Bıraktığın gibi sıcacık her şey, soğumadı bıraktığın bu sevdanın ateşi, sönmeyecek
güzel gözlüm. Aniden oldu her şey, aniden gittin sevgili, her şeyi ardında bıraktın.
Yazık oldu hayallerimize, yazık oldu gençliğimize, dolup dolup boşalan gözlerimize,
yazık oldu bebeğim. Oysa çok ağladım gitme diye, çok yalvardım. Nedense silip
atmıştın yüreğinden, gözlerinden. Halen canım yanıyor biliyor musun? Halen gözlerim
seni arıyor, dudaklarım seni söylüyor, yine arkadaşlarım seni soruyor, gecelerim
seni arıyor, rüyalarım yine seninle sabahı buluyor.

Ne diyelim kader mi? Oldu mu biz, olmadı mı kader mi diyeceğiz? Seninle
yaşadıklarımızı düşünmeye zamanın kalıyor mu? Sende hatırlayıp duygulanıyor musun?
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=16253
Eminim ki her seven aynı düşünür. Aynı duyguyu yaşar. Her şeyi yavaş yavaş yoluna
koyuyorum. Sen yoksun, ama senin istediğin gibi yaşıyorum. Hayatımda yapmam dediğim
şeyleri sende yaptım. Prensiplerimi yok saydım. Pişman değilim. Son zamanlarda hep
okuyorum. Aşk ta taviz verilmemeli, yoksa aşk aşklıktan çıkıyor deniliyor. Biz çok
verdik sevgili, çok çabuk harcadık, bitirdik, tükettik. Artık şunu da biliyorum ki,
gelmek istesen de, pişman olsanda inadına kurban gidecek bu hayalim. Ben çok
değiştim, artık ağlamıyorum, üzülmüyorum, yokluğuna isyan etmiyorum. Hiçbir şeye
sinirlenmiyorum artık. Senin koyduğun kuralları uyguluyorum yine, fakat seni
anmıyorum, eve gidip başımı yastığa koyduğumda seni düşünmüyorum.

Geçen gün gazetede bir aşk hikâyesini okudum. Severek ayrılmak zorunda kalan iki
amca çocukları, aile arasında problem olur diye saklamışlar aşklarını, ikisi de
başka biriyle evlenmişler ve 58 yıl hiç görüşmemişler. Kader onları huzur evinde
buluşturmuş, sarılmışlar bir birlerine, ağlamışlar, hasret giderip eski günleri yâd
etmişler. Bir birlerine olan aşkları yeniden alevlenmiş. Evlenmişler ve demişler ki
eğer gerçekten sevip seviliyorsanız hep sevdiğinizin döneceğini bekleyin. Zaten ne
olursa olsun o sevgi tükenmeden yaşıyormuş yeter ki yaşatmasını bilin! Böyle bir
şans verilse idi huzur evi benim içi cennet olurdu heralde, zaten adı üstünde huzur
evi, belki huzuru orada yakalardık. Belki hiç ayrılmazdık. Eğer gerçekten senin
sevgin devam ediyorsa bu hayali kurmak için açmamak üzere gözlerimi yumarım.