Padisahin biri:
> - "Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altin
> verecegim!"
> demis. Yalancilar, hemen saraya kosusturup
> baslamislar yalana;
> 1.Yalanci:
> - "Bir kus, aslani kapip yuvasina gö türdü."
> Padisah:
> - "Bunun neresi yalan?.."
> - "Kus kartaldir, arslan da kuzu kadar minik bir
> yavru. Kapti mi gö türür tabii!.."
> 2.Yalanci:
> - "Komsu ülkede bir esegi kral yaptilar!.."
> Padisah:
> - "Ülkenin krali, pencereden bakinirken tacini
> düsürmüs.
> Taç da pencerenin altindaki esegin basina geçmis.
> Taç kimin kafasindaysa, kral odur tabii!.."
> 3.Yalanci:
> - "Padisahim, ben gökyüzüne bir ok attim. Alti ay
> sonra
> geri döndü!"
> Padisah:
> - "Senin ok bir agacin üstüne düsmüstür. Agaç,
> sonbaharda yapraklarini dökünce, takilacak yer
> bulamayip yere inmistir."
> Böylece padisah, her yalana gerçek bir bahane bulmus
> ve
> kimse padisaha bu yalandir dedirtememis.
> 4.Yalanci:
> ama bir gün bir Karadenizli gelmis;
> - "Padisahim, sen benim babamdan borç olarak bir küp
> dolusu altin
> almistin. Simdi geri almaya geldim. Yalandir dersen
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=8992
> ödülümü ver.
> Yalan degil dersen borcunu öde!.."