Sebahattin Önkibar/Yeniçağ

28 Şubat neden oldu ve Erbakan'ın suçu neydi?

28 Şubat sürecinin hemen akabinde Genelkurmay Başkanlığına atanan Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu'na sormuştum:

- 28 şubat süreci devam edecek mi?

Org. Kıvrıkoğlu:
- “Kuşkunuz mu var? Elbette edecek.”

- Ne zamana kadar devam eder:

- “Gerekirse bin yıl sürecek.”

Bugün sürmediğine göre demek ki 28 Şubat'ın gerekçeleri şu an için söz konusu değildir.

Peki 28 Şubat'ın gerekçesi neydi? Yapılan post-modern darbe ne içindi?

1) Başbakanlık konutuna mesai saati dışında misafir olarak bazı tarikat mensupları çağrılmıştı.

2) Başbakanlık konutunda verilen yemekte Güven Erkaya'nın rakı istemi karşılanamamıştı.

Başka bir gerekçe var mıydı?

Soyut iddialar çoktu da, somut bir şey yoktu.

Mesela Erbakan Hoca, bugünkü gibi devleti ele geçirmek gibi bir çabanın içinde değildi.

Bürokraside siyasal İslam kadrolaşmanın zerresi yoktu.

Yargıya adam yerleştirmek bahis konusu bile değildi.

Kendi zenginini, kendi medyasını, kendi burjuvazisini yaratmak gibi bir teşebbüs de söz konusu değildi.

Sayın Erbakan'ın saygıdeğer merhume eşleri Nermin Erbakan Hanımefendi, türbanlı olmalarına karşın türban hiçbir zaman devlet protokolünün bir parçası olmamıştı.
Devletin en temel stratejik kurumları, özelleştirme adıyla yabancılara peşkeş çekilmiyordu.

Kıbrıs'da zerre ödün yoktu.

K.Irak'ta Türkiye'nin vazgeçilemez kırmızı çizgileri vardı.

İç ve dış politikada, AB-ABD-İsrail teslimiyeti de yoktu.

Dahası, ekonomide de Türkiye, abartısız son 30 yılın en iyi dönemini yaşıyordu. PKK'ya bugünkü gibi af teşebbüsü de yoktu ve terör geriliyordu.

Diyeceksiniz o yoktu, bu yoktu ve her şey iyi idiyse, o zaman 28 Şubat süreci neden vardı?

Bu sorunun cevabını ben değil, 28 Şubat'a imza atanlar ve o teşebbüsü, “olmazsa olmaz” görenler vermelidir.

Ne dersiniz Kürt mes'elesinde hata yaptık diyen generallerin şimdi Erbakan Hoca'ya da yanlış yaptık ve özür diliyoruz demeleri gerekmiyor mu?

Hayır gerekmiyor diyorlarsa o günleri bugünlerle yani var olan tabloyla kıyaslamalarını istiyoruz... O günün soyut iddiaları, bugün somut olarak var değil mi?

Tersine dün akla dahi getirilmeyen türlü densizlikler bugün yürürlükte değil mi?
O zaman ya dün müdahale ederek hata yaptınız, ya da bugün susarak hata yapıyorsunuz!

Muhataplarına soruyorum, cevap verin hangisi hata?

Kuşkusuz amacımız elbette yeni bir müdahaleye kışkırtıcılık yapmak değildir.

Söylemek istediğimiz, Erbakan Hoca'ya yanlış yapıldığı ve bugünkü ortama bu şekilde iklim yaratıldığıdır..

Diyeceksiniz ki Erbakan o kadar masum değil, D-8 olayını hatırlasana?

Yapmayın, Sayın Erbakan'ın en doğru işlerinden biri oydu.. Nitekim bunu bugün generaller de kabul ediyor...

Dahası, Erbakan'ın 28 Şubat'ta ABD-İsrail desteğiyle devrilmesinde bunun da payı var...

Anlayamadığım bir başka şey de RP ve FP'nin neden kapatıldığıdır?..

Söyler misiniz, RP ve FP, AKP'den çok mu radikaldi.. Tersine, AKP'nin yaptıkları ile onlardan çok daha keskin olduğu ortada!..

Demek ki Türkiye'de hukukun gücünden ziyade gücün hukuku söz konusudur.

Son söz; Prof. Erbakan da eğer birileri gibi, bir yerlere karşı korunma için Beyaz Saray'a koşmuş olsaydı emin olun bütün olanlar başına gelmeyecekti... Ama o, onu yapmadı ve milli olmanın bedelini ödedi...
Hadise budur...