İl il Türkiye nüfusuTürkiye İstatistik Kurumu, Türkiye'nin nüfusunun 70 milyon 586 bin 256 kişi olduğunu açıkladı.http://www.konhaber.com/hbr/c9c5558c...9404ab4d1b.jpg İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 'Adrese dayalı nüfus kayıt sistemine' göre Türkiye nüfusunu, 2007 sonu itibariyle 70 milyon 586 bin 256 kişi olarak açıkladı.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren ise Türkiye'de ikamet eden yabancı uyruklu sayısının 98 bin 339 olduğunu belirtirken, bu sayı düşüldüğünde Türkiye'de yaşayan Türkiye Cumhuriyeti (TC) vatandaşlarının sayısının 70 milyon 487 bin 917 kişi olduğunu bildirdi.
Başbakan Yardımcısı Ekren ile İçişleri Bakanı Atalay, Adrese Dayalı Nüfus kayıt sistemi sonuçlarına ilişkin, TÜİK'te ortak basın toplantısı düzenledi.
Ekren'in verdiği bilgilere göre nüfusun yüzde 70,5'i şehirlerde, yüzde 29,5'i de bucak ve köylerde yaşıyor.
Ülkede ortalama yaş 28,3 olarak hesaplanırken, bu , ülkedeki nüfusun yarısının bu yaşın altında olduğunu ortaya koyuyor.
Bu arada ülke nüfusunun yüzde 17,8'i İstanbul'da yaşıyor.
EN KALABALIK İL İSTANBUL
İstanbul'da kilometre kareye 2 bin 400 kişi düşüyor. Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu bu ilde, 12 milyon 573 bin 836 kişi ikamet ediyor.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın ortak basın toplantısına konu, ''Adrese dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'' verilerine göre, Türkiye nüfusunun 35 milyon 376 bin 533'ü erkek, 35 milyon 209 bin 723'ü kadınlardan oluşuyor.
Şehir nüfusu (il ve ilçe) 49 milyon 747 bin 859, köy nüfusu (bucak ve köyler) 20 milyon 838 bin 397 olarak belirlendi. Şehirlerde yaşayan nüfus oranının en yüksek olduğu il yüzde 92,7 ile Ankara, en düşük olduğu il ise yüzde 31,8 ile Ardahan.
Ülke nüfusunun yüzde 17,8'inin yaşadığı İstanbul'da, 12 milyon 573 bin 836 kişi ikamet ediyor.
Nüfusun oransal dağılımına bakıldığında, İstanbul'u yüzde 6,3 ile Ankara, yüzde 5,3 ile İzmir, yüzde 3,5 ile Bursa ve yüzde 2,8 ile Adana izliyor.
Nüfusu en az olan 5 il ise sırasıyla Bayburt, Tunceli, Ardahan, Kilis ve Gümüşhane. En az nüfusun bulunduğu Bayburt'ta ikamet eden kişi sayısı 76 bin 609.
Ülke başkentinde 4 milyon 466 bin 756 kişi ikamet ediyor.
-NÜFUSUN YARISININ YAŞI, 28,3'TEN KÜÇÜK-
Bu arada Türkiye nüfusunun yarısını 28,3 yaşından küçükler oluşturuyor.
Nüfus yaşı; ortanca yaş erkeklerde 27,7 , kadınlarda 28,8 olarak belirlendi. Şehirlerde ikamet eden ortanca yaşı da 28,4, köylerde 27,9.
15-64 yaş grubunda bulunan çalışma çağındaki nüfus, toplam nüfusun yüzde 66,5'ini meydana getiriyor. Ülke nüfusunun yüzde 26,4'ü 0-14 yaş grubunda, yüzde 7,1'i ise 65 ve üzeri yaş grubunda bulunuyor.
-KİLOMETRE KAREYE 92 KİŞİ DÜŞÜYOR-
Nüfus yoğunluğu olarak ifade edilen kilometre kareye düşen kişi sayısı, Türkiye genelinde 92. Bu rakam illere göre, 11 ile 2 bin 420 arasında değişiyor.
Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu il, İstanbul olarak belirlendi. İstanbul'da 1 kilometre kareye düşen kişi sayısı 2 bin 420. Bunu sırasıyla 398 kişiyle Kocaeli, 311 kişiyle İzmir, 238 kişiyle Hatay, 234 kişiyle Bursa izledi.
Nüfus yoğunluğunun en az olduğu il ise kilometre karede 11 kişi ile Tunceli.
Yüzölçümü büyüklüğüne göre ilk sırada yer alan Konya'daki nüfus yoğunluğu 50,yüzölçümü en küçük olan Yalova'daki nüfus yoğunluğu ise 215 kişi olarak tespit edildi.
-YABANCILARIN DA TERCİHİ İSTANBUL-
Ayrıca Türkiye'de yabancı uyruklu kişi oranı, nüfusun binde 14'ünü meydana getiriyor.
Yabancı uyrukluların yoğun olarak yer aldığı ilk 5 il ise İstanbul (42 bin 228), Bursa (11 bin 495), Ankara (7 bin 166), İzmir (6 bin 707) ve Antalya (6 bin 343) olarak belirlendi.
"YENİ SİSTEM ŞÜPHEYE YER BIRAKMIYOR"
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, yeni kayıt sistemi ile her yıl Türkiye'nin ve yerleşim yerlerinin nüfusunun, şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklanabileceğini söyledi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Adrese dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'' verilerine ilişkin Türkiye İstatistik Kurumunda (TÜİK) ortak basın toplantısı düzenlediler.
Başbakan Yardımcısı Ekren, toplantıda yaptığı konuşmada, gelişmiş bir ekonominin ve gelişmiş bir ülkenin en önemli aktifinin, en kıymetli varlığının şüphesiz insan gücü olduğunu belirtti.
Dolayısıyla insan gücüne, beşeri sermayesine, yapısına, özelliğine, onun detaylı veri ve bilgisine sahip olan bir ekonominin, bir ülkenin, yeni dönemde çok daha değişik açılımlara çok daha farklı politikalara girme şansını da elde edeceğini bildiren Ekren, şunları söyledi:
''Nüfus büyüklüklerinin önemi son derece kritiktir, bir çok ekonomik, sosyal kültürel ve demografik veriler ve değişkenler, nüfus büyüklükleri ile ifade edilmektedir. Bu çerçevede nüfusun yaş, cinsiyet, eğitim ve bölgesel dağılımı, kişi başına düşen tüm veriler, kişi başına düşen gelir, özellikle kamu harcamaları ve kamu gelirleri, kişi başına tüketilen mal ve hizmetlerin profili ve demografik özellikler, bu çerçevede karar alıcıların sık sık başvurduğu, karar ve uygulamalarda sağlığı yakalamak için, doğru adımlar atmak için ihtiyaç duyulan en önemli veri ve bilgilerdir. İlk nüfus sayımı 1927 yılında, sonuncusu da 2007 yılında olmak üzere 14 nüfus sayımı yapılmış, değişik yasal düzenlemelerle, özel olarak çıkarılan yasalarla yapılan nüfus sayımı yanında, sıfır ve beşli biten yıllarda düzenli nüfus sayımına da zamanla yönelinmiştir.''
Bakan Ekren, ekonomik, sosyal ve demografik dinamiklerin hızla değiştiği Türkiye'de, mukayeseli statik yöntemle, nüfus yapısını ve hareketini belirlemenin, planlama ve hizmet üretiminin, etkinlik ve verimliliğini önemli ölçüde azalttığına dikkat çekerek, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi ile bu çerçevede ortaya çıkan iki-üç tane önemli değişim olduğunu bildirdi. Ekren, şöyle devam etti:
''Bunlardan biri, yıllık ve istenilen zaman diliminde genel nüfus, yerleşim yerlerinin nüfusu ve yerleşim yerleri arasındaki göçler belirlenebilecektir. İkincisi sosyal ve kültürel faaliyetlere ara vermeden, yani sokağa çıkma yasağı olmadan nüfus sayımını da yapabileceğiz. Sonuncusu, sayım günlerinin ortaya çıkardığı yapay nüfus hareketliliği de kendiliğinden ortadan kalkmış olacaktır.
Sayım gününde bulundukları yerde kaydolma zorunluluğu bir dizi komplikasyonlara da yol açmıştır. 2000 yılındaki nüfus sayımından sonra kalite kontrol çalışmalarıyla ortaya çıkan 3,5 milyon civarındaki fazla kayıt da bunun en güzel örneğidir.''
-İÇİŞLERİ BAKANI BEŞİR ATALAY-
İçişleri Bakanı Beşir Atalay da yaptığı konuşmada, AK Parti hükümetinin 2002 yılında açıkladığı Acil Eylem Planı'nda önemli hedeflerden birinin Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'nin kurulması olduğunu hatırlattı.
58. ve 59. hükümet döneminde önemli hedeflerden birisinin bu olduğunu ifade eden Atalay, bu çerçevede hem mevzuatın değiştiğini hem de uygulamayı tamamladıklarını bildirdi.
Hedeflerinin çağdaş bir ülkeye yakışan nüfus kayıt sisteminin bütün özellikleri ile bilinir hale gelmesi, 10 yıl gibi uzun sürede yapılan nüfus sayımından artık vazgeçilmesi ve sürekli nüfusun takip edilebilir hale gelmesi olduğunu ifade eden Atalay, bugün o hale geldiklerini belirtti.
Tabii bunun için bir süre verdiklerini, 2007 yılının seçim yılı olması nedeniyle açıklamalarında biraz gecikmiş olduklarını söyleyen Atalay, şöyle devam etti:
''Bu arada, Devlet İstatistik Kurumunun kanunun değiştirildi. Türkiye İstatistik Kurumu haline geldi. Yapısı yenilendi. Uluslararası standartlara uygun bir kurum ve uluslararası rekabet edebilir veriler üreten, çalışmalar yapan kurum haline geldi.
Kanunundaki nüfus sayımı yapar hükmü kaldırıldı. Ama bunun yanında nüfus kanununu da değiştirdik. İçişleri Bakanlığının sorumluluğunda Nüfus Kanunu yenilendi ve yeni sisteme göre değiştirildi ve düzenlendi. İki kurumumuz, TÜİK ve İçişleri Bakanlığımızın, yaklaşık 3 yıl süren bir çalışma ile bütün safhaları tamamladı.''
-ADRES BELİRLEMESİ YAPILDI-
Önce uluslararası standartta bir adres belirlemesi yapıldığını anlatan Bakan Atalay, bu adres sisteminin nüfus kayıt sisteminin içinde olmadığını, yani nüfusun bilinmesine karşın nüfusun adres ile irtibatının olmadığını hatırlattı. Bakan Atalay, dolayısıyla bu çalışmada ilk önce uluslararası standartta bir adres kayıt sisteminin çıkarıldığını, TÜİK'in adres ile nüfusun irtibatını sağladığını söyledi.
2003 yılından önce nüfus sisteminde merkezi bir kayıt olmadığını, bunun 2003 yılında hayata geçirilen MERNİS ile sağlandığını kaydeden Atalay, bununla ilk defa online hizmetin başladığını belirtti.
Atalay, MERNİS ile ''Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası, Vatandaşlık Numarası'' sistemine geçildiğini, bunun vatandaşların yaşamını kolaylaştırdığını kaydederek, şöyle devam etti:
''Kurum kayıtları arasında bilgi alışverişini sağlamak, vergi, sosyal güvenlik, askerlik gibi eğitim gibi hizmetlerin ifasında kişiyi tek bir numarada tanımlamak için uygulanan her vatandaşın vatandaşlık numarası de dediğimiz Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası hayata geçirildi. Bu numara ile birden çok numara uygulanması önlenmiş oldu. Vatandaşlık numarası ve MERNİS ile nüfusumuz artık daha disiplinli hale geldi.
MERNİS'de yer alan bilgilerin elektronik ortamda kurum ve kuruluşlarla paylaşımını düzenleyen Kimlik Paylaşım Sistemi de 2005 yılında hayata geçirildi. Bugün itibarı ile 1000 civarında kurum ve kuruluş bu hizmetten yararlanıyor. 2008 yılında bu hizmetten yararlananlarda bir miktar daha artmasını bekliyoruz.''
MERNİS sistemi bu şekilde yürürken yeni bir safhaya geçtiklerini, adres kayıtlarınında tek bir merkezde tutulması, vatandaşlık numarası ile adres kayıtlarının birleştirilmesinin sağlandığını belirten Atalay, şunları söyledi:
''Artık sadece vatandaşlık numarası değil tam adresi ile nüfusumuzun bilinir olması sağlanacak. Bu çalışma ile ülkemizdeki bütün adres sistemi yenilendi. Bütün numara sistemi yenilendi. Mükerrerliklerin hepsi giderildi. Bütün numaralar ve levhalar yenilendi. Uluslararası standartta bir ülke adres sistemine şu an sahibiz. Her ücra, mezra ve şehirler arası yollara kadar yollar üzerindeki tesislere kadar uluslararası standartta bir adrese dayalı veri sistemine şu anda sahibiz.
Bu çok büyük bir değişimdir. Ülkemiz için gerçekten çok önemli, çok hayati bir sistem değişikliği yaptık ve bunun sonucunu aldık. Bu sayede sağlık, eğitim, konut, ulaşım, sosyal hizmetler gibi planlarımız çok daha kolay olacak.''
Öte yandan TÜİK Başkanı Ömer Demir'in de katıldığı toplantıda, konuşmaların ardından Bakanlar basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
6 KİŞİDEN BİRİ İSTANBUL'DA
Türkiye'de yaşayan yaklaşık 6 kişiden biri İstanbul'da ikamet ediyor.
''Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'' verilerine göre, ülke nüfusunun yüzde 17,8'inin yaşadığı bu kentte, 2007 sonu itibariyle 12 milyon 573 bin 836 kişi bulunuyor.
Bu ili sırasıyla 4 milyon 466 bin 756 kişiyle Ankara, 3 milyon 739 bin 353 kişiyle İzmir, 2 milyon 439 bin 876 ile Bursa, 2 milyon 6 bin 650 ile Adana izliyor.
Nüfusu en az olan 5 ili ise sırasıyla Bayburt, Tunceli, Ardahan, Kilis ve Gümüşhane oluşturuyor. Bayburt'ta 76 bin 609, Tunceli'de 84 bin 22, Ardahan'da 112 bin 721, Kilis'te 118 bin 457, Gümüşhane'de 130 bin 825 ikamet ediyor.