James şu an evli ve evlilik fikrine soğuk bakmanın yanlış bir şey olduğunu düşünüyor ve kaleme aldığı ‘She Wants a Ring-and I Don’t Wanna Change a Thing’ adlı kitabında söz konusu evlilik olduğunda erkeklerin girdiği psikolojik süreçlerden bahsediyor.

Erkeklerin evlilik lafını duydukları an kendilerini uçsuz bucaksız bir denizin ortasında küreksiz bir kayığın içinde kalmış biri gibi çaresiz hissettiklerini söyleyen Barron erkeklerin evlilikten korkma nedenlerini şöyle sıralıyor:

- Dünya üzerinde bulunan her çeşit ‘meyveyi’ tatma hayalleri suya düşüyor. Aşk ve şevhet denizinden çıkma vaktinin geldiğini düşünmek korkmalarına neden oluyor.

- ‘Ya bir kadına aşık olup, onu, onun beni sevdiğinden daha çok seversem?’ sorusunu kendilerine sorup içten içe uzun bir ilişkiden çekiniyorlar.

- Bu işin sonunda boşanma da var diyerek, böyle bir ihtimal karşısında ‘boşanırsam kendimi tam bir beceriksiz olarak görmeye başlarım’ korkusu yaşıyorlar.

- Hayatlarının sıkıcı bir rutine dönüşmesi düşüncesi onları çileden çıkartıyor.

- Evliliklerinin anne-babasının evliliğine dönüşeceğinden korkuyorlar. Önlerinde kötü bir örnek varsa bu dönüşme olasılığı onları daha da rahatsız ediyor.

- Arkadaşlarıyla istediği zaman maç izleyip, içki içemeyeceğini düşünüp evlilik fikrinden uzaklaşıyorlar. Tek gecelik aşklarla zenginleşen fantazi dünyalarından uzaklaşacaklarını düşünüp korkuyorlar.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=52809

- Bir bara gidip, ilk gözüne kestirdikleri kadınla tutku dolu bir gece geçirme olasılığının artık sona ereceğini bilmekten rahatsız oluyorlar.

- Kendilerinden başka insanların da sorumluğunu alma hissi onları ürkütüyor.