Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


3 sonuçtan 1 ile 3 arası
  1. #1
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart Ağit

    AĞIT


    Bir ölünün ardından, duyulan adları anlatmak üzere düzenlenen manzumelere verilen ad.

    Ağıt, bütün milletlerin halk edebiyatlarında, gerek sözlü gelenek halin, de, gerekse yazılı olarak yer etmiştir.

    Her milletin, çeşitli devirlerinde, ölümler karşısında duyulan acılar, halk söyleyişleri olarak, büyük yer tutar. Bunların kimi, şiir söylemekle ilgisi olmayan kimseler tarafından düzenlenir. Kimi de halk şairleri tarafından, yakılır.

    Ağıt söylemenin de, her toplumda değişen ve kural denebilecek biçimleri vardır

  2. #2

    Üyelik tarihi
    12 Eylül 2006
    Yer
    konya
    Yaş
    47
    Mesajlar
    3,709
    Tecrübe Puanı
    65

    Standart --->: Ağit

    bilgiler için sağol...
    bir kaç tane de örnek verseydin iyi olurdu...

  3. #3
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Ağit

    Örneklerimizde burda şehzade


    Hacı Bey Ağıtı:

    Ayvalıktan indim yayan
    Dayan hey dizlerim dayan
    Ödemişten gelin geldi
    Uyan Hacı Beyim uyan

    Evlerinin önü kavak
    Kavaktan dökülür yaprak
    Uyan Hacı Beyim uyan
    Elim kına, başım duvak

    Az giderim, uz giderim
    Dere tepe düz giderim
    Uyan Hacı Beyim uyan
    Gelin geldim kız giderim

    Odasında yanar ışık
    Sofrasında gümüş kaşık
    Atlayupta geçemedim
    Ar ettim kaçamadım

    Hizarına hizarına
    Kuşlar konmuş mezarına
    Hacı Beyin kır atını
    Çekin sultan pazarına

    Anam ağlar başın diye
    Gelin ağlar aşım diye
    Küçük kızlar pek ağlıyor
    Meclisi güzel kardeşim diye

    Viran Erzincan

    Sana dedik cansın can,
    Enkaz altında nice taze kan,
    Sızlar yara akar, damarda kan,
    Viran oldu o güzel canım Erzincan...

    Gözümde yaşlar oluk, oluk,
    Döküldü sokağa hep çoluk, çocuk.
    Çığlıklar acı, hava çok soğuk,
    Titreme dik dur koca Erzincan...

    Bakardım dörtyola mutlu, gururlu,
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=71910
    Nerdesin Selimoğlu, Vakıflar, Urartu.
    Burası çiçekler, meyveler, güzeller yurdu,
    Bahçede güllerin soldu Erzincan...

    Fırat hüzünlü, bülbüller suskun,
    On üç Mart doksanikide kırıldı çarkın.
    Sendeleyen sarhoştan kalmadı farkın,
    Deli olma kendine gel gülüm Erzincan...

    Kiminin geliyor boğuk sesleri,
    Boşlukta titriyor güzel elleri,
    Ezilmiş başları, kırık belleri,
    Cani olamazsın vefa Erzincan...

    Sana can dedik, can alamazsın,
    Bize hep böyle küs kalamazsın.
    Umarız bir daha hiç sallanmazsın,
    Baharın güz oldu viran Erzincan...

    Kar üstünde ateş yanmaz mı sandın.
    Bu günlerde ben işte bunu anladım
    Allah’ıma dua edip çok yalvardım,
    Tanrı aşkına bizi koru Erzincan...

    Bu memleket geniş, dar sanmazdık,
    Koca dairelere hiç sığmazdık.
    Düşman yapsa asla aldırmazdık,
    Bir çadıra mahkum ettin Erzincan...

    Ayrıldık dostlardan bağrımız yanar,
    Kalbimiz hüzünlü, yürekler kan ağlar.
    Durdurun bu göçü ağlar, beyler,
    Kovma diyarından bizi Erzincan...

    Kırkbini verdik karnın doymadı,
    Seksen üçte fidyeye asla kanmadı.
    Bu İlkbaharda bize hiç acımadı,
    Yüzlerce canı rehin aldı Erzincan...

    Bu topraklar hasta, içten inliyor,
    Kulaklar pür dikkat nabzın dinliyor.
    Zamanla ne olacak kimse bilmiyor,
    Kadersiz, güvensiz kalan Erzincan...

    Dertli Kemal söyler, söyler ağlarım,
    Güzel canlara ateş olur yanarım.
    Elbet açar gazel döken bağlarım,
    Olmadı baharın mutlu Erzincan,

    Kara bayramların kutlu Erzincan...

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.