Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu.

Geriye kalan vahşi birkaç insandan biri olan Melanie, yakalandığı zaman sonunun geldiğine inanır. Göçebe, Melanienin bedenini alan ruh, yetkililer tarafından bir insan bedeninin içinde yaşarken karşılaşabileceği zorluklar hakkında uyarılmıştır: Baskın duygular, hislerin yoğunluğu, çok canlı olabilen anılar Ama Göçebenin beklemediği bir zorluk vardır: Bedeninin önceki sakini zihninden vazgeçmeyi reddeder.

Göçebe, Melanienin düşüncelerinin derinlerine inerek geri kalan insanların nerde olduğunu öğrenmeye çalışır. Ama Melanienin zihninde tek görebildiği, sevdiği adamın, hâlâ saklanan bir insan olan Jaredın hayalidir. Bedeninin arzularına direnemeyen Göçebe, yakalamak zorunda olduğu bu adama karşı özlem duymaya başlar. Dış güçler, Göçebe ve Melanieyi, aslında istemeseler de, ortak bir hedefte birleştirir ve birlikte sevdikleri adamı bulmak için tehlikeli ve sonu belli olmayan bir macera için yola koyulurlar.
Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/kitap-ozetleri/57403-stephenie-meyer-gocebe.html#post117137

Zamanımızın en çok ilgi uyandıran yazarlarından biri olan Stephenie Meyer, aşkın direnci ve insan olmanın asıl anlamını anlatan, unutulmaz ve heyecan dolu bir romanla yine sizlerle beraber.
(Tanıtım Bülteninden)