Bırakta içime aksın damlalar. Aksın ki derin derin seni soluyayım. Aksın ki seni unutmak için içimdeki bir şeyleri silsinler.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=38173
eline sağlık...
Karanlık ve puslu odam. Duvarda siyah beyaz bir fotoğraf asılı. Üzerinde "canım'a" yazıyor. İlk günkü gibi saf ve sonsuzluk misali duruyor halen ve saat sensizliğe beş var.
Masa başındayım. Bir elimde kağıt bir elimde kalem. Seni nakış nakış işliyorum sayfalara. Hafif bir nemlik var kağıdımın üzerinde. Ne kadar da dikkatsizim bak. Gözyaşlarımı damlatmışım. Bakma sen bana ağlamıyorum ben ya. Toz kaçtı sanırım.
Bırakta içime aksın damlalar. Aksın ki derin derin seni soluyayım. Aksın ki seni unutmak için içimdeki bir şeyleri silsinler. Silsinler ya tabi. Ne de olsa seni unutmak istiyorum ben. Yada unutmak zorundayım. Ama ben seni unutmak istemiyorum ki.
Saat sensizliğe beş var. Zaman geçmek bilmiyor nedense. Saatim bozuldu sanırım. Oysaki daha dün almıştım. Yada sensizken zaman geçmek bilmiyormu yoksa? Ben yarın giderim yenisini alırım. Daha çabuk zaman geçenlerden bir saat.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=38163
Saat sensizliğe beş var. Off yaa.. Bu kağıt ne kadar büyük böyle. Yazıyorum yazıyorum ama bir türlü bitmiyor ki. Seni yazmanın bu kadar uzun ve zor olacağanı nerden bilebilirdim ki. Sen varken böylemiydi oysa. Dilimden şairane dökülürdü dizelerin ezgisi. Ne kağıt dayanırdı, ne de kalem. Gözlerine bir baktığımda yeterdi. Yeryüzü nağme olur, bense şair.
Saat sensizliği gösterior. Bak azcık zaman geçti sanırım. Yani tam 5 yıl geçti. Çokta sayılmaz değil mi? 5 yıl nedir ki? Göz açıp kapatana kadar geçiveriyor. Sen gideli 5 yıl oldu bile. Küllükte bayağı dolmuş bu arada. Sigaramda bitmiş. İhtiyacım yok artık onlara. Kağıdımda da az yer kalmış gibi. Seni hangi satırlara sığdırabilirim ki.
Saat sensizliği gösteriyor. Ve ben masa başında hafifçe uyumuşum. Ama bu olmaz ki. Seni yazamadım daha. Uyumamam lazım. Elimi yüzümü yıkadım. Birazdan açılırım. Soğukta olmaya başladı. Üstüme bi battaniye örteyim. Birazcık iyi geldi. Şimdi devam edebilirim yazıma kaldığım yerden.
Saat sensizliği beş geçiyor. Of.. Hayli zaman geçti. Ya ama yazım bitmedi ki. Hiç bi yere gidemem. Seni bırakıpta nereye giderim ki. Olsaydında sarılsaydım sana sımsıkı. Ellerini tutsaydımda okyanus mavisi gözlerine doya doya baksaydım.
Saat sensizliği beş geçiyor. Ve uyandım. Ooo ne kadar soğuk hava bu böyle. Ama kim attı üzerime bu toprakları. Üstüm başım toz olmuş. Olsun. Bugünde aşkımla uyudum. Çok güzel bir geceydi. Kağıdımı ve kalemimi de alayım. Yarın yine gelirim yazmak için. Ağacı görüyormusun... Halen üzerinde senin yazın duruyor. Hani bana yazmıştın.
"CANIM'a"...
Bırakta içime aksın damlalar. Aksın ki derin derin seni soluyayım. Aksın ki seni unutmak için içimdeki bir şeyleri silsinler.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=38173
eline sağlık...