-
Cemal Safi
Cemal Safi
1938 yılında Samsun’da doğdu İlk ve ortaöğrenimini orada tamamladı. Şiire ilgisi küçük yaşlarda başladı. Ancak 40 yaşına dek fazlaca dışa açılmadı.
1978 yılından değişik çevrelerde duyulmaya başladı. Başta sevgi olmak üzere hemen her konuda şiir yazmaktadır. Ayrıca taşlamaları geniş çevrelerde bilinip okunmaktadır.
Şiirlerinin yaklaşık 40 tanesi Orhan Gencebay tarafından olmak üzere 150 kadarı bestelendi. Bunlardan Rüyalarım Olmasa ve Vurgun adlı şiirleriyle 1990 ve 1991’de yılın şairi seçildi.
Her yıl Akçay Şairler ve Bestekarlar Şenliğini düzenleyerek şiire olan katkısını sürdürmektedir.
Şiirlerinin bir bölümünü topladığı, Vurgun (1978), Sende Kalmış (2000) ve Kıyamete Kırk Kala (2002) adlı kitapları yayımlandı.
(şunuda hemen ekleyim orhan gencebay kendisinden ''söz büyücüsü'' diye bahseder)[IMG]http://www.super***.org/images/smilies/smile.gif[/IMG]
kitapları:
vurgun (1978)
http://resim.resimupload.com/pictures/CS-V-K.gif
sende kalmış (2000)
http://resim.resimupload.com/pictures/CS-SK2.jpg
kıyamete kırk kala (2002)
-
--->: Cemal Safi
Ayrılık Nikahı
Seni bilmem ama ben kararlıyım
Şu garip sevdadan cayalım gitsin
Bu aşkta senden çok ben zararlıyım
Bir kumar oynadık diyelim gitsin
Seninle burcumuz tutsaydı keşke
Aslanlar bir başka yengeç bir başka
Yarını olmayan hayırsız aşka
Ayrılık nikahı kıyalım gitsin
İçimde bir his var benden pes diyor
Olmayan duadan ümit kes diyor
Madem ki bahtımız böyle istiyor
Kaderin emrine uyalım gitsin
Marifet feleğin elinden çıkmış
Dünyada başka bir terzisi yokmuş
Kerem'i Aslı'yı narına yakmış
Ateşten gömleği giyelim gitsin
Tiryaki gönlümde olmasın kuşkun
Tek sana müptela tek sana düşkün
Ardından bir ağıt yakalım aşkın
Adını elveda koyalım gitsin
Farzet ki bir rüya gördük ikimiz
Gerçekte bu hissi tanımadık biz
Böyle bir masalı yaşamadık biz
Bir varmış bir yokmuş sayalım gitsin
BİLSEYDİM
meydan mı verirdim bu ayrılığa
bilseydim bu kadar zor olduğunu
bilseydim dünyanın böyle karanlık
bilseydim bu kadar dar olduğunu
dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
bilseydim bir anda kor olduğunu
bilseydim şu anki gönül acımın
senin yokluğunda var olduğunu
boyun mu bükmezdim sitem etmene
bilseydim sukutun kar olduğunu
sebepmi olurdum dargın gitmene
bilseydim küsünce sır olduğunu
bilseydim yüzümün dört mevsimi güz
içimin ağlayan nar olduğunu
bilseydim odamın dört duvarı buz
sensiz yatağımın kar olduğunu
fırsat mı tanırdım bu dargınlığa
bilseydim bu kadar zor olduğunu
bilseydim zindandan daha karanlık
bilseydim hücreden dar olduğunu
GİDERİM
Sersefilim sevgilinin uğruna
Abdal oldum göç eyledim giderim
Hançer vurdum gençliğimin bağrına
Telafisiz suç eyledim giderim
Kalp gözünden aldım onmaz darbeyi
O gün bu gün şaşırıyom kıbleyi
Bilemiyom Medineyi Kabe’yi
Yar gönlünü haç eyledim giderim
içerime bir dert düştü amansız
yandım için için yandım dumansız
müslüman oğluyum değil imansız
allah'ıma borç eyledim giderim
cismimden sıyrılıp dolaştım arşı
dilimden düşmedi gönlümün marşı
aşkımla zırhlandım ecele karşı
bedenimi tunç eyledim giderim
beni benden sorman aşk gizindeyim
kah koyun koynuna kah dizindeyim
mecnunun sürdüğü baht izindeyim
kolayları güç eyledim giderim
binde bir ihtimal kader gülecek
belki tebbessüme muhtaç edecek
onur ödülüdür ondan gelecek
derdi başa taç eyledim giderim
Geçse de ömrümün her anı yasla
Borcumu ödemiş olamam asla
Bahşettiği yüce aşka kıyasla
Koskoca bir hiç eyledim giderim
Cemal’im mürekkep etsem kanımı
Yazmakla olmuyor aşkın tanımı
Yar kurban adamış aziz canımı
Al kınalı koç eyledim giderim
-
--->: Cemal Safi
GİT
git işten geçmeden,çok geç olmadan vakit
günahıma girmeden,katilim olmadan git
git de şen şakrak geçen günlerine gün ekle
beni kahkahaların sustuğu yerde bekle
git ki siyah gözlerin arkada kalmasınlar
git ki gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar
mademki benli hayat sana kafes kadar dar
uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar
hadi git benden sana dilediğince izin
öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin
kahrımın nedenini söylesem irkilirler
çünkü herkes beni kays seni leyla bilirler
sanırlarki sen beni biricik yar sanmıştın
oysa ki hep yedekte hep elde var saymıştın
had git ne bir adres ne bir hatıra bırak
zannetneki pişmanlık mutluluk kadar ırak
sanma ki fsl-ı bahar geldiği gibi gitmez
sanma ki hüsranını görmeye ömrün yetmez
her darbene tahammül edecektir bedenim
gururum mani olur perişanıma benim
yari ferhat olanın ellere ülfeti ne
şirin ol katlanayım dağ gibi külfetine
henüz layık değilken tomurcuk kadar aşka
sana gül bahçesini kim açar benden başka
hercai arılara meyhanedir çiçekler
kim bilir şerefinden kaç kadeh içecekler
madem aşk tablosunun takdirinden acizsin
git de çağdaş ressamlar modern resimler çizsin
ne vedaya gerek var ne de mektuba hacet
git de Allah aşkına bir selama muhtac et
güllerede aşk olsun gene sen kokacaksan
fallarada aşk olsun gene sen çıkacaksan
kopsun nerden inceldiyse artık bu bağ bu düğüm
her gece daha berbat daha vahim gördüğüm
korkulu düşlerimi yorumdan kaçıyorum
sırf sana üzülüyor sırf sana acıyorum
git iş işten geçmeden çok geç olmadan vakit
günahıma girmeden katilim olmadan
-
--->: Cemal Safi
İÇ BENİM İÇİN
Kapını çalarsa mazinin eli
Ne olur bir şişe aç benim için
Ben hiç ayıkmadım gittin gideli
Sende bir kaç kadeh iç benim için
Bir gece veda et tatlı uykuna
Girdiğim günahı sarhoşken kına
Yarıda bırakma Allah aşkına
Bu gece kendinden geç benim için
Nasıl bir yanlışa ben adım attım
Nasıl bu günahın zehrini tattım
Sana nasıl kıydım, nasıl aldattım
Anlatmak o kadar güç benim için
Kabir azabıdır karşına çıkmak
ateşi tutmaktır elini sıkmak
değil utanmadan yüzüne bakmak
resmini seyretmek suç benim için
Tek ondan söz etme canımı dile
Sorsan hatırlamam adını bile
Değişmek olurmu dikeni güle
O senin yanında hiç benim için
Hoş görme af etme yaptıklarımı
Kaldır yeryüzünden artıklarımı
Tutuştur resmimi mektuplarrımı
Savur küllerini saç benim için
Maziden eserse hasretin yeli
Ne olur bir şişe aç benim için
Ben hiç ayıkmadım gittin gideli
Sende bir kaç kadeh iç benim için
İPEK BÖCEĞİ
Gel gör beni ne hallere büründüm
Kah bir böcek kah kelebek göründüm
İpek oldum bir kozada barındım
Elindeyse kov kapından kov beni
Sır veremem her önüme gelene
Güvenemem en vefalı kölene
Göster beni kadir kıymet bilene
Beğenmezse sav başından sav beni
Diler isen kirmanında tel eyle
Beğenirsen ak omzuna şal eyle
Yaşmak eyle duvak eyle tül eyle
İncelt beni yücelt beni öv beni
Yakışmazsam gül fidanı bedene
Dokut beni eli tezgah tutana
Seccade yap götür yatak odana
Her secdede okşa beni sev benİ
Saçağımı pürçeğimi kesiver
Beş vakitte can evime basıver
Ara sıra balkonuna asıver
Halı gibi kilim gibi döv beni
-
--->: Cemal Safi
RÜYALARIM OLMASA
Yıldızlara baktırdım fallara çıkmıyorsun
Seni görmem imkansız rüyalarım olmasa
Pencereden bakmıyor yollara çıkmıyorsun
Seni görmem imkansız rüyalarım olmasa
Zor mu geldi kalbinde bana sevgi saklamak
Yakıp gittiğin yeri dönüp bir kez yoklamak
Değil sabaha kadar seni öpüp koklamak
Seni sarmam imkansız rüyalarım olmasa
Sevmesem özlermiyim seni can pahasına
Ne olur bir fırsat ver, beni bir daha sına
Adını söyleyemem senden bir başkasına
Seni sormam imkansız rüyalarım olmasa
Düşlerimde incitsem günlerce uyuyamam
Sana değil, saçının bir teline kıyamam
Yıllar sonra dönsende' nerde kaldın' diyemem
Seni kırmam imkansız rüyalarım olmasa
Yalvarırım mektup yaz beş dakkanı ayırda
Su serp yanan sineme sağlığını duyur da
Yaban gülü gibisin dağda,kırda,bayırda
Seni dermem imkansız rüyalarım olmasa...
KIYAMETE KIRK KALA
Can evindeki yerim hiç kolay dolmayacak
Bakışını terk eden umudun olacağım
Hiç bir gün mutluluğun dört dörtlük olmayacak
Evlat acısı gibi içinde kalacağım
Seni geçilmez gören gönül gücünü yendim
Vuslatından ziyade hasretini beğendim
Sabrımla sarf ettiğin saadet sermayendim
Kıymet körü kalbini kırıp kaybolacağım
Desende bu sevdayı başımdan savmalıyım
Yeniden sevilmeli yeniden sevmeliyim
Gözlerine nakışlı gönlüne dövmeliyim
Seni hep hasretimin hapsinde bulacağım
Ne bir dost ne bir ahbap yerimi tutmayacak
Ne bir söz ne bir sohbet seni avutmayacak
Durmadıkça yüreğin beni unutmayacak
Gözlerinden en tatlı uykunu çalacağım
Adını anmayacak kapını çalmayacak
Bana yükseldi gönlüm sana alçalmayacak
Gözyaşımın katresi sana kar kalmayacak
Faiziyle ödetip hıncımı alacağım
Hainin sonu hüsran hani dil -şad olunan
Çileni doldurmayan eksiğin kalacağım
Kıyamete kırk kala gelmesi vaat olunan
Şefaat beklediğin mesihin olacağım
15.02.2001