Buyrun kendiniz gorun...


Cumhurbaşkanı' nın veto ettiği, Başbakan'ın ısrar ettiği, Türkiye'de yabancı doktorların
çalışmasına ilişkin tasarının yasalaşması sonrasına ilişkin bir öngörü:


Doktor Azeri olunca:
- Gelesen!

- Selam doktor bey!

- Salam... Sabahın hayır! (Selam. İyi sabahlar)

- Ne salamı? Kızımı muayeneye getirdim.

- Gızım, sen yahşi birine ohşayırsan! (Kızım sen iyi birine benziyorsun. )

- Neee! Kızım kimi okşuyormuş?

- Vallahi kimseyi okşamıyorum baba!
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=46872

- Sus kız! Koskoca doktor yalan mı söyleyecek? Ellerindeki pişikten anladı herhalde!

- Pişik ele degel kucağa yaraşır. (Kedi ellenmemeli, kucağa alınmalı.)

- Doktor sen ne diyosun yaa?

- Siz haradan gelisiz? (Siz nereden gelirsiniz?)

- Biz at mıyız haradan gelecek? Doktor, ağzını topla...

- Gızım soyunasın, sırtına gulag asmag isterem. (Kızım soyun da sırtını dinleyeyim.)

- Baba ya... bu adam kimin kulağını sırtıma asacak?

- Men indi gızına dayandıraaram. Marağım gabardı. Neçe ağlarsın?

(Ben şimdi kızınızı durdururum. Merak ettim. Neye ağlarsın?)

- Baba ne diyo bu?

- Ağlamasan balam. Baban yaşlıdır, dözebilamaz. (Ağlama çocuğum, baban yaşlıdır, dayanamaz.)

- Gızım sen kârhanede çalışırsın? (Kızım sen fabrikada mı çalışıyorsun?)

- Lan p... doktor... Küüüüütttt...

- Özümü itirdim, dağlara kar düşende, bülbüle gam düşende, ruhum bedenden oynar, gözüme yumruk gelende...