürmektedir.
    Eğer işlemcinizi değiştirecek, fakat aynı soğutucuyu kullanacaksanız; soğutucu
    üzerindeki eskiden kalma termal macunu temizleyip yenisini sürmeniz gerekmektedir.
    Ayrıca herhangi bir nedenle işlemcinizi çıkarıp geri taktıysanız termal macunu yenilemeniz
    gerekir. Kimi zaman soğutucuyu temizlemek için termal macun paketleriyle satılan veya ayrı
    olarak satılan temizleme sıvıları kullanılır.
    Soğutma Çeşitleri
    Havayla Soğutma
    Havalı soğutma; işlemci üzerinde soğutucu, onun üzerinde de fanın bulunduğu
    soğutma düzeneğidir. Günümüzde en yaygın soğutma türüdür, fakat işlemcilerin her geçen
    gün daha fazla soğutulmaya ihtiyaç göstermesi, yeni soğutma sistemlerinin gelişmesine
    neden olmuştur. Havalı soğutmada soğutucu ısıyı emer. Fan bu ısıyı işlemciden
    uzaklaştırırken, soğutucuya doğru soğuk havayı gönderir. Bu tür bir sistemde iyi soğutma,
    soğutucunun yapıldığı malzeme, işlemci ile soğutucu arasındaki termal macunun kalitesine,
    uygun şekilde uygulanmasına, fanın kalitesine, uygun fanın kullanılmasına bağlıdır.
    Suyla Soğutma
    Su soğutma sistemi; işlemci üzerindeki ısının suya aktarıldığı, suyun ısısının da
    radyatör-fan düzeneği vasıtasıyla dağıtıldığı sistemdir. Su soğutma sistemi hava soğutmalı
    sistemden daha az gürültü üretir, fakat su soğutma sistemleri iyi bir hava soğutmalı
    sistemden daha pahalıdır.
    Suyun ısı iletkenliği havadan beş kat daha fazla olduğu için, ısı transferinde havadan
    çok daha uygun bir malzemedir. Su soğutmalı sistemde, soğutma bloğu işlemci üzerinde
    bulunur ve işlemci ısısını alıp içinden geçen suya aktarır. Su, bir boru sistemi ile radyatöre
    gönderilir. Su, radyatörün kanatları aracılığıyla ısıyı havaya aktarır. Radyatör kanatları ne
    kadar inceyse, radyatörün yüzeyi de o kadar geniş olur: Bylelikle soğutma daha etkili olur.
    Radyatörün önüne yerleştirilen büyük ve düşük devirli bir fan soğutmayı artırır. Soğutulan su
    radyatörden soğutma bloğuna geri döner.
    Isı Borulu Soğutma
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=98134
    Bu soğutma sisteminde,işlemcinin ısısı soğutucu vasıtasıyla içinde özel bir sıvı olan ısı
    borularına (heat pipes) aktarılır. Özel sıvı çok çabuk buharlaşabilen ve yoğunlaşabilen bir
    sıvıdır. İşlemci üzerindeki ısı,soğutucu bloğun içinde bulunan boruların içindeki sıvıyı
    buharlaştırır. Buharlaşarak yukarı doğru hareket eden sıvı, ısısını salarak boruların üst
    kısmında tekrar yoğunlaşır ve aşağı iner. Sıvının bu hareketiyle işlemci ısısı işlemciden
    uzaklaştırılmış olur.

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.