Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


3 sonuçtan 1 ile 3 arası
  1. #1
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Çocuğum bir şey yemiyor

    Süt icmek istemiyor
    Sütü bazilari soguk, bazilari sicak ya da ilik sever. cocugunuzun nasil sevdigini deneyerek bulun.
    Bardagina renkli kamislar koyun onlarla icmeyi sevebilir.
    Sütlac, muhallebi gibi tatlilar yapin.
    Ýcine meyve ezip koyabilirsiniz.
    Peynir ve yogurt da süt yerine gecer.
    Yemeklerin üzerine yogurt ya da peynir ekleyebilirsiniz.

    Et Yemek istemiyor
    Köfte sert geliyor olabilir, dolmalara kiyma eklemeyi deneyin.
    Kirmizi et sevmiyorsa tavuk ya da balik da olabilir.
    Makarna seviyorsa üstüne kiymali sos yapin.
    Kiymali börek ya da pogaca sevebilir.
    Mercimek, nohut, kuru fasulyede de et gibi protein ve mineraller vardir. Seviyorsa bunlardan yemek yapin.
    Yumurta sarisinin da besin degeri aynidir, dogrudan ya da terbiye ve kek icinde yumurta verilebilir.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/saglik/22046-cocugum-bir-sey-yemiyor.html#post41617
    Findik, ceviz gibi kuru yemislerde de etlerdekine benzer maddeler vardir. Ýki yasindan büyükse kuruyemis olarak verin, kücükse findikli, cevizli kek yapin. Sütlü tatlilara dövülmüs ceviz koyun.

    Sebze Yemek istemiyor
    Meyveler de sebze yerine gecer, istedigi meyveleri ya da meyve sularini verin.
    Salatalik, havuc gibi sebzeleri cig olarak cubuk biciminde hazirlayin, hosuna gidebilir.
    Evde siz de sebze yemekleri yiyin zamanla görerek alisir.
    Sevdigi yemeklere (corbalara, köfteye, soslara) rendelenmis olarak sebze ekleyin farketmeden yer.

    Hep sekerli seyler Yemek istiyor
    Evde fazla sekerli besin bulundurmayin, kolayca bulup yiyemesin.
    Meyve bulundurun, cani tatli isteyince meyve yesin.
    cikolata ve sekeri ödül olarak kullanmayin.
    Kurabiye ve kekleri meyveli yapin daha az seker kullanmis olursunuz.

  2. #2
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Çocuğum bir şey yemiyor

    Sigara Dumaninin Cocuk Sagligi Üzerine Etkileri

    Sigara dumani önemli bir cevre kirleticisidir. Sigara icimi yalnizca icene degil, yaninda bulunanlara da zarar verir; en cok etkilenen de cocuklardir. Kisi kendisi sigara icmese de pasif icici olmaktadir.
    Sigara dumaninda nikotin, tar ve karbon monoksit gibi 3 800'den fazla kimyasal bilesik bulunmaktadir. Ayrica tütündeki kadmiyum ve kursun konsantrasyonlari da göreceli olarak yüksektir. Sigara dumani, 3-4 saat, icilen odada kalmakta ve kapali ortam kirliligine neden olmaktadir.
    Sigara iciciliginin eriskinlerde, basta solunum yolu olmak üzere, bircok organ ve sistemler üzerine etkisi iyi bilinmektedir. Kronik obstrüktif (solunum yolarinin daralmasina bagli) akciger hastaliklarina bagli ölümlerin % 75-90'i, koroner kalp hastaliklarina bagli ölümlerin % 25-30'u, akciger kanserine bagli ölümlerin °i° 80-90'i, tüm kanserlere bagli ölümlerin ise % 30'unun sigara icimi ile iliskisi gösterilmistir.
    Amerika da eriskinlerin % 26,5'i sigara icerken, 2 ay - 11 yas grubu cocuklarin % 43'ünün evinde en az bir sigara icicisinin bulundugu rapor edilmistir. Gelismis ülkelerde sigara icimi azalmakta iken, gelismekte olan ülkelerde artmaktadir.
    Türkiye'de sigara icme sikligi halen % 43,6'dir ve son 30 yilda sigara tüketimi % 22 artmistir. Bu rakamlar, Türkiye'de pasif icicilerin de sayisinin oldukca fazla oldugunu göstermektedir.
    Sigara Dumaninin Solunum Yolu Hastaliklari Üzerine Etkisi
    cocuklarin, anne ve babalarinin ictikleri sigaranin dumanina maruz kalmasi, bircok hastaligin ölüm orani arttirmaktadir. Bu etki cocuk daha anne karninda iken baslamaktadir. Gebe kadinin sigara icmesi düsük oranini, dogumsal anomali riskini, gec fetal (anne karnindaki bebekte) ve yeni dogan ölüm hizini arttirir. Nikotin damarlarda daralma yaparak plasenta kan akimini azaltir, karbon monoksit de fetal (anne karnindaki bebekte) hemoglobini baglar ve sonuc olarak anne karnindaki dogmamis bebegin kilo alimi etkilenir ve bebek düsük dogum agirlikli olarak dogar. Bununla birlikte, anneleri dogum öncesi dönemde sigara icen cocuklarin akil ve kas yapisi gelisimlerinin de geri oldugu bildirilmistir.
    Anneleri sigara icen cocuklarda akut solunum yolu hastaliklari sikligi artmaktadir. Bu etki süt cocuklugu döneminde en fazladir. Anneleri sigara icen cocuklarin, yasamin ilk bir yili icinde (özellikle 6-9 aylik dönemde) 9ö 38 daha fazla siklikla bronsit ve pnömoni olduklari saptanmistir. Bu etki icilen sigara sayisi ile artmaktadir. Günlük icilen sigara sayisinda her bes sigara artisi icin, alt solunum yolu hastaliklarinin sikliginda 2,5-3,5 birim artis görülmüstür. Bu cocuklarin hastaneye yatis hizinin dört kat arttigi ve bunun günlük icilen sigara sayisi ile iliskili oldugu gösterilmistir. Anneleri sigara icen cocuklarin akcigerlerinin, yasitlarina göre az gelistigi bildirilmistir. Bu etki, eriskin yasamda obstrüktif (solunum yolarinin daralmasina bagli) solunum yolu hastaliklari icin risk getirebilir. Anneleri sigara icen okul öncesi cocuklarda (yasamin ilk bes yili icinde), sigara icmeyenlere göre pnömoni ve bronsit üc kat, akut nazofarenjit ve sinüzit 1,5 kat artmaktadir.
    Annelerin sigara icmesinin, bes ile dokuz yas arasi cocuklarda bile solunum fonksiyonlarinda bozulmaya yol actigi ve birinci saniyedeki zorlu soluk alip verme miktarinda azalma oldugu gösterilmistir. Ana-babalari sigara icen astimli cocuklar daha sik ve daha siddetli atak gecirebilir. Ana-babalar sigara sayisini azalttiklarinda astim bulgulari da azalmaktadir.
    Okul öncesi pasif icici cocuklarda seröz otitis media % 60 daha fazla görülmektedir. Alti aylik cocuklarin 18 aylik izlemelerinde; pasif icici cocuklar ortalama 7,1 seröz otitis media atagi gecirirken, cevresinde sigara icilmeyen cocuklarin 5,8 atak gecirdigi görülmüstür. Ayni zamanda pasif icicilerde seröz otitis media iyilesme süresi de 28 gün iken, digerlerinde yalnizca 19 gündür. Yedi yasindaki seröz otitis media olgularinin °ö 33'ü, pasif sigara iciciligine baglanmistir. Günde üc paket sigaradan fazla icilen evlerdeki cocuklarin, sigara icilmeyen ortamdan gelenlere göre dört kez daha fazla timpanik tüp yerlestirilmesi icin basvurdugu görülmüstür. Annenin günde 20'den fazla sigara icmesi, süt cocuklarinda yineleyen otitis media icin de önemli bir risk etmenidir.
    Sigara Dumaninin Solunum Yolu Hastaliklari Disindaki Etkileri
    Pasif icici olan okul öncesi cocuklarda, hastaneye yatis gerektirecek ciddi hastalik sikligi dört kez daha fazla bildirilmistir.
    Pasif sigara iciciliginin, dogum agirligi ve dogum haftasindan bagimsiz olarak, ani bebek ölümü sendromunda rolü oldugu öne sürülmektedir.
    Pasif icici ergenlik dönemindeki insanlarda yüksek yogunluklu lipoprotein HDL kolesterolünün % 6,8 daha az ve toplam kolesterolün HDL kolesterole oraninin % 8,9 arttigi bulunmustur. Bu durum pasif icicilerde koroner arter hastaliginin sik görülmesini aciklamaktadir.
    Pasif sigara iciciligi hem cocukta hem de eriskinde genel kanser riskini arttirmaktadir. Hayatinin ilk on yilinda pasif icici olan eriskinlerde lösemi ve lenfoma riski önemli oranda artmaktadir. Pasif icicilik ergenlik dönemindeki insanlarda da kanser olusumu ile iliskili olabilir.
    cocuklarda Sigara Ýcme Durumu
    Sigara icimi, psiko-sosyal nedenlerle ergenlik yaslarinda baslamakta ve yasam süresince devam eden bir davranis bicimi olmaktadir Bu nedenle sigara iciminin önlenmesinde ergenlik dönemi yas grubu oldukca önemlidir. Sigara icimi önce deneme biciminde olup, aliskanlik 3-4 yilda gelisir. Sigara icme sikligi ve günlük icilen sigara sayisi, genclerde yas arttikca artmaktadir. Ülkemizde yapilan calismalarda 12 yasinda sigara icme sikligi % 2,8-5,2 iken, 17-18 yas grubunda % 24,1 -26,9'a yükseldigi ve sigara icme aliskanliginin erkek cocuklarda kizlara göre 2,26 kat daha fazla oldugu bildirilmis; genclerimizin sigaranin zararlari hakkindaki bilgilerinin yetersiz oldugu bulunmustur. Genclerin sigaraya baslamalarinda anne, baba ve aile cevresindeki kisilerin sigara icmeleri, reklamlar ve arkadas etkisinin rolü oldugu gösterilmistir.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/saglik/22046-cocugum-bir-sey-yemiyor.html#post41618
    Öneriler
    - cocuklar herhangi bir nedenle muayeneye geldiginde, ana-baba ve bakicidan sigara öyküsü alinmalidir.
    - Pasif iciciligin cocuklara yaptigi zararlar ana-babalara anlatilmalidir.
    - Doktorlar sigara icmemelidir.
    - Bekleme odalari, sinemalar, kresler, ögretmen odalari ve diger kapali ortamlarda sigara icilmesi yasaklanmali ve yasaga uyuldugu kontrol edilmelidir.
    - Televizyon ve gazete gibi iletisim araclarinda reklamlarin yasaklanmasi yaninda. sigara özentisi yaratabilecek haberlere dikkat edilmelidir.
    - Kitle iletisim araclari ile yalnizca sigara icmenin degil, pasif sigara iciciliginin de cocuklara yapacagi zararlar halka anlatilmalidir.
    - Okullarda saglik ile ilgili derslerde sigaranin etkileri tartisilmalidir.

  3. #3
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Çocuğum bir şey yemiyor

    Kardes Kiskancligi

    --------------------------------------------------------------------------------

    Hazirlayan: Doc. Dr. Selahattin senol
    Gazi Üniversitesi Tip Fakültesi cocuk ve Ergen Psikiyatrisi Bölümü

    cocuklar bir kardeslerinin olmasini isterler, ancak kardes dogumu ile de yogun bir kiskanclik yasamaya ve anne babalari zorlamaya baslarlar. Önceleri sürekli kardes isteyen bir cocugun bu istegi gerceklestikten sonra neden kardesini kiskandigi, hatta ona düsman gibi davrandigini anlamak zor olmali. Oysa bu cocuklarin süreklilik göstermeyen, degisken olan isteklerini yansitan, dolayisiyla onlarin dogasiyla ilgili ipucu veren bir özellikleridir. Bu nedenle cocuk icin diger önemli kararlarda oldugu gibi kardes isteginin gerekliligine de anne ve babanin karar vermesi gerekmektedir. Annenin beden ve ruh sagligi, ailenin ekonomik gücü, dogacak cocugun bakimina iliskin sorumluluklarin paylasilmasi bu karari belirleyecektir.

    Kardes kiskancligina gelince; kiskanclik insanoglunun en dogal, en evrensel duygularindan birisidir. Kiskanclik sevilen kisinin baskasiyla paylasilmasina katlanamamak olduguna göre, sevginin bulundugu her yere girer. Sevgililer arasinda belirli bir ölcüyü asmadigi sürece, sevgi gülünün dikeni sayilir. Ancak bu dogal duygu insani kemiren bir tutku olmaya baslayinca, sevgiyi gözeten bir duygu olmaktan cikar, sevgiyi yok eder. cocuk icin en degerli varlik anne olduguna göre onu baskalariyla paylasmak kolay, dayanilir bir duygu degildir. Sevgilisini baskasinin kolunda gören bir erkekle, annesini, kucaginda "yabanci" bir cocukla gören kardesin duygulari pek ayrilik göstermez. Anne sevgisini yitirme korkusu, daha yeni bir kardes gelecegini ögrendigi anda icini sizlatmaya baslar.

    Kardes dogumu bu ve diger nedenlerle cocuk icin zorlayici bir yasam olayidir. Gebeligin ve yenidogan cocugun annede olusturdugu bedensel güclükler ve yorgunluklar, calisan annenin zamaninin önemli bir bölümünü cocuk bakimina ayirmasi gibi nedenler eve gelen bu yabanci yüzündendir. Gelen cocugun cinsiyetinin farkli olmasi, beceriksizligi, yogun bir ilgi ve bakima gereksinimi olmasi onun daha cok sevildigi seklinde yorumlanmakta ve kiskanclik artmaktadir. Annenin yenidogan bebekle birlikte olusacak güclüklerini hafifletebilmek icin cocugun krese verilmesi ya da odasinin ayrilmasi gibi degisiklikler de bu duyguyu artiracak, yeni uyum sorunlarina neden olacaktir.

    cocukla kardesi arasindaki yas farki ne kadar azsa kiskanclik o denli büyük olmaktadir.Henüz anneye gereksinimin sürdügü 3 yasindan kücük cocuklarda anne ilgisinin azalmasi sonucu yeni kardese tepkisi büyük olacaktir. Ýkinci ya da ücüncü kardesi kabullenme daha kolay olmaktadir.

    Kardes kiskancligi dogal bir duygudur, sevgi ve kiskanclik-nefret ara ara yogunlasarak zaman icinde yogunlugunu kaybeder. Kardesini sevmek zorunda degildir. Olumsuz duygular anlayisla karsilanmali ve bu duygulari belirtmesi yüreklendirilmelidir (beni de ugrastiriyor, arasira ben de kiziyorum, beceriksizligi yüzünden ona cok zaman harciyorum, seni sevmedigimi düsünme, eskisi kadar seviyorum, ben de kardesim dogdugunda kiskanmis, böyle düsünmüstüm). Anne-baba bebegi, cocugun önünde gösterisli bir bicimde oksayip sevmekten kacinmalidir.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/saglik/22046-cocugum-bir-sey-yemiyor.html#post41619

    cocuklar eve gelen yabanciya farkli tutumlar sergileyebilir;
    -sevgi gösterilerinde bulunabilir (annenin kendisinden tümüyle uzaklasmamasi icin onun yaninda yer alir)
    -abartili sevgi gösterileri (alttaki duygulari ele veren davranislarla birliktedir; kardesinin yanagini oksarken biraz fazla sikar, aglatacak ölcüde kucaklar, kaza ile yere düsürür)
    -etkilenmemis gibi davranma (bebekle ilgili görünmeyen huysuzluklar, hircinliklar, tutturmalar, istegi yapilmadiginda aglama, tepinme)

Benzer Konular

  1. Eyvah! Çocuğum "Kötü Sözler" Söylüyor!
    By soleil in forum Anne - Baba ve Çocuk
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 24.Nisan.2008, 17:11
  2. Eyvah Çocuğum Çok Sinirli
    By soleil in forum Anne - Baba ve Çocuk
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 26.Ocak.2008, 22:14
  3. Çocuğum okulda neden başarısız
    By Mustafa Uyar in forum Sağlık
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.Mayıs.2007, 13:08
  4. Çocuğum Depresyonda mı?
    By Mustafa Uyar in forum Sağlık
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.Mayıs.2007, 12:50
  5. Çocuğum Altını Islatıyor
    By Mustafa Uyar in forum Sağlık
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 10.Mayıs.2007, 17:04

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.