Kendimi Sürekli Yorgun Hissediyorum

--------------------------------------------------------------------------------

Gaziantep Üniversitesi(GAZÜ) Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Akarsu, stresin beraberinde getirdiği yorgunluk sendromunun giderek daha fazla kişide görülmeye başlandığını söyledi.


GAZİANTEP - Prof. Dr. Ersin Akarsu, hangi nedenlerden kaynaklandığı henüz tam bilinemeyen sürekli yorgunluk sendromunun, bireyin yaşam kalitesini düşürmesi nedeniyle tedavisi gerekli bir sağlık sorunu olduğunu vurguladı.


“Yoğun ve uzun süreli yaşanan, gerek fiziksel gerekse sosyal streslerde bizi bekleyen ciddi bir tehlike var. Bu, tehlike sürekli yorgunluk sendromu” diyen Prof. Dr. Akarsu, sürekli yorgunluk sendromunun bir hastalık olduğunun bilinmesi ve tedavi için hekime başvurulması gerektiğine dikkati çekti.

Akarsu, sürekli yorgunluk sendromunun henüz sebebi tam açıklanamayan hastalıklardan biri olduğunu vurgulayarak, şunları anlattı:
“Hastalığa yol açan bazı nedenler biliniyor. Örneğin vücudun strese uyum sağlamasında bozukluk olduğu zaman bu hastalığı yaşamaya başlıyoruz. Bazı virüsler, bağışıklık sisteminin zayıflığı, sinirsel ve ruhsal çöküntüler, böbreküstü bezi hormonu eksikliği de sürekli yorgunluk sendromuna yol açtığı bilinen nedenler. Ayrıca böbreküstü bezi hormonu ile beyinde salgılanan hormonlar arasında dengenin bozulmasının da bu hastalığa neden olabileceği ifadeediliyor. Bu nedenlerden yalnız biri dahi kişinin sürekli yorgunluk sendromu yaşamasına yol açabiliyor.”

DİNLENMEKLE GEÇMİYOR
Akarsu, sürekli yorgunluk sendromunun pek çok yakınmayla seyrettiğini, hasta günlerce dinlense dahi yakınmaların geçmediğini vurguladı.

Bir şey yapmak istememe, boyun ağrısı, sosyal ve kişisel aktivitelerde azalma, çabuk unutma, işe konsantre olamama, baş ağrısı,kas ağrısı, eklem ağrısı gibi yakınmalara yol açan sürekli yorgunluk sendromunun, teşhisi kolay olmayan bir hastalık niteliği taşıdığını ifade eden Akarsu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hormonlardaki dengesizlik nedeniyle ortaya çıkması halinde laboratuvar bulgularından bu hastalığı belirleyebiliyoruz, ama her hastada bu bulguya ulaşamıyoruz, çünkü hastalık pek çok nedenden kaynaklanıyor. Sürekli yorgunluk sendromu, hastalığa ilişkin yakınmaların çok fazla ve benzer olması dolayısıyla diğer hastalıklarla karıştırılabiliyor. Yatak istirahatıyla dahi geçmeyen bu sendromun en önemli kriteri, günlük aktiviteyi kısıtlayacak ölçüde ve altı aydan daha fazla sürmesi.”
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/saglik/25833-kendimi-surekli-yorgun-hissediyorum.html#post49235

Hastalığın tedavisinin kişiye özel olduğunu belirten Akarsu, sürekli yorgunluk sendromundan korunmak için çalışma temposunu aşırıya kaçmadan programlı olarak sürdürmeyi, hobiler edinerek monoton yaşamdan uzaklaşmayı, vücudu aşırı yormamak koşuluyla egzersiz ve yürüyüşler yapmayı, düzenli uyumayı, stresle baş etmeyi öğrenmeyi, düzenli ve sağlıklı beslenmeyi önerdi.