Osmanlı İmparatorluğu’ nun Durumu:
1 – Ordunun eğitimi için Almanya’ dan Genereal Leman Von Sanders kumandasında 42 subaylık bir heyet getirerek ordunun teşkilât eğitim konuları üzerinde çalımaya başlamıştı.
2 – İngiletere’ den Limpos adına bir İngiliz amirali emrinde bir değniz heyeti getirilerek donanmanın ıslâhına başlamıştı.
3 – Donanmanın kuvvetlendirilmesi için İngiliz tersanelerinde sipariş edilmiş bulunun 2 harp gemisinin inşaatının bir an evvel tamamlanası İngiltere’ den istanmişti.
Avrupa’ da siyas’i gruplar kurulmaya başlandığı ve bir harp tehlikesi belirtileri hissedildiği sırada Osmanlı Ordusunun ve ülkenin kalkınması hiçbir gruba dahil olmakmaktan ileri geldiği düşüncesininin de tesiri altında, evvelâ Balkan devletleriyle bilhassa Bulgaristan,
Yunanistan ve romanya ile anlaşma yolları aranmış ve müsbet bir sonuç alınamamıştı.
Fransa Hükümeti protokole dahi kıymet vermeyerek Fransız harbiyesinden bir şube müdür muavini vasıtasiyle Cemal Paşa’ ya “Biz Rusya ile görüşerek İstanbul’ daki Fransız elçisi kanal ile size cevap veririz” şeklinde baştan savma bir mütalaa bildirmiş ve bu cevap da hiçbir zaman gelmemiştir.
İngiltere’ ye sipariş ediken 2 harp gemisinin inşaatı da bir türlü sona emiyordu. Cemal Paşa, Rauf Beyle tekrar İngiltere’ ye gönderildi. Bu gemilerin kasten verilmediği Rauf Bey tarafından hissedilmiş ve hükümete bildirilmişti.
ALMANYA: Bosna’ nın Avusturyalılar tarafından işgalini sessizlikle karşıladığı gibi kapitülasyonların kaldırılması hususunda da manevî yardım isteğimize kulak asmamıştı. üBundan başka ilk zamanlarda memleketin kalkınması için kendilerinden istenen kredi yardımı yapılmamış ve Fransızlarla hoş geçinin, onlardan yardım alın şeklinde cevap verilmişti. Kuvvetli bir donanma ve orduya sahip olan Avrupa ve dünya hâkimiyeti peşinde koşan mağrur Alman devlet büyüklerinin Birinci Dünya Savaşı’ na tekaddüm eden günlerde Türkiye’ nin ittifaka girmesi konusundaki soruya verdiği cevapta yakın bir gelecekte Almanya ve üçlü ittifaka hiçbir faydası yoktur, demişti.
Almanya, Türkiye ile yapacağı bu ittifakla şu menfaaatleri plânlıyordu:
1 – Türkiye’ nin, Almanta aleyhine mukabil tarafına katılmasına engel olmak,
2 – Kendi saflarında savaşa girmesi hâlinde büyük Rus kuvvetlerini üzerine çekerek Almanya’ nun yükünü zaltmak,
3 – Gerekirse Türk kuvvetlerinden, Avrupa harp cephelerinden faydalanmaktı.
Osmanlı İmparatorluğu:
Birinci Dünya Savaşı yıllarında Osmanlı İmparatorluğu, birbirini kovalayan İtalyan ve Balkan savaşları dolayısıyla çok yıpranış ve sarsılmış durumdaydı. Aranan bu mağlübiyet sepebleri kısaca şöyle özetlenebilir:
1 – İç politik çekişmeleri dolayısıyla devlet idaresindeki kargaşalık ve zafiyet,
2 – Türkten başka imparatorluk içinde bulunan insanların vatana bağlılıklaının zayıflığı dır.
İtalyan ve Yunanlıların Anadolu kıyılarına yakın adalara yerleşerek, Anadolu’ yu tehdide başlamışlardı.
Halbuki bu sırada Avrupa devletleri, bütün hızı ile Birinci Dünya Savaşına doğru gidiyordu. Jeopolitik surumu dolayısı ile Türkiye’ nin savaşın devamı süresince tarafsız kalması imkansızdı.
Bu tarihlerde Osmanlı İmparatorluğu devlet adamlarından çoğu, şimdili savaşın dışında kalarak, silâhlı tarafsızılık siyasetinin güdülmesi taraftarı idiler.
Dünya Savaşının patlak vermesi üzerine Alman Başbakanı İstanbul’ da bulunan Alman Büyükelçisine gönderdiği bir telgrafla, Türkiye bizimle Rusya’ya karşı aktif tarruz hareketine girebileceği hakkında General Leman’ ın kanaati varsa ittifak imzalaması yetkisi verildiği bildirilmişti.
Harbin kaçınılmaz bir durum alması üzerine Alman – Türk yakınlaşmasının doğuracağı tehlikeyi seen itilâf devletleri, tarafsız kalındığı takdirde Türkiye’ nin bağımsızlığının garanti edileceği, hudutların emniyet altında tutulacağı, paraa ve erzak yardımı yapılacağı, kapitülasyonların kaldırılmasının sağlanacağı ve buna benzer daha bir çok vaadlerde bulunmuşlardır.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=34995
Sonunda meclisten gizli olarak aralarında Harbiye Nâzırı Enver Paşa’ nın da bulunduğu 4 kişi 2 Ağustos 1914’ te Osmanlı İmparatorluğu açısından bir çok tehlikeli madde bulunan anlaşmayı imzaladı.
Birinci Dünya Savaşı’ nın Fiilen Başlaması
Avusturta Veliahtı Arşidük, Ferdinand’ ın eşiyle birlikte 28 Haziran 1914’ te ziyaret için geldiği Bosna Hersek’ te Sırp Genelkurmaı Haber Alma Başkanının, başkanı bulunduğu Karael adlı gizli bir cemmiyet tarafından tertip edilen bir suikastte bir Sırplı tarafından öldürülmesi Birinci Dünya Savaşı’ nın hakiki sebepleri ile beraber bütün milletleri böyle bir harp için hazırlanmaya yöneltti.
Avusturya 28 Temmuz’ da Sırbistan’ a harp ilân etti ve ertesi gün Tuna Filosu Belgrat’ ı bombaladı.