Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


2 sonuçtan 1 ile 2 arası
  1. #1
    soleil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    konya
    Mesajlar
    4,856
    Tecrübe Puanı
    110

    Neden Çanakkale Derler?

    Neden Çanakkale Derler?
    DUR YOLCU! Bilmeden gelip bastığın
    Bu toprak bir devrin battığı yerdir.
    Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
    Bir vatan kalbinin kalbinin attığı yerdir.

    Necmettin Halil Onan


    Çanakkale Boğazı'nın ilk adı Dardanel'dir. Bu adın, Truva Kralı Dardanos'tan geldiği söylenir. Osmanlılar devrinde Fatih Sultan Mehmed, Çanakkale Boğazı'ndan Bizans'a yardım geldiğini anlayınca, 1452 yılında, boğazın en dar iki yakasında, birer kal'a yaptırır. Rumeli yakasındaki kal'aya deniz kilidi anlamına gelen "Kilit bahir", Anadolu yakasındakine de "Kale-i Sultaniye" adı verilir. Kal'anın yanıbaşında da bugünkü Çanakkale şehri kurulur. Bura halkı, Kocaçay kenarından çıkartılan özlü topraklardan yaptıkları çanak-çömleklerle kısa zamanda tanınır, şöhret yaparlar. Bu yüzden, şehre "Çanak kalesi" denir. Sonra bu ad, Çanakkale olarak söylenir.

    Çanakkale'nin bulunduğu yere yakın Nara burnunda binlerce yıl önce Abidos, onun tam karşısında, yani Gelibolu yakasında da Sestos adlı iki şehrin bulunduğu söylenir. Efsaneye göre, Sestos'ta yaşayan Hero adındaki genç ve güzel kıza, Abidos'ta yaşayan, yakışıklı bir delikanlı aşık olur. Ne var ki, iki sevgilinin birleşmelerine, aileleri engel olur. Kızla oğlan, çaresiz, gizlice buluşup sevişmeye başlarlar. Geceleri, iki şehir de uykuya daldıktan sonra kız kıyıya gelir, yüksekçe bir tepeye çıkar, bir çam tutuşturarak sevgilisine işaret verir, deniz feneri gibi ona yol gösterir. Güçlü kuvvetli delikanlı da ışığa doğru yüze yüze boğazı geçer, sevgilisi ile buluşur. Bu her gece devam eder.

    Bir gece, kız, yine elinde çam, kıyıya gelir. Işığı gören oğlan da karşı sahilden denize atlar. Yarı yolda, azgın bir fırtınaya tutulur. Kızın elindeki ışık söner. Gecenin zifiri karanlığında, delikanlı dalgalarla boğuşur, sonunda gücü kesilir, sulara gömülür. Sabaha değin binbir heyecan içinde fırtınanın dinmesini bekleyen kız, gün ışıyınca sahilde, sevgilisinin karaya vurmuş cesedini görür. Bir ah çekerek kendini kayalıklardan aşağı atar. İki sevgiliyi bir mezara kor, üzerine de bir deniz feneri yaptırırlar.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=4939

    Homeros'a, ondan sonra dünyanın bir çok şairlerine konu olan bu efsaneyi, Çanakkale'de herkes bilir.

    Truva'nın Tahta Atı:

    Truva'nın "Tahta at" efsanesini hepiniz bilirsiniz. Truva harabeleri, Çanakkale merkez ilçesi Hisarlı köyü yakınında ilk çağlarda kurulmuş ünlü bir şehirdir. Kral Priamos devrinde, Priamos'un yakışıklı oğlu Paris, bir gün Sparta Kralı Menelaos'a konuk olur. Kralın karısı güzel Helena'yı kandırarak, bir gece gemisi ile Truva'ya kaçırır. Bu olayın peşinden, Sparta Kralı Menelaos, ağabeyi Agamemno'nun komutasında güçlü bir orduyu Truva üzerine gönderir. Truvalılar, sağlam kal'asında savunmaya geçerler. Sparta - Truva savaşı aralıksız on yıl sürer. Spartalılar, Truva'ya bir türlü giremezler. Sonunda bir hiyle düşünürler. Tahtadan kocaman bir at yaptırır, içine gizlice en güçlü savaşçılarını doldururlar. Atın ayakları altında ayrıca, tekerlekler vardır. Bunu yaptıktan sonra bütün ağırlıklarını toplar, memleketlerine dönüyorlarmış gibi gemilerine binerek denize açılırlar.

    Bu durumu, kal'anın burçlarında seyreden Truvalılar sevinç çığlıkları atarak, dışarı çıkar, tahta atı, bir savaş ganimeti olarak, şehre getirirler. O gece şenlikler düzenlenir, herkes çılgınca eğlenir, içer, sarhoş olarak, şehre getirirler. Gece yarısından sonra bütün askerler sızar, bir köşeye çekilirler. İşte bu sırada tahta atın içindeki savaşçılar çıkar, nöbetçilerin üzerine atılırlar. Ötede, pusuda bekleyen Spartalılar da Truva'ya üşüşürler. Birkaç saat içinde Truva şehri Spartalıların eline geçer.

    Şair Omeros, İlliada destanında bu olayı tüm ayrıntıları ile anlatır. Ölümsüz bir eser bırakır.

    Truva, 19. Yüzyıl sonlarına doğru Alman Arkeoloğu Şliman tarafından keşfedilir, hazineleri kaçırılır. Bugün Truva harabeleri, her gün binlerce turistin ziyaret ettiği yerdir. Truva'da, yılda bir kez şenlikler düzenlenir.

    Sözümüzün başında da dediğimiz gibi, Çanakkale'nin efsane değil, gerçek destanını 56 yıl önce, kahraman Türk ordusu ve onun eşsiz komutanları yazmış, bu destan, bu gün Alçıtepe'de yükselen Şehitler Anıtı ile sembolleştirilmiştir.

    Bir söz vardır, o günden bugüne... Unutulmaz hiç: Çanakkale geçilmez...


  2. #2

    Üyelik tarihi
    12 Eylül 2006
    Yer
    konya
    Yaş
    47
    Mesajlar
    3,709
    Tecrübe Puanı
    65

    Standart --->: Neden Çanakkale Derler?

    eline sağlık sevgili soleil...

Benzer Konular

  1. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 25.Mayıs.2010, 18:18
  2. Modifiye Diye Buna Derler
    By Mustafa Uyar in forum Araba Hastaları
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 13.Haziran.2008, 15:04
  3. Çanakkale Savaşı (Çanakkale Zaferi)
    By şehzade in forum Lise Tarih Dersi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 01.Mayıs.2007, 19:37
  4. Çanakkale
    By Kıvırcık in forum Şairlerden Şiirler
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 07.Kasım.2006, 14:58
  5. Sebebim Derler yA...
    By şehzade in forum Şairlerden Şiirler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.Eylül.2006, 19:22

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.