Ön Türk Uygarlığı Araştırmaları Merkezinden Yeni Bir Kitap

GÖKTÜRK IMPARATORLUGU
Fiat 14 YTL.

Rene Giraud’un dil bilgini ve Türkolog olması, en az 8-9 lisanı bilimsel tahliller yapacak düzeyde bilmesi, başta Orhun Abidelerinin okunmasında ve özellikle bazı kelimelerin gerçek anlamının açıklanmasında eşsiz imkânlar sağlamıştır. Abidelerin çözümünü gerçekleştiren V.Thomsen'e, belki de Orta Asya Türkçe'sini ayrıntılı bir şekilde bilmediği ve evvelce bu konuda bilimsel çalışmalar yapmadığı için, kelimelerin anlamı konusunda yaptığı itirazlar, Barthold, Radloff gibi zamanın bu konularda en büyük otoriteleri için cesur ve haklı şekilde ileri sürdüğü tenkitler, kendisinin, söylenen ve yazılanların dışında bilimsel incelemelerle farklı ve orijinal çözümler bulduğunu göstermektedir.
Kitapta gördüğümüz farklı bir tutum da şudur: Yazar, yukarıda bahsedilen, zamanın ünlü tarihçilerinin ve arkeologlarının görüşlerine itiraz ederken, her defasında ve çoğunlukla, Abidelerde hangi satırlarda veya diğer belgelerde hangi sayfalarda olduklarını belirtip, Orta Asya Türkçe'si veya bugün konuştuğumuz Türkçe ile, yapılan yanlışları açıklamıştır. Bu anlatılana defalarca rastlanmaktadır. Örneğin Orta Asya Türklerinin ölülerini gömmeyip, yaktıklarını iddia eden bilim adamlarına karşı Orhun Abidelerinde kefen ile ilgili kısmı etraflıca yazıp, ilgililerin bu kelimeyi yanış yorumladıklarını belirtmekle yetinmiştir.
R.Giraud' Abidelerdeki yazıların çözülmesinden sonra, yani 19'ncu asır sonu ile 20'nci asrın ilk yarısında abidelerle ilgilenen bilim adamlarında, Koço-Tsaidam'daki iki abidenin birbirinin tıpkısı oldukları hakkında genellikle kabul edilmiş bir görüş mevcuttu. Bu görüşü paylaşmayanlar bile en azından çok tutucu ve geleneklerine bağlı olan Türklerin, iki abideyi aynı kalıplar içinde ve aynı stilde yazdıklarını kabul ediyorlardı. Bunun gerçekle ilgisi olmadığını, sadece farklı olayların benzer kalıplarda anlatıldığını, Batılı tarihçilerin savaşların nasıl cereyan ettiği veya hangi taktiklerle kazanıldığı gibi merak ettikleri hususların tamamen geçiştirildiğini; (özellikle Tonyukuk'un anlatımı olan Bain-Tskto abidesinde) yanlış, eksik düşünenlerin görüşlerini de kesin şekilde çürütmüştür.