A 'dan z 'ye bıtkı sozlugu ve faydaları
A
Abdestbozanotu (pimpinella saxisfrage) : Gülgillerden; siyah ve yeşil boya
çıkartılan bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Boyu 70 santimetre kadardır.
Kökü akıcıdır.
Faydası : Mideyi kuvvetlendirir. Göğüs ağrılarını dindirir. Ateşi düşürür.
Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser. Vücuda dinçlik verir. Balgam ve ter
söker. Burun kanamalarını keser. Bademcik şişlerini indirir. Mide yanması ve
bağırsak gazlarını giderir. Çıbanın olgunlaşmasına yardım eder.
Acıağaç (kuvasya ağacı) : Sedefotugillerden; 2-3 metre boyunda küçük bir
bitkidir. İnce kabuklarının üzerinde sarı benekler vardır. Çiçekleri kırmızıdır.
Sıcak ülkelerde yetişir. Bu ülkelerde acı ağaç kabuklarından yapılan kaplardan
su içenlerin kuvvetleneceğ ine inanılır. Hekimlikte; kökü, kabuğu ve odunu
kullanılır. Etkili maddesi ‘Quassine’dir. Çok acıdır.
Faydası : İştah açar, hazmı kolaylaştırır. Ateşi düşürür. Tükürük ifrazatını
arttırır. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını düzenler. Böbrek
sancılarını keser, taşların düşürülmesine yardımcı olur. Bağırsak kurtlarını
döker. Kanamaları durdurur. Haşarat kaçırıcı olarak da kullanılır. Fazla
kullanılacak olursa; baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma yapar.
Acıbakla (termiye) : Baklagillerden; otsu bir bitkidir. Acı taneleri kullanılır.
Faydası : Besleyicidir. İdrar söktürür ve idrar yollarını temizler. Böbrek
iltihabını giderir. Böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardımcı olur. Baş
ağrılarını dindidir. Romatizma, lumbago ve siyatik ağrılarını keser. Albümin
miktarını düşürür. Vücutta biriken tuzu atar.
Acıçiğdem (güzçiğdemi) : Zambakgillerden; sonbahar aylarında çiçek açan, mor
renkli, zehirli bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Hekimlikte haricen
kullanılır.
Faydası : Romatizma ve nikris tedavisinde kullanılır. Ancak zehirli olduğundan
dikkatli olmak gerekir.
Adaçayı (salvia officinalis) : Ballıbabagillerden; özellikle Akdeniz bölgesinde
yetişen ıtırlı bir bitkidir. Menekşeye benzeyen çiçekleri haziran, temmuz
aylarında açar. Yaprakları uzun, kenarları tırtıllı, beyazımsı yeşil renktedir.
Hafif kafuru kokusu vardır. Çiçek açtığı zaman toplanıp, kurutulur.
Faydası : Mide va bağırsak gazlarını giderir. Mide bulantısını keser. Hazım
sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Boğaz, bademcik ve dişeti iltihaplarını
giderir. Göğsü yumuşatır. Astımdaki sıkıntıları geçirir. İdrar ve ter söktürür.
Banyo suyuna katılıp yıkanılırsa; zindelik verir. Günde, 3 kahve fincanından
fazla içilmemelidir.
Adamotu (köpekotu) : Patlıcangillerden; geniş yapraklı, fena kokulu bir bitkidir.
Kökü, insan şeklini andırır. Bilhassa Antalya çevresinde yetişir. İçeriğinde ‘Hyoscyamine’,
‘Hyoseine’ ve ‘Atropine’ vardır.
Faydası : Şehvet artırıcıdır.
Adasoğanı (scille) : Zambakgillerden, bir çeşit bitkidir. Yaprakları uzun şerit
şeklindedir. Çiçekleri; yeşil ve beyaz damarlıdır. 2 kilogram kadar olan soğan
kısmı, yapraklarının altındadır. Acı ve zehirlidir. 7,5 gram adasoğanı
öldürebilir. İçeriğinde ‘Scillarena glikozidi’ vardır. Tazeyken kullanılmaz.
Aksi halde zehirlenme ve kusmalara yol açar. Soğanın etli olan orta kısmı
dilimlenerek kurutulur. Sonra dövülüp toz haline getirilir. Ev ilaçlarında çok
dikkatli kullanılması gerekir.
Faydası : İdrar söktürür. Kalp hastalarında vücuda biriken suyu boşaltır.
Azotemi’yi azaltır. Böbrek hastalarının kullanmaması gerekir. Uzun süre
kullanılacak olursa ‘Albüminüri’ yapar.
Ağaçkavunu (utruç) : Turunçgillerden; yaprakları mavimsi pembe bir ağaçtır.
Meyvesi; buruşuk kabuklu iri limona benzer.
Faydası : Ferahlatıcı, serinletici ve kabızlık gidericidir
Ahlat (yaban armudu) : Gülgillerden; kendi kendine yetişen ve üzerine armut
aşılanan bir ağaçtır. Yemişi iyice olgunlaştıktan sonra yenir.
Faydası : Meyveleri, ishal keser. Zehirli hayvan sokmalarında da filizleri
dövülüp, konur.
Ahududu (ağaççileği) : Gülgillerden; böğürtlen gibi çalı halinde, dikenli bir
bitkidir. Kümeler halindedir. Kendiliğinden yetişir. Meyvesi duta benzer.
Sarımtırak kırmızı portakal renginde, sulu ve güzel kokuludur. Meyvesi toplanıp,
kurutulur. Reçel, şurup ve likör yapılır. Meyve olarak da yenir.
Faydası : Kanı temizler, vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar.
Terletir ve idrar söktürür. Kabızlığı giderir. Vücuda dinçlik verir. Romatizma,
mafsal kireçlenmesi, nikris, boğaz, bademcik ve göz iltihaplarında kullanılır.
Kansızlık ve veremde çok iyi bir gıdadır. Ateş’i düşürür. Üre ve şeker
hastalarına da faydalıdır. Mide ülseri olanların kullanmamaları gerekir.
Akasya (salkımağacı) : Baklagillerden; bir çeşit süs ve gölge ağacıdır. Salkım
çiçekli ve küçük yapraklıdır. Çiçekleri güzel kokar. Çiçekleri kullanılır.
Faydası : Nefes darlığını giderir. Astımın şikayetlerini giderir.
Akdiken (geyikdikeni) : Cehrigiller familyasından; 3-5 metre boyunda bir
bitkidir. Meyveleri; siyah ve etkilidir. Hekimlikte; meyvelerinden yapılan şurup
‘Sirop de Nerprun’ kullanılır. Ev ilaçlarında; kök ve kabuklarından yararlanılır.
Faydası : 20 tane meyve yenecek olursa, şiddetli müshil tesiri gösterir ve
kabızlığı giderir. Kaşıntıları da keser. Ancak, belirtilen miktardan fazla
kullanılmamalı dır. Aksi halde, şiddetli karın ağrılarına sebep olur.
Akhuşağacı (kayınağacı) : Kayıngillerden; nemli topraklarda yetişen bir ağaçtır.
Meyveleri küçüktür. Yaprakları ilkbahar aylarında toplanıp kurutulur.
Faydası : İdrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Böbreklerin düzenli
çalışmasını sağlar. Şişmanlamayı önler. Romatizma ağrılarını dinlendirir. Ayak
kokularını keser. Saçları gürleştirir, kepekleri yok eder. Cilt hastalıklarını
tedavi eder. Kalp kifayetsizliğ inin sebep olduğu idrar tutukluğunu giderir.
Vücutta biriken tuzu atar. Üremi ve albüminde faydalıdır.
Alıç (ekşimuşmula) : Gülgillerden; kırlarda yabani olarak yetişen bir ağaçtır.
Meyveleri; küçük muşmulaya benzer, kırmızı renklidir. Tadı mayhoştur. Hekimlikte
meyvesi kullanılır.
Faydası : Asabi çarpıntıları giderir. Sinir bozukluğunu geçirir. Yüksek
tansiyonu düşürür. Aritmide kullanılır. Uykusuzluğu giderir. Kalbi
kuvvetlendirir. Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır.
Altınbaşakotu (solidago officinalis) : İdrar tutukluğu, albümin, nefrit, üremi
ve sistit tedavisinde kullanılan bir çeşit bitkidir.
Faydası : Asabi çarpıntıları giderir. Sinir bozukluğunu geçirir. Yüksek
tansiyonu düşürür. Aritmide kullanılır. Uykusuzluğu giderir. Kalbi
kuvvetlendirir. Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır.
Altınkökü (ipeka) : Güney Amerika’da yetişen bir bitkidir.
Faydası : Az miktarda kullanıldığı takdirde tatlandırıcıdır. Yüksek dozlarda
kullanılırsa kusturur, ishal yapar. Müzmin bronşitte ifrazatı artırır.
Amberkabuğu (croton elutheria) : Antil adalarında yetişen ‘liquidamber/ sığla
ağacı’ denilen ağacın kabuğudur. Kabukların dışı kahverengiye yakın gri; içi ise
sarıdır. Yandığı zaman hoş bir koku verir.
Faydası : Dizanteri ve ishali keser. Hazım bozukluklarını giderir. Kansızlıkta
faydalıdır. Anne sütünü artırır.
Amberbaris (kadıntuzluğu) : Yabani, çalı şeklinde, sarı çiçekli bir ağaçtır.
Kökü acıdır. Yaprakları ve yemişi tatlıdır. Seyrek ormanlarda bulunur. Boyu 2-3
metre arasındadır. Meyvelerinde bol miktarda C vitamini vardır. Meyveleri,
kabukları ve kökü kullanılır.
Faydası : Karaciğer ve safra kesesi hastalıklarını iyileştirir. Ateşi düşürür.
Hazım bozukluklarını giderir. Bağırsak iltihaplarını tedavi eder. Öksürüğü keser.
Mideyi kuvvetlendirir. İştah açar. Ağız yaralarını iyileştirir. Kan dolaşımını
düzenler. Yüksek tansiyonu düşürür. Siyatik, romatizma ve eklem ağrılarını
giderir.
Anason (anis) : Vatanı Asya’dır. Maydanozgillerden; yarım metre kadar
yükseklikte bir bitkidir. Yaprakları yuvarlak ve böbrek şeklindedir. Çiçekleri
beyazdır; meyveleri küçüktür. Meyvelerinde ‘Anethol’ vardır. Kokucu ve yakıcı
lezzettedir. Temmuz ve ağustos aylarında toplanır.
Faydası : Hazmı kolaylaştırır. İştahsızlığı ve yemeklere karşı duyulan
tiksintiyi giderir. Mide ve bağırsak gazlarını söktürür. İdrarı artırır.
Kusmaları ve ishali keser. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Ancak,
aybaşı kanamaları ve hamilelik döneminde kullanılmaz. Anne sütünü artırır.
Sinirleri yatıştırır. Migren ağrılarını keser. Beyin yorgunluğunu giderir. Uyku
verir. Kalbi kuvvetlendirir. Kan dolaşımının düzenli olmasını sağlar. Cinsel
arzuları kamçılar. Astım, nefes darlığı ve bronşitte görülen şikayetleri giderir.
Öksürüğü keser. Yaşlılarda meme sarkmasını önler. Fazla miktarda kullanıldığı
zaman uyuşukluk verir.
Andızotu (atgözü) : Bileşikgillerden; nemli yerlerde yetişen, 1 metre kadar sapı
olan, bir çeşit ottur. Yaprakları büyük, yumuşak ve yuvarlaktır. Çiçekleri sarı
renkte olup, acı ve kokuludur. Kökü kalındır. Meyveleri küçük fıstık kozalağına
benzer.
Faydası : Mideyi kuvvetlendirir. Balgam söker. Mikropları öldürür. Vücutta
biriken tuzu atar. Üremi, nefrit, sistit, idrar yolları hastalıkarında
faydalıdır. Nefes darlığını giderir. Karaciğer hastalıklarını tedavi eder.
Kaşıntıları keser. Fazla kullanıldığı zaman mide bulantısı yapar.
Antep fıstığı (şam fıstığı) : Antepfıstığıgiller familyasındandı r; Gaziantep
havalisinde yetiştirilen, 5-10 metre yüksekliğinde bir ağaç ve bunun meyvesidir.
İçeriğinde sabit yağ, sakkaroz ve proteinli maddeler vardır.
Faydası : Vücudun gelişmesini sağlar. Bedeni ve zihni gücü arttırır. Cinsel
istekleri kamçılar. Böbrek ve safra kesesi ağrılarını hafifletir. Göğsü
yumuşatır, öksürük söktürür.
Ararot (maranta nişastası) : Sıcak iklimlerde yetişen ‘Maranta’ adlı kamıştan
veya ona benzer başka bitkilerin köklerinden çıkarılan beyaz bir tozdur.
Nişastadan daha incedir. Kokusu ve tadı yoktur.
Faydası : Çocuk maması yapmakta kullanılır. Süt çocuklarına ve nekahat dönemi
hastalarına verilir. Hastalıklardan sonra görülen halsizlikleri giderir
Ardıç (ephel) : Kozalaklılardan 2-5 metre boyunda bir ağaçtır. Yaprakları ince,
uzun, sivri ve güzel kokuludur. Meyveleri; siyah, parlak kozalak şeklindedir.
Bunlara ardıç tohumu da denilir. Kasım ve aralık aylarında toplanıp kurutulur.
Bir çok türü vardır.
Faydası : Kandaki şeker miktarını düşürür. Pankreasın normal çalışmasını sağlar.
Nekahat devresinin çabuk atlatılmasında yardımcı olur. Vücuda dinçlik verir.
Böbrekleri, mesaneyi ve idrar yollarını temizler. Ter ve idrar söktürür. Vücutta
biriken suyu boşaltır. Soğuk algınlığı, romatizma, damar sertliği ve nikriste de
faydalıdır. Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser. Aybaşı ağrılarını dindirir.
Böbreklerinde iltihap olanlar kullanamaz. Tavsiye edilen miktarı da aşmamalıdır.
Ardıçkatranı ağacı (katran ardıcı) : 1 metre kadar yükseklikte; yuvarlak kırmızı
meyveleri olan bir ağaçtır. Meyveleri ardıç meyvelerinden daha büyüktür. Odunun
kapalı ocaklarda yakılmasından (Kuru distilasyon) ardıçkatranı denilen bir madde
çıkarılır.
Faydası : Kadyağı; ergenlik, egzama, saçkıran, kellik, uyuz ve sedef
hastalığında kullanılır.
Armut (pirus communis) : Gülgillerden; çiçekleri beyaz bir ağacın meyvesidir.
Armut; suluca yumuşak tatlı ve küçük çekirdeklidir. Rengi sarı ile yeşil
arasında değişir. Ankara, Mustabey, Çengel, Kumla, Bey olmak üzere birçok çeşidi
vardır.
Faydası : Böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar. İdrarı bollaştırır. Böbrek kum
ve taşlarının dökülmesine yardım eder. Yüksek tansiyonu düşürür. Kanı temizler
bütün salgı bezlerinin normal çalışmasını sağlar. Kansızlığı giderir, kabızlığı
önler. Sinirleri yatıştırır. Zihni yorgunluğu giderir. Susuzluğu keser. Tükürük
ifrazatını artırır. Hamilelerin kusmalarını azaltır. Hazımsızlığı giderir.
Mafsal kireçlenmesi, nikris ve romatizmada faydalıdır. Şeker hastaları da
yiyebilir. Midesi zayıf olanların kompostosunu içmeleri tavsiye edilir.
Yemeklerden önce yenecek olursa daha faydalı olur.
Arpa (hordeum vulgare) : Buğdaygillerden; taneleri ekmek ve bira yapmakta
kullanılan bir bitkidir. Hayvan yemi olarak da verilir. Nişastası boldur.
Kavrulup kahveye de karıştırılır.
Faydası : İdrar söktürür. Mesane ve idrar yollarındaki iltihapları temizler.
Böbrek ve kum taşlarının dökülmesine yardım eder. Prostat büyümesini önler.
Asabi kusmaları durdurur. Boğaz ve yarımbaş ağrılarını dindirir. Dil
iltihaplarını giderir. Temriye ve mayasılda haricen kullanılır.
Yanıt: A 'dan z 'ye bıtkı sozlugu ve faydaları
Aslanağzı (kurtağzı) : Aslanağzıgiller familyasından; türlü renkte, güzel bir
bitkidir. Kokusuzdur. Daha ziyade süs bitkisi olarak kullanılır.
Faydası : Balgam söktürür. Bronşit’te rahatlık verir.
Aslanyağı (leontopidium alpinium) : Bileşikgiller familyasından; Alp dağlarının
yüksek tepelerindeki kireçli topraklarda yetişen bir bitkidir. Çiçekleri yıldız
şeklindedir. Ağustos ayında toplanıp kurutulur.
Faydası : Çocuklarda görülen ishalleri keser.
Aslandişi (karahindiba) : Bileşikgiller familyasından; yol kenarında, çayır ve
hendeklerde yetişen bir çeşit bitkidir. Yaprakları rozet şeklindedir. Çiçekleri
sarıdır. Taze yaprakları salata olarak da yenilebilir. Kökünde; Torexacin,
levulin, inulin ve şeker vardır. Yaprakları ilkbahar; kökleri ise, sonbahar
aylarında toplanıp, kurutulur.
Faydası : İdrar söktürür. Mesane ve kalınbağırsak iltihaplarını giderir. Göğsü
yumuşatır, öksürüğü keser. Balgamlı ishalleri keser. Karaciğer şişkinliğini
indirir. Böbrek ve safra taşlarını düşürür. Sarılıkta faydalıdır. Anne sütünü
artırır. Taze sürgünleri kırıldığı zaman akan sütü de dişleri temizler. Öğütülen
kökü, kahveye katılır.
Aslankuyruğu (yerpırasası) : Ballıbabagillerden; bir çeşit bitkidir.
Faydası : Ateşi düşürür ve terletir. Vücuda rahatlık verir.
Aslanpençesi (alchemila vulgaris) : Gülgillerden; çayırlarda, ormanlarda yetişen
ve türlü çeşitleri olan bir yabani bitkidir. 5-7 parçalı olan yaprakları
büyüktür. Kökü geniştir. Çiçekleri; ufak yıldız şeklinde olup, yeşilimtıraktır.
Mart-Temmuz ayları arasında toplanıp, kurutulur.
Faydası : Ateş düşürür. Vücuda kuvvet verir. Yarımbaş ağrılarını keser. Anne
sütünü artırır
Asma (vitis) : Asmagiller familyasından tırmanıcı, uzun ömürlü, ağaçsı bir
bitkidir. Mayıs-Haziran ayları arasında çiçek açar. Gövdesi üzerindeki kabuklar
zamanla esmerleşip şeritler halinde dökülür. Çiçekleri küçük, yeşilimsi
renktedir. Yapraklarının taban kısmı kalp şeklindedir. Kenarları dişli ve ucu
sivridir. Üst yüzleri tüysüz, alt yüzleri ise tüylüdür. Meyvelerine üzüm denir.
Kuru veya yaş olarak yenir.
Faydası : Yaprakları ile yapılan ilaçlar kanamayı durdurur. Vücuda kuvvet verir.
Sarılığı keser. İshali durdurur.
Atkestanesi (hindkestanesi) : Atkestanegiller familyasından; süs olarak
yetiştirilen iri bir gölge ağacıdır. Nisan-Temmuz aylarında çiçek açar.
Meyveleri kestaneye benzer. İçinde nişasta, saponin ve yağ vardır.
Faydası : Kabuklarından yapılan ilaçlar ateşi düşürür. Vücuda kuvvet verir.
Tohumları ise romatizma ve mafsal ağrılarını giderir. Varis flebit ve basur
memelerinin tedavisinde ve deri çatlaklarını gidermekte kullanılır.
Atkuyruğu (zemberekotu) : Atkuyruğugillerden; kök sapı ömürlü olan, nemli
yerlerde yetişen bir bitkidir.
Faydası : İdrar tutukluğunu giderir. İdrarı artırır. Böbrek taşlarının
düşürülmesinde yardımcı olur. İdrar torbasındaki iltihabı giderir. Kan işemeyi
keser. Albümin miktarını düşürür. Zatülcenp ve karaciğer hastalıklarının
tedavisinde kullanılır. Nikris ve romatizmanın şikayetlerini giderir. Tavsiye
edilen miktardan fazla kullanılmamalı dır.
Ayçiçeği (gündöndü) : Bileşikgillerden; büyük çiçekli bir bitkidir. Çiçekleri
tabak şeklindedir. Rengi sarıdır. Tohumlarından yağ çıkarılır.
Faydası : Yağı, damar sertliğini giderir. Kurdeşen’in sebep olduğu kaşıntıları
giderir. Esansı verem tedavisinde kullanılır. Kolestrol miktarını düşürür.
Cinsel arzuları kamçılar. Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Kalp, sinir
hastalıkları ve iktidarsızlığı önler
Ayıüzümü (itüzümü) : Fundagillerden; küçük taneler halinde kırmızı renkli
yemişleri olan, tüylü bir bitkidir.1-3 metre yüksekliğindedir. Her mevsimde
yaprakları vardır. Makilerde bulunur. Dalları kırmızımtırak kahverengidir.
Yaprakları şimşir yapraklarına benzer. İçinde Hydrochinone vardır. Sonbahar
aylarında toplanıp kurutulur. Çiçekleri pembe salkımlar halindedir. Ev
ilaçlarında yaprakları kullanılır.
Faydası : Kuvvet verir. İshali keser. İdrar yollarını temizler. İdrar söktürür.
Ateşi düşürür. İdrar yollarındaki taşların düşmesine yardım eder. Prostat
büyümesinden kaynaklanan şikayetleri giderir.
Aylandız (kokarağaç) : Sedefotugillerden; bir çeşit süs ağacıdır. Çiçekleri uzun
salkım şeklindedir. Kokusu keskindir. Meyveleri sonbaharda dökülmeden önce
kızarır.
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürür
Aynısefa (gecesefası) : Bileşikgillerden çiçekleri güzel, sarı renkli bir
bitkidir.
Faydası : İdrar söktürür. Terletir. Aybaşı kanını söktürür ve aybaşı
kanamalarının normal olmasını sağlar. İştah arttırır. Nikris ve sıracada da
faydalıdır
Ayrıkotu (ayrıkkökü) : Buğdaygillerden yabani bir bitkidir. Sarımtırak beyaz
renkteki kökü kullanılır. İlkbahar ve sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur.
Mekkeayrığı denilen çeşidi de, ayrıkotunun özelliklerini taşır. Domuz ayrığı ise,
zararlıdır.
Faydası : İdrar söktürür. Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesinde yardımcı
olur. Buralardaki iltihapları da giderir. Albümini atar. Nefrit ve nikriste de
faydalıdır
Ayva (sefercel) : Gülgillerden çiçekleri iri ve pembe renkli; yapraklarının altı
tüylü, orta yükseklikteki bir ağacın meyvesidir. Ayva; limondan büyük, sarı
renkte, tüylü, mayhoş, dokusu sertçe ve ufak çekirdekli bir meyvedir. Vitamini
boldur. Çiğ yenilmesi tavsiye edilmez. Komposto veya jöle yapılarak veya külde
pişirildikten sonra yenmesi uygundur.
Faydası : İshal ve dizanteriyi keser. Mide ve bağırsakları kuvvetlendirir. İnce
bağırsak iltihabını giderir. Kanı temizler. Karaciğer tembelliğini giderir.
Safra akışını sağlar. Çarpıntıyı dindirir. Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı
keser. Bronşit, müzmin öksürük ve veremde faydalıdır. Ağızdan su gelmesini ve
kan kusmayı önler. Vücudun gelişmesine yardım eder. Merhem yapılarak
kullanıldığı takdirde; el ayak ve meme ucu çatlaklarını, yüz ve boyun
kırışıklıklarını giderir. Egzama kaşıntılarını ve basur memelerinin doğurduğu
şikayetleri giderir. Kabızlık çekenler ve tansiyonu yüksek olanlar yememelidir.
B
Badem (prunus amygdalus) : Gülgillerden bir çeşit ağacın yemişidir. Meyvesi
ancak çağla halindeyken yenir. Olgunlaştıktan sonra, sert kabukla kaplı olan içi
yenir. Hekimlikte kullanılan kısmı da burasıdır. Başlıca 2 çeşidi vardır.
- Acıbadem
- Tatlıbadem
Faydası : Badem, bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Hamilelerin zayıf
düşmemesini sağlar. Sütle içilirse mideyi kuvvetlendirir. Kabızlığı giderir.
Nekahat devresini kısaltır. Böbrek mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları
giderir. Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir. Bronşit, boğaz
ağrısı, anjin, boğaz yanması ve akciğer hastalıklarında faydalıdır.
Bademyağı kabızlığı giderir. Egzama ve kaşıntıların verdiği rahatsızlıkları
azaltır. Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesine yardım eder. Kulak ağrılarını
dindirir. Yumurtayla karıştırılıp da, basur memelerine sürülecek olursa, ağrı ve
yanmaları giderir
Bakla (ful) : Baklagillerden hazmı kolay ve besleyici bir bitkidir. Ev
ilaçlarında çiçekleri kullanılır. Bir çeşidi olan acıbakla ise, acı ve otsu bir
bitkidir.
Faydası : İdrar yollarını temizler. Böbrek ağrılarını dindirir. Böbrek
iltihaplarını giderir. Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.
Lumbago, romatizma, siyatik ve dolama şikayetlerini giderir
Baldıran (ağuotu) : Maydanozgillerden nemli yerlerde yetişen 1-2 metre boyunda
zehirli bir bitkidir. Gövdesi kalındır. Saplarının alt kısmı erguvani renktedir.
Yeprakları büyük, çiçekleri yayvan ve küçüktür. Terkibinde coniine vardır. Büyük
baldıran ve küçük baldıran olmak üzere 2 çeşidi vardır. Ev ilaçlarında
kullanılmaz.
Faydası : Hekimlikte ağrı giderici ve spazm giderici olarak, siyatik, tetanoz,
epilepsi, trilemnius nevraljisi ve kore hastalığının tedavisinde kullanılır
Baldırıkara (fujer) : Eğreltiotugillerden; nemli yerlerde yetişen otsu bir
bitkidir. Yaprakları at yelesini andırır. Yurdumuzun hemen hemen her yerinde
yetişir.
Faydası : Grip ve soğukalgınlığında hastayı rahatlatır. Balgam söktürür. Mide
ağrılarını keser. Böbrek kumlarının dökülmesini sağlar. Derideki şişlikleri
indirir. Saç dökülmesini önler. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar.
Diğer ilaçlara da tat verici olarak kullanılır
Balıkotu (hablülhilal) : Cava’da ve Malabar’da yetişen ve zehirli meyvesiyle
balıkları sersemleterek yakalamaya yarayan zehirli bir bitkidir. 50 santim
boyundadır. Dalları yeşil ve tüylüdür. İlaç olarak yaprak ve çiçekleri kullanır.
Faydası : Terletir, idrar söktürür. Vücudu rahatlatır. Had bronşit ve nezlede,
bütün bulaşıcı hastalıklarda kullanılır
Ballıbaba (laminum) : Ballıbabagiller familyasından bir çeşit bitkidir. Benekli
ballıbaba ve arıların çok sevdiği ak ballıbaba gibi türleri vardır.
Faydası : Kabakulak, mayasıl ve kanlı basurda faydalıdır
Bamya (hibiscus esculentus) : Ebegümecigiller familyasından; yaprakları asma
yaprağına benzeyen, meyvesi beş bölmeli, tohumları yuvarlak ve yeşilimtrak gri
renkte, sebze olarak yenen bir bitkidir. Amasya, Balıkesir bamyası gibi
çeşitleri vardır.
Faydası : Kabızlığı giderir. Mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar
Banotu (konca) : Patlıcangiller familyasından; yol kenarlarında, gölgelik
yerlerde yetişen, 80 santimetre kadar boyunda uyuşturucu ve zehirli bir bitkidir.
Açık yeşil renktedir. Her tarafında beyaz, uzun tüyler vardır. Çiçekleri
sarımtırak, kırmızımsı mor renktedir. Meyvesinin içinde yüzlerce tohumu vardır.
Ev ilaçlarında kullanılması tavsiye edilmez.
Faydası : Teskin edicidir. Titreme ve çarpıntıyı giderir. Uykuyu kaçırır. Keyif
verir. Beyin hastalıkları, kore hastalığı ve nikriste faydalıdır
Basurotu (küçükkırlangıçotu) : Düğünçiçeğigiller familyasından; ilkbaharda
çalılıklar arasında yetişen küçük bir bitkidir. Yaprakları üç parçalıdır.
Yeşilimtıraktır. Yumruları yapraklarının arasındadır. Kökü küçüktür. Çiçekleri
altın sarısı rengindedir. Sabahları açar, akşamları kapanırlar. Ev ilaçlarında
kökleri kullanılır.
Faydası : Basur memelerinden doğan şikayetleri giderirler
Behmen (kavzakökü) : Turp’a benzer, otsu bir bitkidir. 20 Ocak ile 20 Şubat
arasında çiçek açar. Çiçeğinin rengine göre kızılbehmen ve akbehmen adında iki
türü vardır.
Faydası : Basur memelerinden doğan şikayetleri giderir
Bergamot (citrus bergamia) : Sedefotugiller familyasından bir çeşit narenciye
türüdür. Meyvesinin kabuklarından güzel kokulu bir esans yapılır. Dalları seyrek
ve kısa dikenlidir. Meyvesi armut şeklinde, sarımtırak yeşil veya altın sarısı
rengindedir. 8-10 dilimi vardır.
Bergamot meyvasından çıkarılan esans yeşilimtırak veya sarımtırak yeşil
renktedir. Acı fakat hoş kokuludur.
Faydası : Koku vermesi için bazı ilaçlara ve çaya karıştırılır. Reçeli de
yapılır
Besbase (macis) : Hindistancevizi çekirdeğini örten özlü zardır. İçeriğinde
esans ve yağ vardır.
Faydası : Teskin edici iştah açıcı ve vücudu kuvvetlendiricidir. Tavsiye edilen
milktarı aşmamalıdır Aksi halde zehirlenme belirtileri görülebilir
Beşparmakotu (kazotu) : Gülgillerden; yol kenarında ve çayırlarda yetişen 40-70
santimetre boyunda yabani bir bitkidir. Yaprakları beşparmak şeklindedir. Rozete
benzer. Gümüşi renktedir. Uzun saplı çiçekleri, yaprakların arasından çıkar.
Altın sarısı rengindedir. Yaprak ve kökleri Temmuz, Ağustos aylarında toplanıp
kurutulur.
Faydası : İshali keser. Mide rahatsızlıkları nı giderir. Vücuda kuvvet verir.
Bademcik ve boğaz ağrılarını giderir. Diş ağrılarını dindirir. Diş etlerini
kuvvetlendirir. Yüz lekelerini giderir ve cildi yumuşatır
Bezelye (pisum) : Baklagillerden tırmanıcı bir bitki ve onun tohumudur.
Faydası : Kabızlığı giderir. Kan yapar. Kan kanserine karşı korur
Biber (filfil) : Patlıcangillerden; taze iken yeşil ve çoğu acı olan meyvesi;
sebze ve baharat olarak kullanılır. Bol miktarda C vitamini vardır. Acı ve tatlı,
yeşil ve kırmızı çeşitleri vardır.
Faydası : Kırmızı biber ile hazırlanan ilaç, nevralji, lumbago ve romatizmada
faydalıdır. Ayrıca biber, mideyi kuvvetlendirir. İştahı açar ve hazmı
kolaylaştırır. Kanamaları önler. Cinsel arzuları kamçılar
Biberiye (kuşdili) : Ballıbabagillerden; Akdeniz çevresinde çok yetişen; küçük,
kalınca, ensiz ve kokulu yaprakları ile çiçeklerinden faydalanılan bir bitkidir.
Yaprakları iğneye benzer. Boyu 2 metre kadardır. Çiçekleri mavi veya eflatundur.
Çiçeklerinden renksiz veya soluk sarı renkte olan biberiye esansı çıkarılır.
İçeriğinde kafuru, sineol, kamfen, pinen, borneol ve bornilasetat vardır.
Faydası : Hazımsızlığı giderir. Çarpıntıyı keser. Yarımbaş ağrılarını giderir.
Baş dönmesini keser. Astım, bronşit ve kansızlıkta faydalıdır. Yağlı saçların
yağını alır. Burkulmalarda ve deri yaralarında da haricen kullanılır. İdrar ve
adet söktürür. Safra ifrazatını arttırır
Binbirdelikotu (hypericum calycinum) : Çalılık ve fundalıklar arasında yetişen
uzun ömürlü bir otsu bitkidir. 30-80 santimetre boyundadır. Gövdesi dört
köşelidir. Yaprakları sapsızdır. Çiçekleri parlak sarı renktedir. Mayıs ve eylül
aylarında çiçek açar.
Faydası : İdrar ve balgam söktürür. İştah açar. Sinirleri yatıştırır
Binbirdelikotu (hypericum calycinum) : Çalılık ve fundalıklar arasında yetişen
uzun ömürlü bir otsu bitkidir. 30-80 santimetre boyundadır. Gövdesi dört
köşelidir. Yaprakları sapsızdır. Çiçekleri parlak sarı renktedir. Mayıs ve eylül
aylarında çiçek açar.
Faydası : İdrar ve balgam söktürür. İştah açar. Sinirleri yatıştırır
Boruçiçeği (çançiçeği) : Çançiçekgillerden; çiçekleri boru biçiminde olan bir
bitkidir. Çiçekleri turuncu renktedir.
Faydası : Nefes darlığı, bronşit ve astımın sebep olduğu rahatsızlıkları giderir
Böğürtlen (tilkiüzümü) : Gülgillerden bahçe çitlerinde, yol kenarlarında
kendiliğinden yetişen, dikenli bir çalıdır. Yemişi ahududuya benzer, fakat ondan
küçüktür. Önceleri kırmızı iken sonraları kararır. Yaprakları; çiçekleri açmadan
toplanıp, kurutulur. Birçok türü vardır.
Faydası : İdrar söktürür. Ayaklardaki şişlikleri indirir. Yüksek tansiyonu
düşürür. Gözlerdeki zafiyeti giderir. Mesane taşlarının düşmesine yardımcı olur.
Ağız, dil, diş eti ve bademcik iltihaplarını giderir. Kadınlarda görülen beyaz
akıntıyı keser. Haricen kullanıldığı takdirde ağrıları dindirir, yanıkları
iyileştirir. Kökü kaynatılıp, suyu içilecek olursa kandaki şeker miktarını
düşürür
Börülce (karnıkara) : Göbeği koyu renkli bir çeşit ufak fasulyedir. İçeriğinde
protein, azot, nişasta ve C vitamini vardır.
Faydası : İdrar tutukluğunu ve anüs kaşıntısını giderir. Yanık tedavisinde
kullanılır
Buğday (triticium vulgare) : Birçenekligillerdend ir. Sapları kamışsıdır ve
içleri boştur. Çiçekleri başak şeklindedir. Yemişlerine buğday denir. İçeriğinde
B vitamini ve karbonhidratlar vardır. Bunlar, tanelerin kepeğindedir. Bu nedenle
buğday unu ne kadar çok kepekli, yani esmer olursa, o derece faydalı olur.
Faydası : Kepekli buğday unundan yapılan ekmek, kurabiye ve benzerleri
bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar. Kabız olmayı önler. Çimlendirilmiş
buğday tanesi zihin yorgunluğu ve sinir bozukluklarını giderir. Damar sertliği,
mide ve cilt hastalıkları olanlar, taze ekmek ve sıcak börek gibi şeyler
yememelidirler
Burçak (lathyrus) : Baklagillerden; taneleri hayvan yemi olarak kullanılan bir
bitkidir. Taneleri mercimeğe benzer.
Faydası : Lapası; ezik, çürük tedavisinde; taneleri ise, isilik ve mayasılda
kullanılır
D
Dalakotu (kurtluca) : Eğreltiotugillerden; sıcak bölgelere yetişen bir bitkidir.
Güzel kokulu, pembe çiçekleri vardır. Yapraklarının üstü parlak, altı donuk
yeşil kadife rengindedir. Tadı acıdır.
Faydası : Ateşi düşürür, vücuda kuvvet verir. Dizanteri ve ishali keser. Nefes
almayı kolaylaştırır. Öksürüğü keser. Karaciğer ve mide hastalıklarının
iyileşmesine yardım eder.
Damkoruğu (kulakotu) : Damkoruğugillerden ılık iklimlerde yetişen bir bitkidir.
Çiçekleri kırmızıdır. Yaprakları etli ve çiçeklerin dibindedir. Haziran -
Ağustos ayları içinde toplanır. Çoğu zaman taze halde kullanılır.
Faydası : Basur memelerini giderir. Nasırları söker.
Darı (akdarı) : Buğdaygillerden, kuraklığa dayanıklı bir bitkidir. Tohumları
besin olarak kullanılır.
Faydası : Darı unundan yapılan yiyecekler, zihin yorgunluğunu giderir. Sinirleri
kuvvetlendirir. Hamilelere de faydası vardır.
Defne (laurus nobilis) : Defnegillerden yaprakları güzel kokulu ve yaz kış yeşil
olan ağaçtır. Boyu 2 metre kadardır. Akdeniz kıyılarında yetişir. Meyveleri
yuvarlaktır. Rengi siyahımtıraktır. Yapraklarından yeşil renkli bir yağ
çıkarılır.
Faydası : Terletir, ateşi düşürür, vücuda rahatlık verir. İdrar ve adet söktürür.
İştah açar, Hazmı kolaylaştırır. Sinir ağrılarını (nevralji) dindirir. Yağı bazı
merhemlerle karıştırılır. Baharat olarak da kullanılır. Hamileler
kullanmamalıdı rlar.
Demirhindi (tamarin) : Baklagillerdn bir çeşit ağaçtır. Boyu 25 metre kadardır.
Meyvesinden şerbet yapılır. Sıcak ülkelerde yetişir. Çiçekleri sarı kırmızı
salkımlar halindedir. Meyvesi koyu kırmızımtırak, büyük ve tohumludur.
Meyvesinin mayhoş lezzetli, macuna benzeyen öz kısmı kullanılır. İçeriğinde ekşi
maddeler, nişasta ve şeker vardır.
Faydası : Susuzluğu giderir. Vücuda rahatlık ve serinlik verir. 20 gramı müshil
tesiri gösterir. Bağırsakları temizler. Soğuk içilir.
Denizkadayıfı (carrageen) : Esmer su yosunlarından bir çeşit deniz bitkisidir.
Faydası : Solunum ve hazım sistemi nezlelerini giderir. Vücudu besleyici olarak
da kullanılır.
Denizsaçı (mousse de corse) : Deniz kayalarında bulunur. Kuru iken saç gibi ince,
esmer, birbirine girmiş liflerdir. Deniz bitkileri gibi kokar. Tadı tuzludur.
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürür.
Denizüzümü (ephedra campylopoda) : Yurdumuzun hemen hemen her yerinde yetişen
her zaman yeşil, uzun ömürlü, çalı görünümünde bir bitkidir. Gövdesi incedir.
Yaprakları, gövde üzerine karşılıklı, çapraz şekilde dizilmiştir. İçeriğinde ‘efedrin
alkoloid’ bulunur. 35 kadar türü vardır.
Faydası : Astım hastalığının şikayetlerini giderir. Terletir. Ateş düşürür.
Romatizma ağrılarını dindirir.
Dereotu (tereotu) : Maydanozgillerden iplik biçiminde yaprakları olan güzel
kokulu bir bitkidir. Sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur.
Faydası : Mide ve bağırsak gazlarını söktürür. Hazmı kolaylaştırır, midenin
gereği gibi çalışmasını sağlar. Hıçkırık ve hava yutmayı önler. Sinir zafiyetini
giderir. Uyku verir. Aybaşı kanamalarının kolay olmasını sağlar. Anne sütünü
artırır. İştah açar. Ağız kokusunu giderir. Çocuklardaki gaz ağrılarını giderir.
Yemeklere ve salatalara tat vermek için konur. Hamileler kullanmamalıdı r.
Devedikeni (chardon) : Bileşikgillerden; tarlalarda yetişen 1 metre kadar
boyunda bir bitkidir. İnce ve çengellidir. Yaşken güzel kokuludur. Kuruyunca bu
koku kaybolur.
Faydası : Ateşi düşürür, terletir ve vücuda rahatlık verir.
Devetabanı (phlodentron) : Bileşikgillerden geniş yapraklı, her türlü toprakta
yetişebilen bir bitkidir. Çiçekleri, yapraklarından önce açar, altın sarısı
rengindedir. Hekimlikte çiçekleri ve yaprakları kullanılır. Çiçekleri Nisan’da,
yaprakları ise, Haziran ve Temmuz aylarında toplanıp, kurutulur.
Faydası : İdrar söktürür. Ağrıları dindirir. Sinirleri yatıştırır ve vücuda
kuvvet verir. Astım, nefes darlığı, bronşit ve soğuk algınlığında şikayetleri
geçirir. Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser. Nezle ve ciğer iltihabında da
kullanılır. Yaraların iyileşmesinde ve çıbanların olgunlaşmasına yardımcı olur.
Devekulağı (büyük dulavratotu) : Bileşikgillerden bir çeşit bitkidir. Yaprakları
enli ve yeşildir. Altları sincabi renktedir. Kökü kalındır. Çiçeklerinde ince,
uzun dikenleri vardır. Kökleri toplanır, ince ince dilimlenip, kurutulur. Acıdır.
Yaprakları da gölgelik bir yerde kurutulur.
Faydası : İdraryollarında biriken kum ve taşların dökülmesine yardımcı olur.
Kanı temizler. Terletir, vücuda biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar.
Romatizma ve nikrisin şikayetlerini giderir. Vücuda rahatlık verir.
Dişbudak ağacı (fraxinus excelsior) : Zeytingillerden sert keresteli bir ağaçtır.
Boyu 30 metre kadardır. Yaprakları 9-13 parçalı bir dantela görünümündedir.
İlkbahar ve yaz aylarında kabuğu ve yaprakları toplanıp kurutulur.
Faydası : Ateşi düşürür, vücuda kuvvet verir. Anne sütünü artırır. Romatizma ve
nikris ağrılarını keser. Kabızlığı giderir. (kabuğu ise kabızlık yapar, ishali
keser) idrar söktürüp, vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar.
Mobilyacılıkta da kullanılır.
Dolama otu (paronychia serpilifolia) : Karanfilgiller familyasından yeşil ve
beyaz renkte küçük çiçekleri bulunan bir çeşit bitkidir. Yaprakları beyazımtırak
yeşildir. Kökü kullanılır.
Faydası : Dolama ve çıbanların tedavisinde kullanılır.
Domates (solanum lycopersium) : Patlıcangillerden bir çeşit bitkidir. Ürünü için
yetiştirilir. Vatanı Meksika ve Peru’dur. Yabani türünün meyveleri yuvarlak ve
kiraz kadar küçüktür. Domatesin içeriğinde lycopin denilen bir madde bulunur. A,
B, C vitamileri bakımından zengindir. Gövde ve yapraklarında solanin denilen
zehirli bir alkoloid bulunur.
Faydası : Bol idrar söktürür. Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını ve
kanın durulmasını sağlar, damar sertliğini giderir. Romatizma ve nikriste
faydalıdır. Safra ve böbrek taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Üremiyi
düşürür. Hazmı kolaylaştırır. Kabızlığı giderir. Mide ve bağırsakların düzenli
bir şekilde çalışmasını sağlar. Cilde tazelik ve pembelik verir. İsiliği ve
mayasılı giderir. Nasırların sökülmesine yardımcı olur. Çıbanların
olgunlaşmasını sağlar. Arı sokmasında ve yanıkların tedavisinde faydalanılır.
Kansere karşı korur. Midesi zayıf olanlar, böbrek ve mesanelerinde iltihap
olanlar, suyunu içmelidirler.
Yanıt: A 'dan z 'ye bıtkı sozlugu ve faydaları
Dulaptalotu (daphne mezereum) : Dulaptalotugillerin örnek bir bitkisi olan bir
ağaçcıktır. Yüksek yerlerde yetişir. Çiçekleri güzel kokuludur. Meyveleri
kırmızımtıraktır. Yaprakçıkları ise, açık yeşildir. Kabukları kullanılır.
Faydası : Zona tedavisinde faydalıdır.
Dulavrat otu (pıtrak) : Bileşikgillerden; yol kenarlarında ve seyrek
koruluklarda yetişen bir bitkidir. 1-1,5 metre boyundadır. Kökü ve yaprakları
kullanılır.
Faydası : Yapraklarından yapılan ilaçlar, romatizma ve nikris ağrılarını giderir.
Mide iltihaplarını iyileştirir. Kökünden yapılan ilaçlar ise, deri iltihapları
ve egzamanın tedavisinde ve karaciğer hastalıklarında kullanılır.
Dut (morus) : Dutgillerden yapraklarıyla ipek böceği beslenen bir ağaçtır.
Meyveleri, Beyaz ve kara olur. Karadut ekşidir. Dutusaresi çıkartılır.
Hekimlikte şurubu, meyveleri, ve yaprakları kullanılır.
Faydası : Beyaz dut yaprakları idrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Aç
karnına yenen beyaz dut, Bağırsak solucanlarının düşürülmesini sağlar. Mide ve
bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar.
Karadut şurubu pamukçuk hariç diğer ağız ve bademcik iltihaplarını giderir.
Duvar sarmaşığı (ivy) : Sarmaşıkgiller familyasından; uzun ömürlü, 50 metre
kadar boyunda, her zaman yapraklı, tırmanıcı bir bitkidir. Yaprakları tüysüz ve
serttir. Üst yüzeyleri koyu, alt yüzeyleri ise açık yeşil renktedir. Meyvesi,
siyahımsı mor renktedir. İçeriğinde ‘hederin’ vardır. Zehirlidir. Ev ilaçlarında
kullanılmamalı dır.
Faydası : Kabızlığı giderir. Kusturur ve aybaşı kanı söktürür. Haricen
kullanılacak olursa, yaraları tedavi eder.
Düğün çiçeği (girit lalesi) : Düğünçiçeğigillerden; 30-60 cm. boyunda, uzun
ömürlü bir bitkidir. Kökleri ipliksidir. Nisan - Haziran aylarında çiçek açar.
Zehirlidir. Yaprakları çok küçüktür ve üç parçalıdır. Hekimlikte nadiren
kullanılır.
Faydası : Basur memelerinin şikayetlerini giderir.
E
Ebegümeci (hubbaz) : Ebegümecigillerden; çiçekleri ilaç, yaprakalrı da sebze
olarak kullanılan ve genellikle tarla kenarlarında kendi kendine yetişen bir
ottur. 20-70 cm. boyundadır. Yaprkalrı sarmaldır. Mayıs - Ağustos ayları
arasında çiçek açar. Yaprak ve çiçeklerinde fazla miktarda müsilaj vardır.
Yaprak ve çiçekleri kurutulmadan kullanılır.
Faydası : Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser. Mide ve bağırsakların muntazam
çalışmasını sağlar. Kabızlığı giderir. Mide bulantısı ve kusmaları önler. Ateşi
düşürüp, vücuda rahatlık verir. Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir. Nezle,
bronşit, nefes darlığı tedavisinde kullanılır. Lapası çıbanların olgunlaşmasını
sağlar. Burun kanamasını durdurur. Dişeti hastalıklarını tedavi eder. Mide
ağrısını keser. Burun tıkanıklığını giderir.
Ebücehil karpuzu (acıhıyar) : Kabakgillerden elma iriliğinde meyvesi çok acı ve
ishal yapıcı bir bitkidir. İçeriğinde ‘colocynthine’ vardır. Zehirlidir. 2
gramdan fazlası öldürebilir. Haricen kullanılır.
Faydası : Romatizma, mafsal ve nikris ağrılarını dindirir. Kaşıntıları geçirir.
Eğirotu (azakeyeri) : Yılanyastığıgiller familyasından; akarsu kıyıları ve
bataklıklarda yetişen 60-70 cm. boyunda bir otsu bitkidir. Meyveleri yeşilimsi
renktedir. Çiçekleri, siyahımsı-erguvani renklidir. Tadı mayhoştur.
Faydası : İştahı açar, mide ve bağırsak gazlarını giderir. Mide ekşimesini
geçirir. Mide ülserini iyileştirir. İdrar ve adet söktürür. Dişetlerini
kuvvetlendirir. Ter söktürür, ateşi düşürür ve ağrıları dindirir. Kusturur,
aksırtır. Sinirleri yatıştırır. Sarılık ve nikris tedavisinde kullanılır.
Eğreltiotu (nepkrodium filixmas) : Eğreltiotugillerden; kumlu yerlerde yetişen
bir cins bitkidir. Çok çeşidi vardır. Boyu 120 cm. kadardır. Kökü kalındır. Dışı
siyahi, içi beyazdır. Zehirlidir. Tavsiye edilen miktarı aşmamak gerekir.
Hekimlikte erkek eğreltiotu kullanılır. Gebeler ve kansızlar kullanamaz.
Faydası : Bağırsak solucanları ve tenyaları düşürür. Memeli basur ve variste de
faydalıdır.
Ekmek ağacı (artocarpus) : Dutgillerden; tropik asya adalarında yetişen ve her
mevsimde mahsul veren bir bitkidir. Meyveleri ananasa benzer. İçeriğinde bol
miktarda nişasta vardır. Meyve ve yaprakları yenir. Ekmek yapmak için de
kullanılır.
Faydası : Besleyicidir.
Ekşi elma (yabani elma) : Gülgillerden; ormanlarda yetişen bir ağacın meyvesidir.
Meyveleri küçük ve çok ekşidir. Çiçekleri, açık pembedir.
Faydası : Mide ve bağırsaklardaki gazı boşaltır. Buralardaki iltihapları giderir.
Elma (malus) : Gülgillerden çiçekleri pembe, oldukça yüksek bir ağacın
meyvesidir. Meyvesi (elma); çoğu yumruktan küçük ve yuvarlak, kabuğu parlak ve
sert, kırmızıdan yeşile kadar türlü renktedir. Çekirdekleri ufaktır. Dokusu
gevşektir. Kokusu hoş, tadı mayhoş veya tatlıdır. Amasya, Gümüşhane, Niğde ve
Ferik gibi birçok çeşidi vardır.
Faydası : Sinirleri ve adaleleri kuvvetlendirir. Bedeni ve zihni yorgunluğu
giderir. Hamilelerin bulantı ve kusmalarını azaltır. Hastalıkların çabuk
geçmesini sağlar. İdrar söktürür, vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasında
yardımcı olur. Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesine yardım eder. Kanı
temizler. Kolestrolü düşürür. Damar sertliği ve kalp krizlerini önler. Kandaki
şeker miktarını düşürür. Kabızlığı giderir. Şeker hastaları için faydalıdır.
Dizanteri ve paratifoda iyileşmeye yardımcı olur. Öksürüğü keser. Kompostosu
ateşi düşürür. Susuzluğu keser. Uçukları geçirir. Cildin taze ve güzel kalmasını
sağlar. Göz ve kulak ağrılarında da kullanılır.
Enginar (cynara) : Bileşikgillerden; kökü yıllarca yaşayıp, her ilkbaharda
yeniden süren dikenli bir bitki ve bunun sebze olarak yenen iri topuz
biçimindeki yeşil çiçeğidir. Killi, kumlu ve rutubetli toprakalarda yetişir. Çok
iyi bir besindir. İçeriğinde ‘cynarine’ vardır.
Faydası : Kandaki üre ve kolestrolü düşürür. İdrar söktürür. Kandaki şeker
miktarını ayarlar. Şeker hastaları için çok faydalıdır. Bedeni ve ruhi
bitkinliği giderir. Vücuda dinçlik verir. Sinirleri güçlendirir. Damar sertliği
ve kalp hastalıklarını önler. Böbreklerdeki kumların dökülmesine yardım eder.
Karaciğer hastalıklarının çabuk geçmesini sağlar. Sarılıkta faydalıdır.
Romatizmanın şikayetlerini geçirir. Mide ve bağırsakları temizler. İshali keser.
Emzikli kadınlar, böbreklerinde veya mesanelerinde itihap olanlar yememelidir.
Ergeç sakalı (çayırmelikesi) : Gülgillerden dalları sağlam ve sert kırmızımtırak
bir bitkidir. Çiçekleri kar taneleri gibidir ve dalların ucunda toplanmışlardır.
Yaz aylarında toplanıp kurutulur. Bitkinin her yeri kullanılır.
Faydası : İdrar söktürür, vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar.
Böbrek mesane ve idrar yollarındaki iltihapları giderir. Soğuk algınlığını
geçirir. Kanı temizler. Sinirleri yatıştırır. Kalbi kuvvetlendirir. Nefes
darlığı ve astımda faydalıdır. Diş ağrılarını keser. Diş eti ve boğaz
iltihaplarını giderir.
Erik (prune) : Gülgillerden beyaz çiçekli bir ağacın yemişidir. Erik, çoğu ceviz
büyüklüğünde, kabuğu ince, sarıdan kırmızıya ve mora kadar türlü renkte, tadı
mayhoş veya tatlı, etli, sulu tek ve sert çekirdekli bir yemiştir. B vitamini
bakımından zengindir.
Faydası : Sinirleri kuvvetlendirir. Zihin yorgunluğunu giderir. Kabızlığı
giderir. İdrar söktürür ve vücudun rahatlamasını sağlar. Karaciğer şişliğini
giderir. Böbrekleri dinlendirir. Kansızlığı giderir. Kalbi kuvvetlendirir. İştah
açar ve hazmı kolaylaştırır. Romatizma, mafsal kireçlenmesi ve nikriste
faydalıdır. Çekirdekleri de, bağırsak solucanlarını düşürmekte kullanılır.
Eşek kulağı (mayasılotu) : Sığırdiligillerden; çiçekleri beyaz ve menekşeye
çalar renkte, yaprakları neşter şeklinde bir bitkidir. Mart-Temmuz ayları
arasında toplanıp, kurutulur.
Faydası : Müzmin ishali keser. Nefes darlığını giderir. Göğsü yumuşatır.
Bronşitte faydalıdır. Öksürüğü keser. Ağız, dil ve boğaz iltihaplarını giderir.
F
Farekulağı (güveyotu) : Çuhaçiçeğigillerden; tohumları kuşyemi olarak kullanılan
bitkilerin cins ismidir. Kokusu güzeldir. Çiçekleri, beyazımtırak erguvan
rengindedir. Dallarının ucunda, küçük demetler halinde bulunur. Yapraklarının
altı tüylüdür. Yaz aylarında toplanıp, kurutulur. İçeriğinde; terpinol, terpinin
vethymol gibi kokulu maddeler vardır.
Faydası : İştahı açar, vücuda dinçlik verir. Nezleyi keser. Göğsü yumuşatır,
öksürüğü giderir, balgam söktürür. Diş ağrılarını keser. Sinir bozukluklarını
giderir. Görme zafiyetinde de faydalıdır. Midevi, yatıştırıcı ve spazm
gidericidir. Yaralar için hazırlanan ilaçların bileşiminde vardır.
Fasulye (phaseouls vulgaris) : Baklagillerden; barbunya, çalı, ayşekadın, horoz
gibi birçok çeşitleri olan bir bitki ve bunun sebze olarak kullanılan yeşil
ürünü ve kuru tohumlarıdır.
Faydası : Taze fasulye, bedeni ve zihni yorgunlukları giderir. Vücudun
kuvvetlenmesini sağlar. Pankreas bezi’nin gereği gibi çalışmasına yardımcı olur.
Şeker hastalığını önler ve kandaki şeker miktarını düşürür. İdrar tutukluğunu
giderir. Albümini düşürür. Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesine yardımcı
olur. Karaciğer yetersizliğini tedavi eder. Kalbi ve böbrekleri kuvvetlendirir.
Kalp çarpıntılarını giderir. Zehirlenmelerden sonra yenilecek olursa; çabuk
iyileşmeyi sağlar. Fasulye pişirilirken, pişirme suyunu en azından 2-3 kere
değiştirmek gerekir.
Fesleğen (reyhanotu) : Ballıbabagillerden; yaprakları güzel kokan bir çeşit süs
bitkisidir. Akfesleğen, hindfesleğeni, yabanifesleğen, yerfesleğeni gibi
çeşitleri vardır.
Faydası : Öksürüğü keser. Hazımsızlığı giderir. Baş dönmesini durdurur. Zafiyeti
giderir. Arı sokmasında faydalıdır. Ağız yaralarını tedavi eder. Fesleğen kokusu;
sivrisinek ve tahtakurusu gibi haşaratı kaçırır.
Fındık (corylus avellana) : Palamutgillerden; kuzey yarımküresinin ılık
yerlerinde ve yurdumuzun en çok Karadeniz Bölgesinde yetişen ufak bir ağaçtır.
Meyvesi (Fındık), sert bir kabuk içindedir. İçeriğinde nişasta ve yağ vardır.
Faydası : Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Vücuda kuvvet verir. Nekahat
devresinin çabuk geçmesini sağlar. Hamilelere de faydalıdır. Dövülmüş yenirse
öksürüğü keser. Varise faydalıdır.
Fındıkyağı, böbrek ağrılarını giderir. Kum ve taşların düşürülmesinde yardımcı
olur. Bağırsak solucanlarını düşürür. Sarada da faydalıdır. Mideleri hasta
olanlar, damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenler, çok az
yemelidirler.
Filiskin (yarpuz) : Akdeniz bölgesinde yetişen, tüylü 10-50 santimetre boyunda,
kuvvetli kokusu olan bir bitkidir. Yaprakları kısa saplı olup, oval şeklindedir.
Çiçekleri morumsu pembelidir. İçeriğinde uçucu yağ vardır.
Faydası : Mide ağrısını keser. Kusma ve bulantıyı önler. İktidarsızlığı giderir.
Vücudun dinç kalmasına yardımcı olur.
Frenkmaydanozu (chervil) : Maydanozgillerden ıtırlı bir bitkidir. Birçok çeşidi
vardır.
Faydası : İdrar ve aybaşı kanı söktürür. Basur memelerinin verdiği şikayetleri
giderir. Suyuyla kirpiklere kompress yapılırsa, uzamalarını sağlar.
Frenküzümü (ribes rubrum) : Taşkırangillerden; bir çalıdır. Yemişi uzun salkım
şeklinde olup, taneler, ufak ve kırmızıdır. Tadı mayhoştur. 150 kadar türü
vardır. Daha çok şurubu yapılarak kullanılır. İçeriğinde organik asitler vardır.
Faydası : İştah açar, hazmı kolaylaştırır. İdrar söktürür, vücuda rahatlık verir.
Böbreklerdeki taşların düşürülmesine yardımcı olur. Karında toplanan suyu söker.
Karaciğer şişliğini giderir. Sarılığı giderir. Romatizma ve mafsal
kireçlenmelerinde de faydalıdır. Sindirim yollarındaki iltihapları temizler.
Şurubu, çok besleyicidir.
Funda (süpürgeotu) : Fundagillerden; çiçekleri kırmızımtırak mor ve çan şeklinde
olan bir bitkidir. İşlenmemiş topraklarda yetişir. Çalı görünümündedir. Süpürge
çalısı da denilen bu bitkinin kökünden ağızlık; dallarından da kaba süpürge
yapılır. Çiçekleri, Ağustos ayından itibaren toplanıp, kurutulur.
Faydası : İshali keser, idrar söktürür. Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine
yardımcı olur. Nikriste de faydalıdır. Anne sütünü artırır. Lapası, ağrıları
keser. Zeytinyağı ile hazırlanan merhemi, çıban ve egzamada faydalıdır.
G
Gelincik (poppy) : Yazın kırlarda yetişen ve gelincikgillere örnek olarak alınan
bir çeşit çiçekli bitkidir. Çoğu kırmızı renklidir. Yaz aylarında toplanıp,
gölgede temiz bir kağıt üzerine serilerek kurutulur. İçeriğinde rheadine vardır.
Kokusu hoş değildir. Tadı da acıdır.
Faydası : Nefes darlığı, astım, bronşit ve göğüs nezlesinde rahatlık sağlar.
Boğmacayı keser. Kan tükürme ve kan kusmayı keser. Uykusuzluğu giderir.
Yanıkları iyileştirir. Yılancık da faydalıdır.
Gezağacı (fraxinus ornus) : Ege ve Akdeniz’in sahil kısımlarında yetişen bir
çeşit dişbudak ağacıdır. Sarı boya elde etmekte ve kudret helvası yapmakta
kullanılır.
Faydası : İdrar söktürür ve kabızlığı giderir.
Gözlükotu (gözotu) : Kırlarda kendiliğinden yetişen bir çeşit bitkidir.
Yaprakları dantela şeklindedir. Çiçekleri; ufak, beyazımtırak, mavi ve kırmızı
benekli olup, yapraklarının ortasındadır. Çiçekleri, yaz aylarında toplanıp,
kurutulur.
Faydası : Göz nezlesi ve göz iltihaplarını iyileştirir. Mide ve bağırsak
gazlarını giderir.
Greyfurt (altıntop) : Turunçgiller familyasından; bahçelerde yetiştirilen bir
ağaç ve meyvesidir. Meyvesi, portakaldan daha iri, kanarya sarısı renginde, tadı
hafif acımsı ve ekşidir. İçeriğinde C vitamini vadır.
Faydası : İştah açar. Karaciğerin normal çalışmasını sağlar. Safra ifrazatını
arttırır. Hazmı kolaylaştırır. İdrar tutukluğunu giderir, bol miktarda idrar
söktürür. Vücutta biriken suyu ve zehirli atıkları atar. Kanı temizler. Bedeni
ve zihni yorgunluğu giderir. Felç ve kanamaları önler. Akciğer ve göğüs
hastalıklarında faydalıdır.
Gül (rosa) : Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeğidir. Bir çok çeşidi
vardır. Bunlar; kokusu, rengi, şekli, iriliği ve ufaklığı bakımından birbirinden
ayrılır. En çok görülen çeşitleri; sarı gül, van gülü, yediveren gülü, Yabani
gül ve Şam gülüdür. Pembe gülün taze çiçeklerinden gülsuyu ve gül esansı elde
edilir. İçeriğinde geraniol, rodinol, eugenol, citronel ve feniletilalkol vardır.
Hekimlikte çiçeklerinin renkli yaprakları kullanılır. Bunlar, gonca halindeyken
toplanıp, sıcak bir yerde kurutulur ve ışık almayan kutularda saklanır.
Faydası : Antiseptik olarak kullanılır. İshali keser. Boğaz ve bademcik
iltihaplarını giderir. Göz kanlanmaları ve göz nezlelerinde faydalıdır. Ayrıca
krem ve parfümeri sanayiinde kullanılır.
Gülhatmi (althaea rosa) : Ebegümecigillerden; yaprakları geniş ve yuvarlak,
çiçekleri büyük ve türlü renklerde olan bir süs bitkisidir.
Faydası : Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir nezle ve öksürükten kaynaklanan
şikayetleri giderir. Boğaz, bademcik ve diş eti iltihaplarını tedavi eder.
Bağırsak iltihaplarını giderir.
Günlük (buhur) : Tropik bölgelerde yetişen sığala ağacından elde edilen
reçinedir.
Faydası : Nefes darlığını giderir, vücuda rahatlık verir Tütsü olarak kullanılır.
Güvercinkökü (jatrorrhiza palmata) : Jatrorrhiza palmata adlı bitkinin köküdür.
İçeriğinde kolombin ve barberin denilen maddeler vardır. Tadı acıdır.
Faydası : İshali keser. İştahı açar. Mideyi kuvetlendirir. Fazla kullanıldığı
takdirde, mide ve bağırsaklara zarar verir.
Güveyfeneri (gelinfeneri) : Patlıcangillerden; kireçli topraklarda yetişen bir
çeşit bitkidir. Çiçekleri pembe-beyazdı r. Yemişleri kiraza benzer. Terkibinde C
vitamini vardır. Lezzeti acımtıraktır. Meyveleri Eylül - Ekim aylarında toplanıp,
kurutulur.
Faydası : İdrar ve ter söktürür. Karında toplanan suyu boşaltır. Böbrek
taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Sarılıkta da faydalıdır.
Güzelavratotu (belladon) : Patlıcangillerden; kireçli topraklarda yetişen 180
santimetre kadar boyunda, birkaç sene yaşayan nahoş kokulu bir bitkidir.
Meyveleri kiraz gibi yuvarlak ve siyah renktedir. İçeriğinde Atropin vardır.
Zehirlidir. Ev ilaçlarında kullanılmaması gerekir.
Faydası : Hekimlikte ağrıları dindirmek için kullanılır. Mide ve bağırsak
hastalıkları, astım, beyin hastalıkları, kalp hastalıkları ve sinir
hastalıklarında kullanılır.
H
Hanımeli (lonicera caprifolium) : Hanımeligillerin örneği olan, ilkbaharda güzel
kokulu çiçekler açan bir süs bitkisidir. Çiçekleri, kabuğu ve yaprakları
kullanılır. 100 kadar türü vardır.
Faydası : İdrar söktürür. Karaciğer hastalıklarında faydalıdır. Müzmin bronşitte
rahatlık sağlar. Nefes darlığını giderir. Öksürüğü keser. Nikriste de kullanılır.
Gardal (sinapis) : Turpgillerden bir çeşit bitkidir. Vatanı Akdeniz bölgesidir.
Sarı veya beyaz çiçeklidir. Tohumlarında eterik yağ vardır. İki çeşidi vardır.
Siyah hardal: Çiçekleri sarı, meyvesi dört köşeli, kısa ve sivridir. Hekimlikte;
göğüs hastalıklarında kullanıllır.
Beyaz hardal : Soluk kırmızı veya beyaz çiçeklidir. Taneleri, siyah
hardalınkinden daha büyüktür.
Hekimlikte; daha ziyade siyah hardal tohumu kullanılır. Tesirli maddesi ‘potasium
mironat’ ve ’sinigrin’dir.
Hardal ruhu : Ilık suya, dövülmüş hardal tohumu konularak elde edilir. Çok
tahriş edici bir maddedir. Deriyi kızartır ve yakar.
Hardal kağıdı : Hardal tozunun, kauçuk mahlülü aracılığıyla kağıda
yapıştırılması suretiyle elde edilir. Bu kağıt ılık su ile ıslatılıp, hardallı
tarafı cilde tatbik edilir.
Hardal banyosu : Temiz bir tülbentin içine 150 - 500 gram hardal tozu konur.
Çıkın yapıldıktan sonra banyo suyuna konur.
Hardal kağıdı, keten tohumu lapası veya hardal banyosu 10-15 dakikadan fazla
tatbik edilmemelidir.
Faydası : Beyne veya akciğerlere kan hücum etmesi hallerinde faydalıdır. Bronşit
ve zatürreeden doğan şikayetleri giderir. İç organlarda biriken kanı dışarı
çeker. Sofrada kullanılan hardal ise hazmı kolaylaştırıp, kabız olmayı önler.
Hasırotu (saz) : Hasırgiller familyasından; düz ince uzun, dayanıklı olan
yaprakları; minder ve yastık gibi şeyleri doldurmaya, hasır örmeye yarayan bir
sazdır. Bataklıklarda yetişir.
Faydası : Bağırsak solucanlarının düşürülmesinde yardımcı olur.
Haşhaş (papaver) : Gelincikler familyasından bir çeşit bitkidir. Baş kısmından
afyon, tohumlarında da haşhaş yağı çıkarılır.
Afyon, haşhaş meyvelerinin özel bıçakla çizilmesi sonucu akan, süte benzer
sıvının güneşte katılaşmış ve esmerleşmiş şeklidir. İçeriğinde morfin, kodein,
tebain, papaverin, narkotin gibi maddeler vardır. Uyuşturucudur, zehirlidir. Ev
ilaçlarında kullanılmaması gerekir.
Faydası : Hekimlikte; ağrı ve sancıları giderici ve ishal kesici olarak
kullanılır.
Hatmi (althaea officinalis) : Ebegümecigillerden; büyük, yuvarlak, yumuşak
yapraklı ve uzun köklü bir bitkidir. Çiçekleri beyazımsı mor veya pembedir.
Hekimlikte kökü ve yaprakları kullanıllır. İçeriğinde fazla miktarda müsilaj
vardır. Çiçekleri Temmuz ve Ağustos aylarında, kökleri ise Sonbahar aylarında
toplanıp, kurutulur.
Faydası : Nezle ve bronşitin sebep olduğu şikayetleri giderir. Ağız, boğaz ve
diş eti iltihaplarını iyileştirir. Bağırsak iltihaplarını giderir. Sancıları
dindirir. Dövülmüş hatmi taneleri, vücuda sürülecek olursa, sivrisinek ve böcek
sokmalarını önler.
Havacıva (alkanna tinctoria) : Hodangiller familyasından; Akdeniz bölgesinde
yetişen bir bitkidir. Çiçekleri mavidir. Köklerinin iç tarafı sarı, öz kısmı ise
kırmızımtırak renktedir. Kökünden boya elde edilir.
Faydası : Ağrıları giderir. Bağırsak hastalıklarında faydalıdır.
Havlıcan (alpinia) : Zencefilgillerden, ıtırlı bir bitkidir. Doğu Asya’da
yetişir. Kök sapları baharat olarak kullanılır. İçeriğinde ‘Alpinol’ ve ‘Alpinin’
gibi maddeler vardır.
Faydası : İştah açar. Tükürük ifrazatını artırır. Göğsü yumuşatır. Vücudun
güçlenmesini sağlar. Mide, bağırsak gazlarını önler. Mideyi kuvvetlendirir. Hava
yutmayı önler. Grip ve soğuk algınlıklarında vücudun ısınmasını sağlar. Baş
ağrısı ve baş dönmelerini dindirir. İdrar söktürür. Romatizma ve nikrisin
şikayetlerini hafifletir.
Havuç (daucus carota) : Maydanozgillerden; uzunca koni şeklinde ve etli olan
kökünden dolayı sebze olarak yetiştirilen bir çeşit bitkidir. İçeriğinde şeker,
A vitamini ve karotin vardır.
Faydası : Müzmin kabızlığı giderir. Çocuk ishallerini keser. Bağırsak
iltihaplarını giderir. Mide ve bağırsak kanamalarını keser. Kansızlığı giderir.
Cilde canlılık verir. Anne sütünü artırır. Cilt ve göz hastalıklarını önler.
Böbrek ağrılarını dindirir. Vücuda kuvvet verir. Astım, bronşit, ses
kısıklığında göğsü yumuşatır, rahatlık verir. Veremde de faydalıdır. Mide ve
onikiparmak ülserinde şikayetleri giderir. Kalp hastalıkları ve damar
sertliğinde faydalıdır. İdrar ve bağırsak gazlarını söktürür. Aybaşı halinin
muntazam ve ağrısız olmasını sağlar. Diş etlerini kuvvetlendirir. Yüz ve boyun
kırıklıklarını giderir. Görme gücünü artırır.
Hayıt (ayıt) : Mineçiçeğigiller familyasından; batı ve güney Anadolu’da yetişen
bir ağaçtır. Haziran - Temmuz aylarında mor renkli çiçekler açar. Dalları ve
yapraklarında, uçucu ve sabit yağ, tanen, sineol, şekerleri kristalize maddeler
ve bir glikozit vardır.
Faydası : İdrar söktürür. Sancıları keser. Aybaşı kanamalarını düzenler. Anne
sütünü artırır. Hazımsızlığı giderir. Karın ağrısını ve ishali keser. Ayak
şişlerini indirir. Akrep ve arı sokmalarında faydalıdır.
Helvacıkabağı (kestanekabağı ) : Kabakgillerden tatlısı yapılan bir çeşit
kabaktır. Yaprakları uzun ve büyüktür. Çekirdekleri yoktur. Ev ilaçlarında
çekirdekleri kullanılır.
Faydası : Bağırsak kurtlarının düşürülmesinde yardımcı olur.
Hercaimenekşe (viola tricolor) : Sarı, mor, mavi çiçekleri olan bir çeşit
menekşedir. Boyu 20 cm kadardır.
Faydası : İdrar söktürür. İdraryollarındaki iltihapları giderir. Cilt
hastalıkları ve özellikle egzamada faydalıdır. Öksürüğü keser. Damar sertliği ve
sarılıkta da kullanılır.
Hıyar (salatalık) : Kabakgillerden bir çeşit bitkidir. Yemiş gibi yenen veya
salatası yapılan, gevrek, serinletici ve suluca yemişine de hıyar denir.
Terkibinde A ve C vitamini vardır. Birçok çeşidi vardır.
Faydası : İdrar söktürür. Vücut yorgunluğunu giderir. Romatizma ve mafsal
ağrılarında faydalıdır. Susuzluğu keser. Kandaki şeker miktarını düşürür.
İnsülin ihtiyacını karşılar. Ter bezlerinin düzenli çalışmasını sağlar. El, yüz,
boyun kırışıklıklarını ve lekeleri giderir. Cilde güzellik verir.
Hiyarşembe (hindhıyarı) : Baklagillerden leguminoseae denilen büyük ağaçların
meyvesidir. Doğu Hind, Antil ve Brezilya’da yetişir. Meyvesi siyahtır ve
silindiriktir. Terkibinde şeker, pektin, zamk, tanen ve esans vardır.
Faydası : Kabızlığı önler, fazlası müshildir.
Hindiba (güneğik) : Hindiba familyasının örnek bitkisidir. Çiçekleri sarıdır.
Yaprakları az ve küçüktür. Sapı yoktur. Kökü uzundur. Kökünün dışı beyaz, içi
esmer renktedir. Sütlü, acı bir suare ifraz eder. Yaprakları haşlanıp, salata
gibi yenir. Kökü de, dövülerek kahve yapılır veya kahveye karıştırılır. Lezzeti
mayhoşumsudur. Ak ve kara olmak üzere iki çeşidi vardır. Hekimlikte yaprakları
ve kökü kullanılır.
Faydası : İdrar söktürür. Egzama, güneş yanıkları, akrep ve arı sokmasında
faydalıdır. Balgam söktürür. Nikris ağrılarını dindirir. Böbreklerdeki kumların
dökülmesine yardımcı olur. Vücuda kuvvet verir.
Hindistancevizi (cocos nucifera) : Tropikal bölgelerde yetişen, hurma cinsinden
bir çeşit ağacın yemişidir. Portakaldan büyüktür. Kabuğu çok serttir. İçinde
sütümsü bir sıvı vardır. Yemişin içinde kabuğuna bitişik yağlı ve nişastalı eti
vardır. Büyük ve Küçük olmak üzere iki çeşidi vardır. Hekimlikte küçükleri
kullanılır.
Faydası : İdrar söktürür. Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı
olur. Mide ağrılarını giderir.
Yanıt: A 'dan z 'ye bıtkı sozlugu ve faydaları
Hindyağıağacı (genegerçekotu) : Sütleğengillerden bir ağaçtır. Tohumlarından
hindyağı çıkarılır. Hindyağı berrak, renksiz veya soluk sarı renkli, koyu
kıvamlıdır. Kokusu yok denecek kadar azdır. Lezzeti hafif ve biraz tahriş
edicidir. Etkili maddesi Ricinoleik asittir.
Faydası : Müshildir. Kabızlığı giderir. Saçkıranda faydalıdır. Lavmanlarda da
kullanılır. Saçların dökülmesini önler.
Hodan (borage) : Hodangiller familyasından mavi beyaz çiçekli bir bitkidir.
Hekimlikte çiçekleri ve kökü kullanılır. İçeriğinde müsilaj ve madeni tuzlar
vardır.
Faydası : Öksürüğü keser, balgam söktürür. İdrar zorluğunu giderir.
Horasani (semen-contra) : Bileşikgiller familyasından ‘Compositae’nin açılmamış
çiçekleridir. Halep, Türkistan, Buhara ve Volga nehri etrafında yetişir.
Hekimlikte sarımtırak esmer renkli ve küçük tohuma benzer çiçek başları ile
diğer kısımları kullanılır. Kokusu anasona benzer. Tadı acı, yakıcı ve fenadır.
Etkili maddesi Santonin’dir.
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürür.
Hurma (şecere-i temir) : Hurmagiller familyasından sıcak ülkelerde yetişen bir
ağacın meyvesidir. Ağacın boyu 30 metre kadardır. Gövdesi sütun biçimindedir.
Yaprakları büyük ve dilimlidir.
Faydası : Bedeni ve zihni gelişmeyi sağlar. Besleyicidir. Kansere karşı
koruyucudur. Zihni yorgunluğu giderir. Anne sütünün, bol ve besleyici olmasını
sağlar. Boğaz ağrılarını keser. Bronşit, öksürük ve soğuk algınlığının
şikayetlerini giderir. Kemik hastalıklarında faydalıdır.
Hünnap (çiğde) : Ayrı çanakyapraklı ikiçeneklilerden bir ağaç ve bu ağacın
verdiği kırmızı kabuklu, sert çekirdekli, iri zeytin biçim ve büyüklüğünde bir
yemiştir. Güz’ün olgunlaşır. Çiçekleri küçük ve yeşilimsidir. Meyveleri ise
tatlımsıdır.
Faydası : Öksürüğü keser. Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir.
Hüsnüyusuf (guguçiçeği) : Karanfilgiller familyasından bir çeşit süs bitkisidir.
Faydası : Mide üşütmesinden doğan şikayetleri giderir. İktidarsızlıkta da
faydalıdır.
I-İ
Ihlamur (tilia) : Ihlamurgiller familyasından; kerestesi güzel, bir gölge ağacı
ve bunun kurutularak çay gibi haşlanıp içilen güzel kokulu çiçeğidir. Temmuz ve
ağustos aylarında toplanıp, kurutulur. Birçok çeşidi vardır.
Faydası : Sinirleri kuvvetlendirir, sinir bozukluğunu giderir. Uyku verir. Kan
dolaşımının normal olmasını sağlar. Kansızlığı giderir. Kalp kifayetsizliğ inde
faydalıdır. Damar kireçlenmesini önler. Böbrekleri ve mesaneyi temizler. İdrar
söktürür. Kum döker, taş oluşmasını önler. Ter söktürür. Grip ve soğuk
algınlığının şikayetlerini giderir. Göğsü ve bronşları yumuşatır. Mide
ifrazatını artırır. Balla karıştırılıp içilirse, mide ülserine faydalıdır.
Kabızlığı ve bağırsak spazmını giderir. Boyun ve yüze güzellik verir. Burkulma
ve ezilmelerde ağrıyı keser. Saç dökülmesini önler.
Isırgan (urtica urenus) : Isırgangillerden ilkbaharda yetişen, her tarafı sert
tüylerle kaplı bir büyük ottur. Tüylerinin içeriğinde formik asit vardır.
Sürüldüğü yeri kaşındırır ve yakar. Tohumları da kullanılır.
Faydası : Dıştan tatbik edildiği zaman, iç organlarda biriken kanı çeker.
Romatizma ve mafsal ağrılarını dindirir. Burun kanamasını keser. Egzamanın
şikayetlerini giderir. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Böbrek
kumlarını döker. Balgam söktürür. Haricen tatbik edildiği zaman, dalak
hastalıklarına ve çıbanlara da faydalıdır.
Ispanak (spinacia oleracea) : Ispanakgiller familyasından; kış sebzesi olarak
yetiştirilen bir bitkidir. İçeriğinde demir, vitaminler ve enzimler bulunur.
Faydası : Vücudun dayanıklılığını artırır. Kansızlığı ve gelişme bozukluğunu
giderir. Soğuk algınlığına karşı korur. Kalp ve gelişme bozukluğunu giderir.
Kalp adalelerini kuvvetlendirir. Ruhi çöküntünün sıkıntılarını giderir. Kan
miktarını artırır. Ağız, boğaz ve göğüs hastalıklarında faydalıdır. Kanser ve
veremden korur. Hamilelerde faydalıdır. Doğacak bebeğin güçlü olmasını sağlar.
Yara, yanık ve dolamada da faydalıdır. Dişlerin çürümesini önler. Şişmanlık ve
şeker hastalığına da faydalıdır.
Itır (çobaniğnesi) : Sardunyagillerden, yaprakları güzel kokulu, çiçekleri türlü
renklerde bir süs bitkisidir. Kumlu topraklarda yetişir. Yeşil kısımları tüylü
ve oyalıdır. Çoğunun çiçekleri beyaz veya pembedir. Losyon yapımında kullanılır.
Faydası : Cildi güzelleştirir. İshali keser. Boğaz ağrılarını giderir. Mide ve
bağırsak gazlarını söktürür. Nikriste de faydalıdır.
İnciçiçeği (mayısçanı) : Zambakgillerden, ok biçimindeki yaprakları arasında
ince bir sap üzerinde küçük çan biçiminde beyaz çiçekler açan bir süs bitkisidir.
Boyu 20 cm kadardır. Çiçekleri beyazdır ve üzüm salkımı şeklindedir. Yemişleri
küçük ve kırmızıdır. Kokusu çok güzeldir.
Faydası : Kalp hastalıklarının tedavisinde kullanılır. Çarpıntıyı keser. Kalp
hastalığından kaynaklanan suyu söktürür. Ev ilaçlarında kullanılmaz.
İncir (yemiş) : Dutgillerden asıl vatanı Akdeniz kıyıları olan yaprakları geniş
ve dilimli bir ağacın meyvesidir. Armut biçiminde ve büyüklüğünde yumuşak,
çekirdekleri darı şeklinde tatlı bir yemiştir.
Faydası : Bağırsakları yumuşatır. Kabızlığı giderir. Mide tembelliğini tedavi
eder. Vücudu ve sinirleri kuvvetlendirir. Enerji verir. Nekahat devresini
kısaltır. Bronşit, öksürük ve boğaz ağrılarında faydalıdır. Bronşları yumuşatır.
Çıbanların olgunlaşmasını sağlar. Lapası, yanık ağrılarını keser. Dallarından
akan süt, nasır ve siğilleri giderir. Basurda faydalıdır. Nezle ve sıtmada da
kullanılır.
İtüzümü (köpeküzümü) : Patlıcangillerden; ormanlarda yetişen bir bitkidir.
Çiçekleri beyaz, meyveleri parlak siyahtır. Meyvesi, yaprakları ve çiçekleri
kullanılır. Ev ilaçlarında çok dikkatli kullanılması gerekir.
Faydası : Romatizma ve mafsal ağrılarını keser. Aybaşı düzensizliğini ve rahim
hastalıklarını giderir.
İzlandalikeni (izlandayosunu) : Dağlarda ve ormanlardaki kayalar üzerinde
bulunur. Zeytinyeşili renginde, dantel gibi tırtıllı parçalar halindedir. Yaz
aylarında toplanıp kurutulur. Müsilajlı ilaç yapmakta kullanılır. İçeriğinde ‘Lichenin’,
‘Dekstrolikenin’ ve ‘Cetrarin’ vardır.
Faydası : Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser. Bağırsak bozukluğunu giderir, ishali
keser. Nefesdarlığını giderir. Bronşitin sebep olduğu şikayetleri giderir.
Veremde faydalıdır. Şeker hastalarına ekmek yapmakta da kullanılır.
İğde (elaeagnus) : İğdeciler familyasının örneğidir. Yemişi, kızılcık
biçimindedir. Derisi sert ve sarı, eti beyaz un halinde mayhoş ve burukçadır.
Yaprakları tüylüdür. 10 kadar türü vardır.
Faydası : Bağırsak bozukluklarını ve ağız pasını giderir.
K
Kabak (cucurbita) : Kabakgiller familyasından, meyvası sebze olarak kullanılan,
otsu bir bitki cinsidir. Kökü saçak şeklindedir. Gövdesi sürüngen, köşeli, ince
ve çok uzundur. Üzerinde sert ve kısa tüyler bulunur. Yaprakları büyük, kaba,
tüylü; çiçekleri sarıdır. Meyvesi, etli ve suludur. İçinde kabak çekirdeği
denilen pek çok tohum vardır.
Faydası : İdrar söktürür ve idrar tutukluğunu giderir. Böbrek ve mesane
iltihaplarını temizler. Prostattan doğan şikayetleri giderir. Mide ve
bağırsaklara yumuşaklık verir, kabızlığı giderir. Basuru olanlar için faydalıdır.
Yüksek tansiyonu düşürür. Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser. Helvacıkabağının
çekirdekleri bağırsak kurtlarının düşmesine yardımcı olur. Lapası dıştan tatbik
edilecek olursa boğaz ağrılarını ve kadınlarda görülen akıntıyı keser.
Kabakulakotu (venüsçiçeği) : İkiçeneklilerden; 70-80 cm boyunda ince saplı
tırmanıcı bir bitkidir. Çiçekleri koyu kahverengidir. Kokusu pistir.
Faydası : İdrar söktürür. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar.
Kafuru (kafur) : Tabiatta, bir çok bitkide bulunur. Tıpta kullanılan kafuru ‘Japonya
Kafuru’dur. ‘Cinnamomun Camphorea’ ağacının odunu, su buharıyla distile edilerek
elde edilir.
Kafuru renksiz, şeffaf, billuri yapılı, gevrek parçalarıdır. Kokusu hususi ve
keskin, lezzeti sonradan serinlik veren acı ve yakıcıdır. 204 santigrat derecede
kaynar. Adi sıcaklıkta uçar. Suda çok az erir. Alkolde, eterde, kloroformda,
benzolde ve yağlarda çok erir.
Faydası : Kan dolaşımını kuvvetlendirir. Beyni ve sinirleri uyarır. Kalp
yetersizliğini giderir. Solunum sistemini uyarır. Bronşların ifrazatını arttırır.
İspirto ile karıştırılmış kafuru, ağrıları ve kepeklenmeyi keser. Akciğer
hastalıklarında faydalıdır. Ateşli hastalıklarda, uyuşturucu maddelerde
zehirlenmelerde ve gece terlemelerinde de kullanılır. Tıpta kafurulu yağ,
kafurulu ispirto gibi terkipler kullanılır.
Kahkahaçiçeği (çitsarmaşığı) : Çitsarmaşığıgiller familyasından, uçları mavi
çizgili beyaz çiçekler açan bir çeşit sarmaşıktır.
Faydası : Kabızlığı giderir. Hazmı kolaylaştırır.
Kahve (coffea) : İkiçenekliler sınıfının, kökboyasıgiller familyasından, vatanı
Afrika olan, fakat Asya ve Amerika’nın tropik bölgelerinde yetiştirilen, 20
kadar çeşidi olan bir ağaçtır.
En çok bilineni Arabistan kahvesi’dir. 7-8 metre boyunda bir ağaçtır. Yaprakları
sivri uçlu olup, kenarları dalgalıdır. Çiçekleri beyaz ve hoş kokuludur. Meyvesi
kiraza benzer; içinde ince iki çekirdek bulunur. Her çekirdeğin içinde aynı
şekilde bir tohum vardır. Tohumlarında, kafein alkoloidleri vardır.
Faydası : Kandolaşımını sağlar. Uykuyu kaçırır, düşünmeyi kolaylaştırır.
Yarımbaş ağrılarını dindirir. Uyuşturucu maddelerle zehirlenmelerde faydalıdır.
Boğmaca öksürüğünü keser. Nikris ağrılarını teskin eder. Tansiyonu yüksek
olanların kahve içmemesi tavsiye edilir. Ayrıca fazla miktarda içildiğinde
uykusuzluk, sinir bozukluğu ve çarpıntı yapar.
Kakao (hindbademi) : İkiçenekliler sınıfının sterculiaceae familyasından, vatanı
tropik Amerika olan bir ağacın meyvesidir. Kakao ağacı 4-10 metre boyundadır.
Yaprakları derimsidir. Çiçekleri her mevsimde açar. Meyvelerinin içinde kestane
büyüklüğünde tohumları vardır. Tohumlarının içeriğinde teobromin denilen
alkoloid vardır. Bu madde uyarıcıdır. Tohumlarından kakao yağı çıkarılır.
Kozmetik sanayiide ve eczacılıkta fitil yapmakta kulanılır. Tohumlarının yağı
alındıktan sonra elde edilen kakao tozuna çikolata denir.
Faydası : Uyarıcı, iştah açıcı ve kuvvet vericidir. İdrar söktürür. Vücuttaki
zehirlerin dışarı atılmasını sağlar. Böbrek iltihaplarını giderir. Fazla
içildiği takdirde çarpıntı ve baş ağrısı yapar.
Kakule (cardamon) : İkiçenekliler sınıfının, zencefilgiller familyasından bir
bitkidir. Hindistan’da ve Asya’nın sıcak bölgelerinde yetişir. Meyvesi 1-2 cm
boyunda bir kapsüldür. İçinde birbiri üzerine oturan siyah, prizmatik tohumları
vardır. Meyveler tamamen olgunlaşmadan toplanır. İçeriğinde sineol, terpineol ve
asetat vardır.
Faydası : Ferahlık verir. İştah açar. Mide rahatsızlıkları nı ve gazları giderir.
Vücuda rahatlık verir.
Kanaryaotu (senecio) : Bileşikgiller familyasından bir bitki cinsidir.
Adikanaryaotu denilen çeşidi, bütün yıl boyunca çiçek açan 10-40 santimetre
boyunda bir veya iki yıllık otsu bir bitkidir. Çiçekleri küçük silindir
şeklindedir. Meyvelerinin içeriğinde uçucu yağ, tanen, reçine, inulin vardır.
Köklerinde ise; ‘Senecin’ ve ‘Senecionin’ adlı iki alkoloid bulunur.
Faydası : Aybaşı kanamalarını düzenler. Aybaşı ağrılarını keser. Bağırsak
kurtlarını düşürür. İshal, dizanteri ve kanamalarda faydalıdır. Yaraları
iyileştirir. Romatizma ağrılarını keser.
Kantaron (kantariyyon) : İkiçenekliler sınıfının, bileşikgiller familyasından,
bütün dünyada, özellikle ılıman bölgelerde yaygın olan çok yıllık veya bir
yıllık bitkidir. Kırmızı, sarı, mavi ve nadiren beyaz çiçekli olanı bulunur.
Kökü acıdır. Bu türüne ‘Büyük Kantaron’ da denir. Çoğunlukla kökü kullanılır.
Yaz aylarında toplanıp kurutulur.
Faydası : Vücudu kuvvetlendirir. Ateşi düşürür. İştah açar, hazmı kolaylaştırır.
İshali keser. Nekahat devresini kısaltır. Nezle ve bronşite faydalıdır. Öksürüğü
keser. Mide ağrılarını dindirir. Yaraların iyileşmesinde yardımıcı olur. Astım,
mide ülseri, midede asit fazlalığı, akciğer hastalıkları, damar sertliği ve
sinir iltihaplarında da faydalıdır.
Karaağaç (ulmus) : İkiçenekliler sınıfının, karaağaçgiller familyasından, kışın
yaprak döken, bir çeşit orman ağacıdır. Yaprakları kısa saplı, kenarları çift
dişlidir. Çiçekleri salkım şeklindedir. Odunu iyidir. Hekimlikte kabukları
kullanılır.
Faydası : Ağrıları keser. Yara ve bereleri tedavi eder. Yaprakları kaynatılıp,
içilecek olursa kandaki şeker miktarını düşürür.
Karabaşotu (lavadula stoechas) : Ballıbabagiller familyasından, bir veya çok
yıllık otsu yahut dip kısmı odunsu bir bitkidir. Ezildiği zaman çok kuvvetli ve
hoş olmayan bir koku çıkarır. Çiçekleri mavi veya menekşe rengindedir. Bir
türünden karabaşyağı denilen bir esans çıkarılır. Yurdumuzda alçak makilerde
bulunur.
Faydası : Ağrıları geçirir. Kalbe kuvvet verir. Damar sertliğinde faydalıdır.
Balgam söker. Sara ve beyin hastalıklarında kullanılır. Uyuşukluğu giderir,
zindelik verir.
Karabiber (dar-i fülfül) : İkiçenekliler sınıfının, karabibergiller
familyasından, vatanı Doğu Hindistan olan, yaprak dökmeyen tırmanıcı bir
bitkidir. Yaprakları yürek biçiminde ve damarlıdır. Çiçekleri sarkıktır.
Meyveleri küçük, toparlak ve sapsızdır.
Faydası : Mideyi ısıtır. İştah açar. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve
bağırsaklardaki mikropları öldürür. Gaz söktürür ve gaz birikmesine engel olur.
Şeker hastalığının ilerlemesini durdurur. İdrar söktürür. Enerji verir. Cinsel
istekleri kamçılar. Sinirleri kuvvetlendirir. Yiyeceklerde baharat olarak
kullanılır.
Damar sertliği, yüksek tansiyon, egzama, üremi, bağırsak iltihabı ve
romatizmadan şikayet edenler, mümkün olduğu kadar az kullanmalıdırlar.
Karamuk (agrostemma githago) : Karanfilgiller familyasından, yurdumuzda hububat
yetiştirilen tarlalarda görülen, çoğu zaman buğdayla karışık olarak biten, 30-100
cm yüksekliğinde, tohumları zehirli bir bitkidir. Üzeri tüycüklerle kaplıdır.
Yaprakları almaşıktır. Çiçekleri büyük ve güzel ve morumsu pembe ve ender olarak
da beyazdır.
Faydası : Soğuk algınlığını giderir.
Karanfilağacı (caryophyllus aromaticus) : Mersingiller familyasından anayurdu
Molük adaları olan ve birçok tropik ülkelerde ve başlıca Zengibar, Filipinler ve
Hindistan’da yetiştirilen, kış aylarında yaprak dökmeyen bir ağaçtır. Çiçeğinin
tomurcuklarına karanfil denir. Baharat olarak kullanılır. Çiçeklerinden elde
edilen karanfilyağının içeriğinde hidrokarbür, euganol, salisilik asid ve
karyofilin vardır. Güzel kokuludur. Tadı acıdır. Baharat olarak kullanılır.
Faydası : Mikropları öldürür. Ağrıları dindirir. Sinirleri uyarır. Hazmı
kolaylaştırır. Koku giderir. İştah açar. İshali keser. Bedeni ve zihni
yorgunlukları giderir. Cinsel arzuları kamçılar. Doğumu kolaylaştırır. Karanfil
esansı diş macunlarında kullanılır.
Karanfilçiçeği (dianthus caryophyllus) : İkiçenekliler sınıfının, karanfilgiller
familyasından; karşılıklı ensiz sivri yapraklı, düğüm düğüm ince saplı, 300
kadar çeşidi bulunan, otsu bir süs bitkisidir. Yaprakları pembe, beyaz veya
kırmızıdır. Ençok tanınan türü çiçek karanfili’dir. Çok hoş kokuludur.
Yapraklarından şurup yapılır.
Faydası : Ateş düşürür, terletir. İştah açar. Mide üşütmesinden doğan
şikayetleri giderir. Dağkaranfilinin çiçekleri balla karıştırılıp yenirse,
iktidarsızlığı giderir.
Karanfilkökü (geum urbanum) : Gölgelik yerlerde yetişen sarı çiçekli bir çeşit
bitkinin, karanfil kokulu köküdür. İlkbahar ve yaz aylarında toplanıp, kurutulur.
İçeriğinde tanen vardır.
Faydası : Mide ve bağırsak bozukluklarını giderir. İshali keser. İştah açar.
Ağrıları dindirir. Sinirleri kuvvetlendirir.
Kardeşkanı (ejderkanı) : Birçenekgiller sınıfının, zambakgiller familyasından,
Kanarya adalarında yetişen bir ağaç veya ağaçcıktır. Gövdesi kalındır.
Yaprakları sert ve kılıç şeklindedir. Dallarının ucunda demet şeklinde
toplanmıştır. Yaşlı gövdelerden, boyacılıkta kullanılan, reçinemsi kırmızımtırak
bir özsu akar.
Faydası : Yaraları tedavi eder. Dış kanamaları keser.
Karnabahar (karnabit) : Turpgillerden; vatanı Doğu Akdeniz bölgesi olan 2 yıllık
otsu bir bitkidir. Yaprakları koyu yeşil, çiçekleri beyaz veya sarımtıraktır.
Kış sebzelerindendir. Lahanaya benzer. Aslında, lahananın çiçek saplarının
kısalıp etlenmesiyle lahanadan türemiştir. Yenen kısmı, henüz açmamış yoğun
çiçek durumudur. Yurdumuzda; güzlük turfanda karnabahar, kışlık karnabahar ve
mart karnabahar olmak üzere üç çeşidi vardır. Fosfor ve vitamin bakımından çok
zengindir.
Faydası : Zihin yorgunluğunu giderir. Cinsel gücü arttırır. Sinirleri
kuvvetlendirir. İdrar söktürür. Dalak hastalıklarına iyi gelir. Şeker
hastalarına faydalıdır. Kalp hastalıklarında şikayetlerin azalmasında yardımcı
olur.
Karpuz (harbuz) : Kabakgiller familyasından; sürüngen gövdeli, parçalı sert
yapraklı, sarı çiçekli, iri meyveli, bir yıllık bir bitkidir.
Faydası : Kanı temizler. Vücuda serinlik verir. Böbreklerdeki kum ve taşların
dökülmesine yardım eder. Kemiklerin gelişmesine yardımcı olur.
Kasıkotu (fıtıkotu) : Karanfilgiller familyasından; Avrupa’da, Asya’da ve
yurdumuzda yetişen, toprak yüzeyinde yatık olarak gelişen bir veya çok yıllık
bitkilerdir. Yaprakları küçüktür ve kümeler halindedir. Hekimlikte; toprağın
üstünde kalan kısımları kullanılır.
Faydası : Böbrek ve mesane hastalıklarını giderir. Fıtıkta faydalıdır. İdrar
söktürür. Vücuda rahatlık verir. Kasık şişmelerini indirir. Bademcik iltihap ve
şişmelerini tedavi eder.
Kasımpatı (krizantem) : Bileşikgiller familyasından; sonbahar aylarında çiçek
açan bir süs bitkisidir. Birçok çeşidi vardır.
Faydası : Bir türünden böcek öldürücü ilaç yapılır.
Kasnı (galbanum) : Maydanozgillerden; çadıruşağıotu ile şeytanteresi ağacı gibi
bitkilerden elde edilen bir çeşit zamktır. Kokusu kuvvetli tadı acıdır.
Faydası : Ağrı kesicidir. Spazmları önler.
Kaşıkotu (cochleria) : Turpgiller familyasından; Mart’tan Temmuz’a kadar beyaz
çiçekler açan, güzel yeşil renkli bitkidir. Hardala benzer. Lezzeti acı, kokusu
keskindir. Yaprakları etli, kenarları kaşık gibi içeri doğru kıvrıktır. Taze
yapraklarında acı ve yakıcı bir esans vardır. Yaprakları ve kökü kullanılır.
Taze iken kullanılır.
Faydası : Skorbütte ve sıracada faydalıdır. Diş eti iltihaplarını giderir. Diş
etlerini kuvvetlendirir.
Kaşu (cacho) : Kaşu akasyasının odunundan elde edilen bir maddedir. Kahverengi,
kokusuz bir kütledir. Soğuk suda kısmen, sıcak suda ve alkolde tamamen çözünür.
Faydası : İshali keser. Vücuda kuvvet verir.
Katırtırnağı (genista luncea) : Baklagiller familyasından; dik duran çalı
halinde, her zaman yeşil olan odunsu bir bitki cinsidir. Genç sürüngenler, narin
yapılıdır. Üzerinde çok sayıda yaprak bulunur veya yapraksızdır. Çiçekleri
sarıdır.
Faydası : İdrar ve balgam söktürür. Hazmı kolaylaştırır. Böbrek ve safra kesesi
taşlarının düşürülmesine yardım eder. Mesane hastalıklarını tedavi eder.
Romatizma ve nikriste de faydalıdır. Kabızlığı giderir. Kalp hastalıklarında da
kullanılır.
Katrancı (sedirağacı) : Çamgiller familyasından; Lübnan dağlarında ve yurdumuzda
Toros dağlarında yetişen 40 metre kadar boyu olan çok gösterişli ve heybetli bir
ağaçtır. Dalları yataydır. Yaprakları iğne gibi olup, demet şeklindedir.
Renkleri, genç yaşında koyu yeşildir. Zamanla açık mavi yeşile dönüşürler.
Kozalağı, olgunken açık kestane renkli, uzunca, oval şeklinde ve 8-12 cm
boyundadır. Tohumlarında reçine vardır. Odunu kokuludur.
Gövde ve dallarının kapalı yerlerde yakılmasıyla sarıkatran elde edilir.
Faydası : Mikrop öldürücüdür. Cilt solunum yolları hastalıklarında kullanılır.
İdrar söktürür.
Katranköpüğü (agaric) :Çayır mantarlarındandı r. Şapkasının alt yüzü dilim
dilimdir.
Faydası : Solunum yolları hastalıklarında kullanılır.
Kavakağacı (populus) : Söğütgiller familyasından, sulak yerlerde yetişen bir
çeşit ağaçtır. Akkavak, titrekkavak, tellikavak, servikavağı, karakavak,
Hollandakavağı gibi çeşitleri vardır. Hekimlikte karakavak kullanılır.
Karakavak 25-30 metre boyunda, gövdesi kalın bir ağaçtır. Yaprakları üçgen
şeklinde, dişli ve tüysüzdür. Yaprak tomurcukları tanen, uçucu yağ, mum, salisin
ve populin adı verilen glikozitleri taşır.
Faydası : Kavak tomurcuklarından hazırlanan merhemler basur memelerinin ve
romatizmanın lokal tedavisinde kullanılır.
Karakavak odunun yakılmasından kömür elde edilir. Mide ve bağırsaklardaki gazı
giderir. Yine bu kömürden yapılan diş tozları da dişlerin temizlenmesinde ve
dişetlerinin kuvvetlendirmekte kullanılır.
Kavun (cucumis melo) : Kabakgiller familyasından; vatanı Küçük Asya olan,
sürüngen gövdeli, iri meyveli bir yıllık bir bitkidir. Yaprakları oldukça
büyüktür ve yürek biçimindedir. Çiçekleri, yapraklarının koltuğundan çıkar.
Meyvesi sulu ve güzel kokuludur.
Faydası : Sinirleri yatıştırır. Rahat bir uyku verir. Böbrekleri ve kanı
temizler. Cide temizlik verir. İdrar söktürür. Böbreklerdeki kum ve taşların
dökülmesine yardım eder. Nikris ve romatizma şikayetlerinin hafiflemesini sağlar.
Akciğer veremi ve kansızlıkta da faydalıdır. Kabızlığı giderir. Basur
memelerinin şikayetlerini azaltır. Vücuda serinlik verir. Mide ve bağırsaklarda
ülser veya iltihap olanlarla, şeker hastaları ve yüksek tansiyonlular
yememelidir.
Kayakoruğu (kulakotu) : Damkoruğugiller familyasından; tam ve etli yapraklı
odunsu veya otsu bir bitkidir. Çiçekleri salkım biçimindedir. Yeşil kısmı acıdır.
Faydası : Yeşil kısımları zeytinyağı ile karıştırılıp, merhem yapılır. Cilt
iltihaplarında, egzamada, nasır tedavisinde kullanılır.
Kayışkıran (eşekotu) : Baklagiller familyasından; boş arazilerde ve kurak
yerlerde yetişen 30-60 cm yüksekliğinde çok yıllık dikenli bir bitkidir.
Yaprakları kısa saplıdır. Çiçekleri pembedir. Meyveleri küçüktür. Köklerinde
tanen, sakkaroz, zamk, uçucu ve sabit yağ, spinosin ve ononin vardır. Kökleri
kullanılır.
Faydası : Terletir ve idrar söktürür. Vücuda rahatlık verir. Böbrek taşlarının
düşürülmesine yardım eder. Böbrek ve mesane iltihaplarını giderir. Boğaz
ağrılarını geçirir.
Kayınağacı (akgürgen) : Kayıngiller familyasından; kış aylarında yapraklarını
döken güzel görünüşlü bir orman ağacıdır. Dalları salkım gibidir. Kabukları
halka halkadır. Kabuk ve dallarının kuru distilasyonundan kayınağacı katranı
elde edilir.
Faydası : Müzmin bronşit, verem tedavisinde kullanılır. Diş ağrısını keser.
Kabuklarının suda kaynatılmasıyla elde edilen suyla yüz lekeleri, çiller
giderilir. Kıllar temizlenir.
Kayısı (prunus armeniaca) : Gülgillerden 4-6 metre boyunda bir çeşit meyve
ağacıdır. Meyvesi cevizden büyük, derisi ince, açık turuncu renkte, eti sulu,
tatlı ve güzel kokulu, tek ve sert çekirdeklidir. Şekerpare, şam, tokaloğlu,
imrahor, muhittinbey, hacıkız, hasanbey, darende gibi çeşitleri vardır.
Faydası : Sinir zafiyetini giderir. Uyku verir. Beyin yorgunluğunu geçirir.
İştah açar ve hazmı kolaylaştırır. Nekahat devresini kısaltır. Raşitizmde
faydalıdır. Kansızlığı tedavi eder. Kabızlığı giderir. Yüz ve boyunlara tazelik
ve güzellik verir.
Kaynanadili (kaktüs) : Atlasçiçeğigiller familyasından; bir çeşit bitkidir.
Nopal zamkı elde edilir.
Faydası : Dizanteri ve ishali keser.
Yanıt: A 'dan z 'ye bıtkı sozlugu ve faydaları
Kazayağı (kenopodyum) : Ispanakgiller familyasından; yaprakları kazayağına
benzer, Kuzey Amerika’nın doğu bölgelerinde yetişen ve Akdeniz bölgesinde de
görülen kokulu, otsu bir bitkidir. Topraküstündeki kısımlarından su buharı
distilasyonu ile elde edilen uçucu yağa ‘kazayağı esansı’ denir.
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürmekte faydalıdır.
Kebabe (hindistaneriğ i) : Cava, Sumatra ve Borneo’da yetişen ‘piperaceae’nin
kurumuş meyvesidir. Taze iken %6-15 terementi ruhunun polimeri bir esans ve
kübebik asidden mürekkep bir reçine ve kübebin denilen kristalize, lezzetsiz bir
cevher ihtiva eder.
Faydası : Mide ve idraryolları hastalıklarında kullanılır.
Kebereotu (kedi tırnağı) : Bir çeşit çalıdır. Fransa’da ve ülkemizin Akdeniz
bölgesinde yetişir. Yemişi nohuttan büyüktür. Turşusu yapılır. Kökünün kabukları
kullanılır.
Faydası : İdrar söktürür, vücuda rahatlık verir. İştah açar. Skorbüt tedavisinde
kullanılır.
Keçiboynuzu (harnup) : Baklagiller familyasından; Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz
havzasında yetişen 6-10 metre boyunda, kışın yaprak dökmeyen bir ağaç ve onun
meyvesidir. Çiçekleri yeşilimtıraktır. Meyvesi 10-20 cm boyunda, yassı, etli,
açılmayan ve koyu renklidir. İçeriğinde yağ, sakkaroz, glikoz, selüloz ve azotlu
bileşikler vardır. Çiğ yendiği gibi reçel ve likör de yapılır.
Faydası : Mide ve bağırsak hastalıklarına faydalıdır. Göğsü yumuşatır, balgam
söker ve bronşları boşaltır. İshali keser. Sigara tiryakileri için faydalıdır.
Keçi sedefotu (keçisedefi) : Baklagiller familyasından; Haziran - Ağustos ayları
arasında açık mor renkli çiçekler açan 50 - 100 cm boyunda çok yıllık otsu bir
bitkidir. Yaprakları koyu yeşildir. Çiçekleri gövde ve dalların ucunda salkımlar
şeklindedir. Meyvesi; esmer kırmızımtırak renkli, tüysüz ve çok tohumludur.
Toprak üstündeki kısımların içeriğinde ‘tanem’ ve ‘galegin’ adlı alkoloid ve acı
maddeler vardır. Bitkinin tamamı toplanıp, kurutulur.
Faydası : Anne sütünü artırır. Az miktarda verildiği takdirde kandaki şeker
miktarını düşürür. Fazla kullanmamak gerekir.
Kediayağı (antennaria diocia) : Bileşikgiller familyasından; Doğu Karadeniz ve
Doğu Anadolu bölgesinde yetişen, beyazımsı ve yumuşak sık tüylü bir bitkidir.
Çim ve çalılar arasında bulunur. Çiçekleri kullanılır.
Faydası : Öksürüğü keser. Göğsü yumuşatır ve balgam söktürür. Bronşit ve safra
kesesi hastalıklarında kullanılır. İdrar söktürür.
Kedinanesi (yabani sümbül) : Ballıbabagiller familyasından; kırlarda yetişen
beyaz ve pempemsi çiçekli bir bitkidir. İstanbul ve İç Anadolu bölgesinde
görülür. Kediler çok sever.
Faydası : Hazım sistemini düzeltir. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak
gazlarını söktürür. Karın ağrılarını giderir. Astım grip ve bronşitin sebep
olduğu nefes darlığını geçirir. İdrar söktürür. Bağırsak solucanlarını düşürür.
Ağrılı aybaşı kanamalarında faydalıdır. İktidarsızlığı giderir. Sinirleri
yatıştırır.
Kediotu (valeriana) : İkiçenekliler sınıfının, kediotugiller familyasından; kökü
az etli, çok yıllık bir otsu bitkidir. Boylarına göre iki gruba ayrılır. Bir
kısmının boyu 5-50 santimetre kadardır. Diğerleri ise, 2 metreyi bulabilirler.
En yaygın türü tıbbi kediotudur.
Yurdumuzda büyük yapraklı kediotu, küçük kediotu ve dağ kediotu gibi türleri
vardır.
Tıbbi kediotu : Avrupa ve Kuzey Asya’da yabani olarak yetişir. Öneminden ötürü
kültür bitkisi olarak da yetiştirilir. 1-1,5 metre yükseklikte çok yıllık bir
kediotu türüdür. Gövdesinin içi boştur. Yarprakları karşılıklı olarak
dizilmiştir. Sapları kısa, kenarları dişlidir. Çiçekleri büyük, beyaz veya pembe
renklidir. Meyveleri küçük ve tüylüdür. Rizom ve köklerinde nişasta, şeker,
reçine, chatin, valerin ve uçucu bir yağ vardır. Kökü tazeyken kokusuzdur.
Kuruduğu zaman keskin fena bir kokusu vardır.
Faydası : Sinirleri telkin eder. Nevrasteni ve isteride faydalıdır. Ateş düşürür,
spazm çözer. Sinirsel baş ağrılarını, sinirsel çarpıntıları teskin eder. Tıbbi
kediotunun kökünden elde edilen kediotu esansı isteri, kore ve epilepside
kullanılır. Baş dönmesi, taşıt tutması ve heyecanlanma hallerinde kullanılır.
Kekik (thymus) : İkiçenekliler sınıfının, ballıbabagiller familyasından; odunsu
saplı, karşılıklı küçük yapraklı, sürüngen, çok yıllık timol kokulu alçak bir
bitkidir. İçeriğinde thymol vardır.
Güney Amerika’da yetişen thymus vulgaris türünden hafif sarı renkli uçucu
kekikyağı elde edilir. İçeriğinde timol ve karvakrol vardır. Midevi, idrar
söktürücü ve antiseptik olarak kullanılır.
Yurdumuzda yabani kekik ve başlı kekik çok miktarda yetişir. Ancak mercanköşk
türlerinin çoğu da kekik yerine kullanılmaktadı r.
Faydası : Bedeni kuvvetlendirir. Hazmı kolaylaştırır. İştahsızlığı giderir.
Sinirleri kuvvetlendirir. Kalp çarpıntılarını keser. Yemeklerin bozulmasını
önler. Bağırsak iltihabını iyileştirir. Salgı bezlerinin düzenli çalışmasını
sağlar. İdrar söktürür. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Bağırsak
solucanlarının düşürülmesine yardım eder. Böbreklerde ve mesanedeki mikropları
öldürür. Cinsel isteği kamçılar. Tansiyonu geçici olarak yükseltir. Hastalıklara
karşı direnme gücünü artırır. Çocuklarda görülen kansızlığı giderir. Kan
dolaşımını düzenler. Müzmin öksürük, astım, bronşit ve iltihaplı zatülcenp’e
faydalıdır. Grip, beyin nezlesi ve anjinde şikayetlerin azalmasına yardımcıdır.
Kekik suyu ile banyo romatizma ağrılarını dindirir. Kandaki şeker miktarını
azaltır. Hamileler ve guatrı olanlar kullanmamalıdı r.
Kenevir (esrarotu) : Kendirgiller familyasından, vatanı Hindistan olan, sıcak
ülkelerde ve yurdumuzda da kültürü yapılan, bir yıllık bir bitki türüdür.
Gövdesi diktir. İçi boştur. Yüzeyi pürtüklüdür. Yaprakları 5-11 parçalıdır.
Meyvesi 3-5 milimetre boyundadır. Tanelerinin içinde etli bir cücük vardır. Dal
uçlarında reçine ve uçucu bir yağ vardır. Meyveleri yağ bakımından zengindir.
Tohumlarından çıkarılan yağ, sabun sanayiinde kullanılır. Gövdesinin kabuk
kısmından kenevir veya kendir denilen bir lif elde edilir. Bunlardan ip, halat
ve kaba dokulamalar yapılır.
Faydası : Yapraklarının suda haşlanması müzmin romatizma ağrılarını keser.
Keraviye (karamankimyonu) : Maydanozgiller familyasından Doğu Anadolu bölgesinde
yetişen 2 yıllık otsu bir bitkidir. Çiçekleri beyaz renklidir. Mayıs - Temmuz
ayları arasında açar. 30 - 90 cm boyundadır. Kazık köklüdür. Meyvesi esmerdir.
İçeriğinde tanen, reçine, sabit ve uçucu yağlar vardır.
Faydası : Anne sütünü artırır. Mide ve bağırsak gazlarını, midedeki diğer
şikayetleri giderir. İdrar söktürür. Astımda faydalıdır.
Kereviz (apium graveolens) : Maydanozgiller familyasından, kökleri ve yaprakları
sebze olarak kullanılan kokulu, iki yıllık bir bitkidir. İçeriğinde sedanonik
anhidrit, sedanolin, limonen, palmirik asit, gayakol gibi maddeler vardır.
Yaprakları ve baş kısmı kullanılır.
Faydası : Uyarıcı ve idrar söktürücüdür. İktidarsızlığı giderir. Cinsel
istekleri kamçılar. Şeker, guatr ve yüksek tansiyonda faydalıdır. Böbrek,
akciğer ve karaciğer hastalıklarını önler. Mideyi kuvvetlendirir. İştah açar.
Sürmenajda faydalıdır. Sinir yorgunluğunu giderir. Kanı temizler. Karaciğer
şişliğini giderir. Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesinde yardımcı olur.
Safra ifrazatını düzenler. Nikris ve romatizmada faydalıdır. Susuzluğu keser ve
vücuda serinlik verir. Kalp hastalarına tavsiye edilir. Ses kısıklığını giderir.
Kestane (castanea vesca) : Kayıngiller familyasından; kışın yapraklarını döken,
25 - 30 metre boyunda bir ağaçtır. Yaprakları geniştir. Meyveleri iridir.
Faydası : Kabuklarının suda kaynatılması ile hazırlanan ilaç; ateş düşürür ve
sinirleri yatıştırır. Meyvesi, kasları kuvvetlendirir. Kan dolaşımını düzenler.
Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Varis ve basur memelerinin meydana gelmesini
önler. Karaciğer yorgunluğu ve şişliğini geçirir. Kansızlığı giderir. Mideyi
kuvvetlendirir. Damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenlerle, şeker
hastaları yememelidir.
Keten tohumu (graine de lin) : Keten denilen kireçli topraklarda yetişen otsu
bir bitkinin tohumudur. İçeriğinde sabit yağ, müsilaj, protein, siyanogenetik
bir glikozit olan linamarin vardır. Ketenyağında asitler vardır. Boya ve muşamba
sanayiinde kullanılır.
Faydası : Akciğer hastalıkkları bronşit ve soğuk algınlığında faydalıdır. Lavman
olarak kullanılırsa kabızlığı giderir. Müzmin öksürüğü keser. Dolama,
köpekmemeleri ve her türlü çıbanın tedavisinde faydalıdır.
Kılıçotu (sarıkantaron) : Kılıçotugiller familyasından; Mayıs - Eylül ayları
arasında sarı renkli çiçekler açan, 30 - 100 cm boyunda çok yıllık otsu bir
bitkidir. Yaprakları sapsızdır. Koyu yeşildir. Çiçekleri dallarının ucundadır.
Çiçek dallarında; pinen, cadinen, tanen, reçine, zamk, acı maddeler ve boya
maddeleri vardır.
Faydası : Sinirleri yatıştırır. İdrar ve balgam söktürür. Göğsü yumuşatır,
öksürüğü keser. İştah açar. Zeytinyağı ile hazırlanan merhemi yaraları
iyileştirir. Filizlenmiş uçlarından yapılan haşlama, bağırsak kurtlarını düşürür.
Kınaağacı (hınna) : Kınaağacıgiller familyasından, anayurdu Hindistan olan ve
Arabistan’da ve Akdeniz ikliminde yetiştirilen ayrık dallı, beyazımsı kabuklu,
karşıt yapraklı bir ağaçtır. Çiçekleri beyaz renkli ve keskin kokuludur.
Kurutulmuş yapraklarından kına elde edilir. Saç ve parmakları boyamakta
kullanılır.
Faydası : Ayak terlemelerine engel olur. Dolamada kullanılır. Uyuz ve egzamaya
iyi gelir. Guatrın üzerine bağlanırsa, faydası görülür. Sarılık, idrar zorluğu,
gastrit ve kolit’de iyileştiricidir. Ağız yaraları ve deri çatlaklarını tedavi
eder.
Kınakına (kontestozu) : Kökboyasıgiller familyasından; anayurdu Peru ve Bolivya
olan ve sanayii bitkisi olarak Cava,