Bana gözyaşlarını ödünç verir misin, içime çöreklenen acıyı yıkamak için? Yüreğimden, içimden kusamadıklarımı ödünç gözyaşlarıyla kusabilirim ancak.

Yağmur sonrası çıkan gökkuşağının parlaması gibi, rahatlatan bir ağlamadan sonra gözyaşlarıyla yıkanan yüzüm parlamıyor artık. Çünkü yıkanmıyor hiçbir zaman. Kurumuş gözpınarlarımda tortulanıyor içimdeki yangından arta kalanlar.

İçim savaş alanı gibi. Çığlıklar, top sesleri, kan ve barut kokusu!.. Ve binlerce ölü!.. Binlerce kez ölüyorum içimde ve binlerce kez öldürüyorum birilerini. Dahası bu savaşın bir sonu ve galibi de yok.

Bana ödünç vereceğin gözyaşların yıkamaya yeter mi içimdeki bu kan ve barut istilasını? Her şeyi yıkayacak bir yağmurdan sonra gökkuşağı parlar mı benim de içimde? Sarar mı yüreğimi baştan başa tüm azameti ve güzelliğiyle?

Sen iyisi mi sevinçlerini ödünç ver bana. Ama bir daha geri isteme. Bir bayram yerine dönsün içim. Çocuk kahkahaları yankılansın içimde. Kan ve barut yerine şeker ve çiçek kokuları tütsün. Bahara denk gelmiş bir bayram gününe dönsün yüreğim.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/ask-sevgi-ve-evlilik/2741-odunc-duygular.html#post3486

Sen iyisi mi sevinçlerini ödünç ver bana. Ama bir daha geri isteme!..