Kul hakkı kulların birbirlerine doğuştan getirdikleri hak ve vazifelerdir. Kul hakkının önemi konusunda Peygamberimiz (a.s.m.) “Müslüman Müslümanın kardeşidir. Ona hıyanet etmez. Ona yalan söylemez. Ona yardımı terk etmez. Her Müslümanın ırzı, malı ve kanı diğer Müslümanın üzerine haramdır.(Mübarek kalbini göstererek) Allah korkusu buradadır. Bir kimseye şer olarak Müslüman kardeşini hor görmesi yeter!” buyurmuştur.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/dini-hikayeler/6465-kul-hakki-nedir-kul-hakkinin-affi-ve-tovbesi-nasil-olur.html#post9617

Her Müslümanın hayat hakkı, şahsiyetinin korunması hakkı, özel hayatının gizliliği hakkı, ikamet, öğrenme, mülk edinme, çalışma gibi kendi zatına ait hakları İslâm dini tarafından korunmuştur ve dokunulmaz ilân edilmiştir. Müslümana iftira atmak, gıybetini yapmak ve haksız yere kalbini kırmak da kul hakkı kapsamına girer. Kul hakkının günahından ve vebalinden kurtulmanın tek yolu bu hakka riayet etmek, karşı taraf ile gönülden ve içten helâlleşmektir. Helâlleştikten sonra da tövbe ve istiğfarda bulunmaktır