Hadîs-i serîfte buyuruldu ki: "Kis gecesi uzundur, onu uyku ile kisaltma. Gündüz de aydinliktir, onu günâhlarinla karartma!"

Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem bir kimseye nasîhat ediyordu. Söyle buyurdu:
Bes seyden önce bes seyi ganîmet bil:
1- Ihtiyarligindan önce gençligini,
2- Hastaligindan önce sihhatini,
3- Mesgâlelerinden önce bos vakitlerini,
4- Fakirlikten önce zenginligini,
5- Ölümünden önce ömrünü.

Resûlullah efendimiz bu bes seyde çok ilimleri toplamistir. Zîrâ insan, ihtiyarliginda yapamadigi amelleri gençliginde yapabilir. Yine, gençliginde bir günâhi islemege alisan insan, ihtiyarliginda onu terketmeye kolay kolay muktedir olamaz. O hâlde, bir gencin, gençliginde sâlih ve hayirli amelleri âdet edinmesi gerekir. Tâ ki, ihtiyarliginda onlari kolaylikla yapabilsin.

Sagligin kiymeti bilinmeli

Sagligi yerinde insan, malinda ve kendi irâdesinde hükmünü daha çok ve daha kuvvetle yürütebilir. O hâlde, saglikli insanin, bu sihhati ganîmet bilmesi ve gerek mâlî ve gerekse bedenî ibâdetler husûsunda güzel amellerde bulunmasi lâzimdir. Zîrâ hastalaninca beden zayiflar, kuvvetten düser ve ibâdetleri hakkiyla yapamaz olur. Mali ve serveti üzerindeki tasaruf hakki da üçte bire iner.

Insanlar genellikle geceleri bostur. Gündüzleri de mesguldürler. O hâlde, ahlâkî yönden kemâle ermek ve Allaha yaklasmak gâyesiyle geceleri bos saatlerde namaz kilmak, gündüzleri de, bilhassa kis günlerinde oruç tutmak gerekir. Nitekim Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem söyle buyurdu:
(Kis günleri mü'minin ganîmetidir. Geceleri uzundur, onlari namazla geçirir. Gündüzleri de kisadir, onlari da oruçla geçirir.)
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/islami-bilgiler/6825-ya-cennet-ya-cehennem.html#post10306

Bu husûsta diger bir rivâyet de su meâldedir:
(Kis gecesi uzundur, onu uyku ile kisaltma. Gündüz de aydinliktir, onu günâhlarinla karartma.)

Insan, Allahin helâlinden verdigi aziga kanaat etmeli, ona râzi olmali, onu ganîmet bilmeli ve diger insanlarin elindekine tamah eylememelidir.

Önemli olan sonsuz hayat

Kisi, hayâtta oldukça, ameller islemege muktedir olabilir. Ölünce amel kesilir. O hâlde bir mü'mine yarasan, bu fânî hayâti bosa geçirmemek ve ebedî hayâta hazirlanmaktir.

Ehl-i hikmetten biri söyle der:
- Ey insan! Çocuklugun oyunla geçer, gençligin gafletle. Ihtiyarlayinca da zayif düsersin. Acaba sen, sani yüce olan Allah için ne zaman sâlih ameller isleyeceksin?..
Sen, öldükten sonra sâni yüce olan Allaha ibâdet edemezsin. Ne yaparsan hayâtta, bu dünyada yapabilirsin. Ölüme ve ölüm meleginin gelisine ancak bu dünya hayâtinda hazirlanabilirsin. Öyleyse onu dâima hatirlamaktan hiç bir an geri kalma. Zîrâ o, senden gâfil degildir.

Bir defasinda Nebî sallallahü aleyhi ve sellem gülüsmekte olan bir toplulugu gördü. Onlara hitâben buyurdu ki:
- Eger sizler, zevk ve eglenceleri yok eden seyi çok çok anmis olsaydiniz, bu gördügüm durumda olmazdiniz. O, sizi mesgul ederdi. Böyle gülüsüp durmazdiniz.
Sonra buyurdular:
- Zevk ve eglenceleri yok eden seyi ya'nî ölümü çok aniniz.
Daha sonra da buyurdular ki:

- Kabir, ya Cennet bahçelerinden bir bahçe veya Cehennem çukurlarindan bir çukurdur.

alıntıdır...