Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


Sayfa 4/43 İlkİlk ... 2345614 ... SonSon
427 sonuçtan 31 ile 40 arası
  1. #31
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    Necip Fazıl Kısakürek


    26 Mayıs 1905'te İstanbul'da doğdu. Çocukluğu, büyük babasının İstanbul Çemberlitaş'taki konağında geçti. İlk ve orta öğrenimini Amerikan ve Fransız Kolejleri ile Bahriye Mektebi'nde (Askeri Deniz Lisesi) tamamladı. Lisedeki hocaları arasında Yahya Kemal, Ahmet Hamdi(Akseki), İbrahim Aski gibi isimler vardı. Necip Fazıl hocalarından en çok İbrahim Aski'nin etkisinde kalmıştır. Tasavvufla ilk tanışması da hocası İbrahim Aski'nin verdiği kitaplarla olmuştur.

    Necip Fazıl Kısakürek, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nü bitirdikten (1924) sonra, Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile gönderildiği Fransa'da, Sorbonne Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde okudu. Türkiye'ye dönüşünde Hollanda, Osmanlı ve İş Bankalarında müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalıştı. Robert Kolej, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde ders verdi(1939-43). Sonraki yıllarında edebiyata yönelerek fikir ve sanat çalışmaları dışında başka bir işle meşgul olmadı.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42551

    Necip Fazıl, annesinin arzusuyla şair olmak istedi (bunu düşündüğünde henüz 12 yaşındaydı) ve ilk şiirleri Yeni Mecmua'da yayımlandı. Milli Mecmua, Anadolu, Varlık ve Yeni Hayat dergilerinde çıkan şiirleriyle kendinden söz ettirmeyi başardı. Daha sonra Paris'e gitti ve dönüşünde yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitaplarıyla edebiyat dünyasında patlama yaptı. Necip Fazıl bu eserleriyle genç yaşta şöhreti yakalayarak, çağdaşı şairlerin önüne çıkmayı başardı. Edebiyat çevrelerinde hayranlık aynı zamanda heyecan uyandırdı. 1932'de Ben ve Ötesi adlı şiir kitabını çıkardığında henüz otuz yaşına basmamıştı.

    Necip Fazıl için 1934 yılı hayatının dönüm noktası oldu. Çünkü hayat felsefesinin değişmesine neden olan ve Beyoğlu Ağa Camii'nde vaaz vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile bu dönemde tanıştı. Ve bu kişiden bir daha kopmadı. Necip Fazıl'ın, üstün bir ahlak felsefesini savunduğu tiyatro eserlerini birbiri ardına edebiyatımıza kazandırması bu döneme rastlar (Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak).

    Necip Fazıl aralıklarla gidip uzun sürelerle kaldığı Ankara'ya üçüncü gidişinde, bazı bankaların da desteğini sağlayarak 14 Mart 1936'da haftalık Ağaç dergisini çıkarmıştır. Yazarları arasında Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Kutsi Tecer, Mustafa Sekip Tunç'un da bulunduğu Ağaç dergisi, yeni kapanan Yakup Kadri'nin Kadro dergisi yazarları Burhan Belge, Vedat Nedim Tör, Şevket Süreyya Aydemir ve İsmail Hüsrev gibi yazarların savunduğu ve dönemin etellektüellerini hayli etkilemiş bulunan materyalist ve marksizan düsüncelerine karşı spiritüalist ve idealist bir çizgi izlemiştir. Ankara'da altı sayı çıkan Ağaç dergisi daha sonra İstanbul'a nakledilmiş ancak fazla okur bulamadığından haftalık Ağaç dergisi 17'nci sayıda kapanmıştır.

    Necip Fazıl, 1943 yılında dinsel ve siyasal kimliği ön plana çıkan Büyük Doğu adlı dergiyi çıkardı. 1978 yılına kadar aralıklarla haftalık, günlük ve aylık olarak çıkarılan Büyük Doğu'da iktidarlara cephe alan Kısakürek, yazı ve yayınları yüzünden mahkemelik oldu, hapse girdi ve dergi birçok kez kapatıldı. Sultan Abdülhamit taraftarı olan Necip Fazıl giderek İslamcı kesimin önderlerinden biri oldu. Ağaç dergisinde olduğu gibi, Büyük Doğu'nun ilk sayılarında da yazar kadrosu hayli kozmopolittir. Bedri Rahmi, Sait Faik gibi yazarların imzası dergi sayfalarında görülmektedir. Ancak, Büyük Doğu, dinsel bir kavga organı durumuna gelince bu yazarların bir kısmı ayrılmıştır. Necip Fazıl 1947 yılında Büyük Doğu toplatılınca Kasım-Aralık ayları arasında üç sayı devam eden Borazan adlı siyasal mizah dergisini çıkarmıştır. Sık sık kapatılan veya toplatılan Büyük Doğu'nun çıkmadığı dönemlerde günlük fıkra ve çesitli yazılarını Yeni İstanbul, Son Posta, Babialide Sabah, Bugün, Milli Gazete, Hergün ve Tercüman gibi gazetelerde yayımlayan Necip Fazıl, Büyük Doğu'da çıkan yazılarında kendi imzası dışında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet Abdülbaki gibi takma isimler kullandı. 1962 yılından itibaren de hemen hemen tüm Anadolu şehirlerinde konferanslar verdi.

    Necip Fazıl, Sabır Taşı adlı oyunuyla 1947 yılında C.H.P. Piyes Yarışması Birincilik Ödülü'nü almış, doğumunun 75. yıldönümünde Kültür Bakanlığı'nca "Büyük Kültür Armağanı" ödülünü (1980) ve Türk Edebiyatı Vakfı'nca "Türkçenin Yaşayan En Büyük Şairi" ünvanını almıştır.

    Necip Fazıl Kısakürek yazılarını yazmaya devam ederken uzun süren bir hastalık dönemi geçirdi ve sonra 25 Mayıs 1983'te Erenköy'deki evinde öldü. Fatih'te düzenlenen cenaze merasiminden sonra Eyüp sırtlarındaki (Piyer Loti'deki) kabristana defnedildi.

  2. #32
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    ALLAH DERİM



    Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42552

    Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!

    İsterseniz hayat aşını verin;

    Sayılı nimetler bal olsa yemem!



    Ey akıl, nasıl delinmez küfen?

    Ebedi oluşun urbası kefen!

    Kursa da boşluğa asma köprü, fen,

    Allah derim, başka hiçbir şey demem!

  3. #33
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    ALLAH DİYENE


    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42553

    Her şey, her şey şu tek müjdede;

    Yoktur ölüm, Allah diyene

    Canım kurban, başı secdede,

    İki büklüm, Allah diyene



    Akıl, kırık kanadı hiçin;

    Derdi gücü 'nasıl' ve 'niçin'...

    Bağlı, perçin üstüne perçin,

    Benim gönlüm Allah diyene...

  4. #34
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    ANNEME MEKTUP



    Ben bu gurbet ile düştüm düşeli,

    Her gün biraz daha süzülmekteyim.

    Her gece, içinde mermer döşeli,

    Bir soğuk yatakta büzülmekteyim.

    Böylece bir lâhza kaldığım zaman,

    Geceyi koynuma aldığım zaman,
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42554

    Gözlerim kapanıp daldığım zaman,

    Yeniden yollara düzülmekteyim.

    Son günüm yaklaştı görünesiye,

    Kalmadı bir adım yol ileriye;

    Yüzünü görmeden ölürsem diye,

    Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.

  5. #35
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    AYNADAKİ HALİME
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42555



    Akmayan yaşlarla sıcacık yüzün;

    Yavrum, bugün seni pek ölgün gördüm.

    Gözünde bir küçük noktadır hüzün,

    Neş'eni ne bugün, ne de dün gördüm.

    Eğri dallar gibi halsiz, yorgunsun,

    Birikmiş sulardan daha durgunsun,

    Görünmez bıçakla içten vurgunsun,

    Seni öz yurdunda bir sürgün gördüm.

    Geçti bir cenaze peşinde ömrüm;

    Bilemem, vardığın neresi, bugün?

    Hergün yürüdüğün kadar yürüdün,

    Arkasından kendi ölünün; gördüm.

  6. #36
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    AYNALAR YOLUMU KESTİ



    Aynalar, bakmayın yüzüme dik dik;

    İşte yakalandık, kelepçelendik!

    Çıktınız umulmaz anda karşıma,

    Başımın tokmağı indi başıma.



    Suratımda her suç bir ayrı imza,

    Benmişim kendime en büyük ceza!

    Ey dipsiz berraklık, ulvi mahkeme!

    Acı, hapsettiğin sefil gölgeme!



    Nur topu günlerin kanına girdim.

    Kutsi emaneti yedim, bitirdim.

    Doğmaz güneşlere bağlandı vade;

    Dişlerinde, köpek nefsin, irade.



    Günah, günah, hasad yerinde demet;

    Merhamet, suçumdan aşkın merhamet!

    Olur mu, dünyaya indirsem kepenk:

    Gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk?



    Çıkamam, aynalar, aynalar zindan.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42556

    Bakamam, aynada, aynada vicdan;

    Beni beklemeyin, o bir hevesti;

    Gelemem, aynalar yolumu kesti.

  7. #37
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    AZGIN DENİZ



    Hangi hissin parmağı dokundu ki, derine,

    Düştü bir gizli alev salkımı içerine?



    Hangi kabus bastı ki, seni uykularında,

    Birdenbire cehennem kaynadı sularında?



    Örtüldü baştan başa tenin beyaz bir terle,

    Duman duman yayılan incecik köpüklerle.



    Hangi dert kaldı, söyle, bağrına üşüşmeyen,
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42557

    Hangi ölüm şarkısı, bu dilinden düşmeyen?



    Hangi öfkeyle yüzün, böyle karıştı yer yer,

    Sana yan mı baktılar, bir şey mi söylediler?



    Bir şey dinleme artık, artık bir şey dinleme!

    Çağır, bütün günahkar ruhları cehenneme!



    Karşına, sahil, kaya, insan kim çıkarsa vur!

    Vur başına, alemde, kör, sağır, ne varsa vur!



    Sal her taraftan, dağdan, gökten, pencereden sal!

    Nihayet kala kala dünyada tek kişi kal!

  8. #38
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    BABADAN OĞULA



    Eve dönmez bir akşam;

    Ve gün yüzlü çocuğu,

    Sorar: Nerede babam?



    Bakarlar, oldu, bitti;

    Gelir, derler çocuğa,

    Baban attaya gitti.



    Uzar gider bu atta;

    Ve neler neler olmaz

    Ve kimbilir ve hatta;



    Bir mahşer gerisinde;

    Babası döner bir gün,

    Oğlunun derisinde...

  9. #39
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    BAHÇEDEKİ İHTİYAR



    Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış

    Nurlu ihtiyarın yanaklarında.

    Yapraktan saçını yerlere yaymış,

    Sonbahar ağlıyor ayaklarında.



    Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,

    İçi karanlıkla dolu gözleri;

    Alnında akşamın ince kederi,
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42559

    Sessizliğin sırrı,dudaklarında.



    Yanan bir kağıtta küçük bir satır

    Yazı gibi akşam onu karatır;

    Artık o,silinen bir hatıradır,

    Bu ıssız bahçenin uzaklarında...

  10. #40
    ReformTürk Yöneticisi Mustafa Uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Ilgın, Konya
    Mesajlar
    13,663
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart --->: Türk Klasikleri Yazarları ve Şiirleri

    BAŞIBOŞ



    Vatanımda sular akar, başıboş;

    Herkes, birbirini kakar, başıboş.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/yazarlar-ve-sairler/22559-turk-klasikleri-yazarlari-ve-siirleri-4.html#post42560



    Bozkırlardan topal bir tren geçer;

    Çocuk, merkep, öküz bakar, başıboş.



    Yanmaz da yürekler, güneşe atsan;

    Bir kibrit, bir orman yakar, başıboş.



    Tarih, kutuplara kaçmış bir fener,

    Buz denizlerinde çakar başıboş.



    Yirmi dokuz harfte sözde aydınlar,

    Yafta yazar, isim takar, başıboş.



    Allah'ım sen acı bu saf millete!

    Akşam yatar, sabah kalkar, başıboş...

Sayfa 4/43 İlkİlk ... 2345614 ... SonSon

Benzer Konular

  1. Dünya Klasikleri
    By Serdar Yıldırım in forum Hikayeler & Yazılar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 26.Ağustos.2016, 11:33
  2. 29 Ekim Şiirleri - cumhuriyet bayramı şiirleri
    By Mustafa Uyar in forum Belirli Gün ve Haftalar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 28.Ekim.2010, 17:14
  3. Türk edebiyatı yazarları ve eserleri...
    By soleil in forum Lise Edebiyat Dersi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.Ocak.2009, 15:35
  4. 19 Mayıs şiirleri
    By Mustafa Uyar in forum Lise Edebiyat Dersi
    Cevaplar: 16
    Son Mesaj: 15.Mayıs.2007, 18:06
  5. dünyadan salaklık klasikleri
    By :aşksız_genç: in forum Komik Yazılar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 05.Şubat.2007, 05:48

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.