Ağrıdağı Efsanesi(Özet)

Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/turkce-dersi/17394-agridagi-efsanesi-ozet.html#post33353
AĞRIDAĞI EFSANESİ

Yazarı : Yaşar Kemal

Basım Yeri ve Tarihi : Adam Yayınları. 1970

Kaçıncı Baskı Olduğu : 12. Basım Mart 2002

Konu : Çoban Ahmet ile padişah kızı Gülbaharın aşkı.

Ana Olay : Gülbaharın babasının atı yüzünden zindana atılan Ahmeti kurtarma çabası.

Yazar nasıl bir ana düşünceye ulaşmaktadır?
Yazar hiç bir gücün aşk karşısında duramayacağını, aşkın her engeli aşabileceğini anlatıyor.

Eserin Çeşidi : Romantik roman.

Eserin Belli Başlı Kahramanları : Gülbahar, Ahmet, Mahmut Han, Sofi.

Ruhsal Ve Fiziksel Özellikleri :• Gülbahar : 22 yaşında orta boylu, dolgun, duru, açık tenli,buğday benizli bir kızdı. Zeki, az konuşup inceden gülen biri.
• Ahmet : Sarışın, mavi gözlü, uzun, dalgalı sarı sakallı .Yüz ifadesi kederli özlemli biri gibi.
• Mahmut Han : Beyazıt Paşası, Gülbaharın babası. Zalim, başa çıkılmaz, hep kendi dediğini yapan gaddar bir insan.
• Sofi : Uzun ak sakallı, yaşlı bir insan. Ahmetin ustası, akıl danıştığı kişi diyebiliriz.

Kahramanlar arası bağlantı : AHMET-SOFİ aynı bölgenin insanları, komşular. Aralarında yaş farkı olmasına rağmen çok iyi dostlar. Mahmut Han-Gülbahar baba, kız. Babasıyla
anlaşamıyor ama birbirlerini seviyorlar. Ahmet-Gülbahar aralarında aşk var.

Kahramanların yaşadığı sosyal tabaka : Ahmet ile Sofi köylü. Mahmut Han ve Gülbahar sarayda yaşıyorlar.
Olaylar karşısında kahramanların durumu : Ahmet ve Sofi davalarından vazgeçmiyorlar, direniyorlar. Mahmut Handa inatçı, zalim kişiliğiyle onları vazgeçirmeye çalışıyor. Gülbahar ise bu olaylardan çok etkileniyor, üzülüyor, onları kurtarmak için çare arıyor.

Olay nerede geçiyor? Belli başlı özellikleri?
Ağrıdağının yamacında, Küp Gölü kenarında geçiyor
.
Özellikleri : Göle kuyu deniyor. Gölün dört tarafı kırmızı, keskin kayalarla çevrili. Yer yer çimenler var. Çiçeklerin renkleri alabildiğine parlak. Çobanlar sürülerini bu bölgeye getirip otlatıyor ve bir yandan Ağrıdağı türküsünü çalıyorlar.

Yer nasıl ele alınıyor ?
Yer abartılarak çok güzel bir şekilde adeta bir cennet gibi anlatılıyor.
Olayların akışında kırılma yok. Zaman belli bir düzen içinde, sıralı bir şekilde sunuluyor.
Dil anlaşılır bir nitelikte, kolayca anlaşılıyor, sade bir dil var.
Dil akıcı, efsanevi bir şekilde anlatılmış.
Anlatım III. kişi ağzından.
Anlatımda akıcılık sağlanmıştır. Eser ilerledikçe merak
uyandırıyor.

Yazar Hakkında Bilgi

YAŞAR KEMAL

Asıl adı Kemal Sadık Gögceli olan Yasar Kemal, 1923 yılında Adananın Osmaniye ilçesine bagliı Hemite köyünde doğdu. Henüz ortaokul sıralarındayken halk yazınına duyduğu ilgi onu folklor derlemeleri yapmaya yöneltti. O dönemde şiirleri Adana Halkevinin yayını olan "Görüsler Dergisi"nde yayımlandı. Ortaokulun son sınıfindayken okulu bırakmak zorunda kalarak ırgatlık, amelebasılık, pirinç tarlalarında su bekçiliği, arzuhalcılık, öğretmenlik, kütüphane memurluğu gibi işlerde çalıştı. Bu arada "Ülke", "Kovan", "Millet", "Beşpınar" dergilerinde siirleri görüldü.
1951 yılında İstanbula yerleşerek, Cumhuriyet Gazetesi nde fıkra ile röportaj yazarlıgı yapmaya başladı. "Dünyanin En Büyük Çiftliginde Yedi Gün" başlıklı röportajıyla Gazeteciler Cemiyeti Özel Başarı Armağanını kazandı. O yıllarda öyküleriyle de ilgi çeken sanatçının 1952 yılında "Sarı Sıcak" adlı öykü kitabi yayımlandı. İlk romanı "Ince Memed" 1955 yılında çıktı. 1955-1984 yılları arasında öykü, roman, röportaj ile makalelerinden oluşan 33 kitabı yayımlandı.
Yasar Kemal, ilk romanı "Ince Memed" ile 1955 yilinda Varlik Roman Armağanı nı kazandı. 1974 yılında "Demirciler Çarşısı Cinayeti" adlı yapıtı, Madaralı Roman Ödülü nü aldı. "Yer Demir Gök Bakır" Fransada 1977 yılında, Edebiyat Eleştirmenleri Sendikası tarafından yılın en iyi yabancı romanı seçildi. "Binboğalar Efsanesi" 1979 yaz dönemi için Büyük Edebiyat Jürisi tarafından seçilen kitaplar arasında yer aldı. 1982 yılında uluslararası Del Duca Ödülü ne değer görülen Yasar Kemal, 1984 yılında Fransa nın Légion D Honneur nişanını aldı.
Yapıtlarında Torosları, Çukurovayı, Çukurova insanının acı yasamını, ezilişini, sömürülüşünü, kan davasını, ağalik ile toprak sorununu çarpıcı bir biçimde ortaya koyan yazarın eşsiz betimlemeleri yapıtlarının en önemli özelliğidir.