ISPARTA'NIN İLÇELERİ:

AKSU

Tarihçe

Aksu ilçesinin içinde bulunduğu Anamas yöresinin, yörede yapılan kazılardan anlaşıldığına göre ilk çağlardan beri iskana açık olduğu görülmektedir. Anamas adının aslı Luwi dilinde Ana (Wa)-(u)ma, “Yamaç Halkı” öğelerinden türetilmiş olan Anama dır. Yörede Eğirdir Gölünün güneydoğusundaki Yılanlıovada bulunan bir yerleşme merkezinin tarihi Timbriada kenti olduğu W.M. Ramsay tarafından ortaya konmuştur. Timbriada bugünkü Mirahor mevkiinde lokalize edilmektedir. Yörede Helenistik çağa ait M.Ö.2. ve 1. Yüyyıldan kalma sikkelere rastlanmış olup koloninin Hadrianus döneminde (M.S. 117-138) yeniden kurulduğu ve Severus Alexander döneminde (M.S.222-235) kadar sikke bastığı bilinmektedir. Timbriadanın ismi Stabron, Hierocles ve kilise kayıtlarındada yer almaktadır. Aksu çevresi 1204 yılında Sultan 2. Kılıçarslan döneminde Selçukluların eline geçmiş, daha sonra Hamitoğulları egemenliğinde kalmış ve 1381 de Sultan 1. Murat döneminde barış yoluyla Osmanlı Devletine katılmıştır. Aksu 26 Ağustos 1988 yılında ilçe stasüsüne kavuşmuştur.

Coğrafi Konum

Aksu ilçesi, doğudan Şarkikaraağaç, Yenişarbademli, güneyden Sütçüler, batı ve kuzeyden de Eğirdir ilçesiyle komşudur. Yüzölçümü 426 Km2 dir Yaklaşık 1200 metre rakımda bulunan ilçe eski adı olan ANAMAS ı ilçe coğrafyasına hakim olan Anamas Dağından almaktadır. Bu dağın yüksekliği 2388m.dir. İklimi İç Anadolunun karasal iklimi hakimdir. Kışları uzun, yağışlı ve soğuk, yazları ise kısa ve ılımandır. İlçede metrekareye 1000-1200 kg yağış düşmektedir. İl Merkezine uzaklığı 65 Km.dir.

Tarihi Değerler

Timbriada Antik Kolonisi; Antik yazarlardan Strabon (XII, 570) da Pisidia şehri olarak geçer. Yılanlı ovası, Akçaşar Köyü yakınlarındaki bir tepe üzerinde kurulmuştur. Eurymedon (Köprüçay) nehri yakınındadır. Antik kentte bugün bazı bina temelleri görülebilir. Şehir Helenistik dönemden M.S. 238 yılına kadar sikke basmıştır.


ATABEY

TARİHÇE

Agros, M.Ö. 1900-1200 tarihleri arasında Hititler, M.Ö. 1200-696 tarihleri arasında da Friglerin egemenliğinde kalmıştır. M.Ö.587 yılında kurulan Lidya, kral Alyot döneminde psidya’yı egemenliğine aldı. Ancak bu dönem de psidya özerk olarak kaldı. Lidya kralı Krezüs’ün Pers kralı Kurus’a yenilmesinden sonra bölge

COĞRAFİ KONUMU:

Türkiye'nin güneyinde Akdeniz kıyıları boyunca uzanan batı ve orta Torosları içerisine alan Akdeniz bölgesinin batı yarısını kaplayan Antalya bölümünün iç kesimi olan göller yöresinin iki büyük yer1eşme merkezinden biri olan Isparta ilinin ilçe merkezlerinden birisidir.

İl merkezine 23 km. uzaklıkta bulunan ATABEY'in kuzeyinde SENİRKENT, doğusunda Eğirdir, batısında Gönen, ilçeleri ile güneyinde Isparta merkez ilçeye bağlı olan KULEÖNÜ ve BÜYÜKGÖKÇELİ kasabaları ile çevrilmiştir. Atabey 202 krn2 yüzölçümüne sahiptir


EĞİRDİR

İlçenin Tarihi

Eğirdir ve çevresinin Arzava Krallığı (M. Ö. 2000-1200) döneminde yerleşime açılmış olduğu yöredeki buluntulardan ve kalıntılardan anlaşılmaktadır. Eğirdir kentinin Lidya'nın son hükümdarı Kroisos (M.Ö. 560-547) tarafından kurulduğu ve ilk adının da "Krozos" olduğu sanılmaktadır. Şehrin iç kalesinin de Lidyalılar tarafından yapıldığı sanılmaktadır. Eğirdir M.Ö. 540 yılında Pers imparatorluğu tarafından zapt edilmiştir. Yaklaşık 200 sene aynı imparatorluğun egemenliği altında kalmıştır. Daha sora Seleukosların eline geçmiş, daha sonrada M.Ö. 188 yılında Agemea (Dinar) antlaşması ile Romalılara bırakılmıştır. Bu dönemde kent "Prostanna" adıyla anılmıştır. Eğirdir ve çevresinin M.S. 395'te Bizans egemenliğine girmesinden sonra şehrin orta çağda "Akroterion" şeklinde isimlendirildiği görülmektedir. Bizans egemenliğinin son döneminde şehrin adı "Akrotiri" olarak geçmekte ve Bizans'ın Anatolikon Theması sınırına dahil bulunuyordu. Yörede ilk Türk yerleşimi 1071'den bir kaç yıl sonra gerçekleştiği sanılmaktadır. Anadolu Selçuklu Hükümdarı 3.Kılıç Arslan 1204 yılında çevredeki şehirlerle birlikte Eğirdir'i Selçuklu egemenliği altına almıştır. Selçukluların sayfiye şehri olarak kullandıkları Eğirdir'i o dönemde "Cennetabad" olarak isimlendirilmiştir. 1310 yılında Hamidoğullarının eline geçen Eğirdir uzun süre bu beyliğe başkentlik yapmıştır. Sultan 2. Murat zamanında Osmanlı topraklarına katılan Eğirdir Cumhuriyetin kurulmasından sonra da ilçe statüsünü korumuştur.

İlçenin Coğrafi Konumu

Eğirdir ilçesi kuzeyden Yalvaç ve Gelendost ilçeleri, doğudan Şarkikaraağaç ve Aksu ilçeleri, güneyden Sütçüler ilçesi, güneybatıdan Burdur İli, Batıdan Isparta Merkez ve Atabey İlçeleri ve kuzey batıdan Senirkent ilçeleri ile komşudur. İlçenin kuzey kesiminde oldukça geniş bir alanı kaplayan Eğirdir Gölü ile göl alanını Isparta Çöküntü alanından ayıran dağlar ilçenin yüzey şekillerinin esasını oluşturur. Yüzölçümü 1414 km2, denizden yüksekliği 918 m dir. İklimi, Akdeniz ve İç Anadolu iklimleri arasında bir geçiş alanında yer almaktadır. Bu iklim tipine bağlı olarak ilçede ne Akdenizin yağışlı, ne de iç Anadolu'nun kurak iklimi söz konusudur. Yıllık sıcaklık ortalaması 11 ,9 0C, ortalama yağış 705 mm. dolaylarındadır.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/showthread.php?p=1975