Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


3 sonuçtan 1 ile 3 arası
  1. #1

    Üyelik tarihi
    30 Temmuz 2008
    Yer
    iStAnBuL
    Yaş
    42
    Mesajlar
    18
    Tecrübe Puanı
    16

    Hoş Geldin Şehr-i Ramazan

    ŞEHR-İ RAMAZAN

    Bizleri yoktan var eden, varlığında ve birliğinde eşi ve benzeri bulunmayan, her şeyin sahibi olan Rabbimize hamdlerin en ekmeli ve onun Habib-i Kibriyası Rasulü Ekrem (s.a.v.) Efendimize de sonsuz salat ve selam olsun. Amin…


    Ramazan, ALLAH (c.c.) tarafından Müslümanlara oruç tutmaları için “Ey iman edenler! Sayılı günlerde olmak üzere oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz.”(1) emr-i ilahisi ile belirlenmiş ayın adıdır.


    Ramazan kelimesinin anlamını İslam hükemasından Fahrettin er-Razi şöyle açıklamaktadır:
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/islamin-sartlari/54087-hos-geldin-sehr-i-ramazan.html#post110740

    1. Ramazan, yağmur manasına mâlum ayın ismidir. Çünkü yağmur yağınca yeryüzü temizlendiği gibi; geçen on bir ayda işlenen günahlar da Ramazan ayında affedilir.

    2. Ramız, güneşin hareketinden kızan taştır. Araplar on iki ayın isimlerini takarken pek sıcak bir zamana rastlayan Ramazan ayına bu ismi vermişlerdir. Hararet her şeyi yaktığı gibi; Ramazan orucu da insanların yapmış oldukları günahtan meydana gelen manevî kir ve pasları yakar, temizler.

    3. Bir hadisi şerifte “Ramazan geldi demeyin. Ramazan ayı geldi-gitti deyin. Çünkü Ramazan ALLAH’ın isimlerinden bir isimdir.” buyurulduğuna nazaran ALLAH’ın ism-i şerifinin bereketi ve azameti bu ayın yüceliğini artırmıştır. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de “Şehr-ü ramazan” (1) buyurulması da bunu teyid etmektedir. (2)

    Müslümanlar arsında bu ayın kutsiyeti yaygın halde bilinmektedir. Bu ay mukaddes bir aydır. Zira Cenab-ı Hakk Kur’an-ı Mübin’inde “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır.”(3)

    “Muhakkak ki biz Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik.”(4)
    buyurmaktadır. Bu da Ramazan ayının diğer aylardan fazlını göstermesi açısından Rabbimizin önemli delillerindendir. O Kur’an ki Hatemü’l-Enbiya Efendimize; halkı irşad etmek, onlara doğru yolu göstermek ve “sıratı müstakime”(5) iletmek; ama her şeyden önce Yüce Rabbimizi tanıtmak, Onu sevdirmek ve vahdaniyet(6) sahibi olduğunu bizlere öğreterek doğruların en doğrusuna sevk etmek ve yanlışların en yanlışı olan şirkten kurtulmak için bu mübarek ayda indirilmeye başlanmıştır. İnsanlar ancak bu sayede karanlıktan kurtularak, hidayet ışığına kavuşabilmişlerdir.

    İşte Ramazan-ı şerif bütün insanlar için bir saadet meşalesi, bir kurtuluş rehberi olan Kur’an’ın indirilmeye başladığı mübarek bir ay olduğundan dolayıdır ki; böyle büyük bir şerefe mahzar olmuştur. Bu şerefe binaen de bu ulvî ayda İslam’ın beş şartından biri olan oruç ibadetinin edası farz kılınmıştır.(7) “Bir kimse hiç özrü ve hastalığı olmadığı halde Ramazan’ın bir gününü bile oruçsuz geçirse, Ramazan dışında bütün ömrünce oruç tutsa yine onun yerini tutmaz.”( buyuran Alemlerin Efendisi (s.a.v.), bu ayda tutulan oruçların kıymetini bu şekilde ifade ederken Yüce Rabbimizin şu ayet-i celilesini de teyid etmişlerdir: “…Oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar… var ya; işte ALLAH, bunlar için bir mağfiret ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.”(9)


    Ramazanı şerif, bizim idrak ettiğimiz veya edemediğimiz sayısız nimet ve faziletlerle doludur. Nitekim Ebu Mes’ut Gıfarî, Rasûl-ü Ekrem (s.a.v.) Efendimizin yine bir hadisi şeriflerinde: “Eğer ümmetim Ramazanı şerifin feyzini bilmiş olsalardı; bütün senenin Ramazan olmasını isterlerdi.” buyurduğunu rivayet etmektedir.


    Selman-ı Farisî (r.a.) Rasûlü Ekrem (s.a.v) Efendimizin Şaban ayının son günü şu hitabı yaptıklarını rivayet etmektedir:


    “Ey insanlar! Sizi mübarek, büyük bir ay gölgelemiştir. O içinde bin aydan daha hayırlı bir gece bulunduran bir aydır. ALLAH Teala’nın oruç tutulmasını fazr kıldığı, gecesinde ibadet yapılmasını sevap kıldığı bir aydır. Kim ki bu ayda iyi bir amelle ALLAH’a yakınlık gösterirse diğer aylardaki farzı yerine getirmiş gibi olur. Kim ki bu ayda bir farzı yerine getirirse diğer aylarda yetmiş farzı yerine getirmiş gibi olur. O, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı da cennettir. Bu ay başkalarının derdine, acısına, sıkıntısına ortak olma ayıdır. Bu kendisinde müminlerin rızkının artırıldığı bir aydır.


    Kim bu ayda bir oruçluya iftar verirse bu onun günahlarının bağışlanmasına, cehennem azabından kurtulmasına sebep olur. Bu onun kendi mükafatından hiçbir şey eksilmeden bir oruç tutma sevabına daha nail olmasına sebep olur. Bunun üzerine sahabeler dediler ki: “Ey ALLAH’ın elçisi! Hepimiz bir oruçluyu doyuracak kadar yiyeceğe sahip değiliz.” Buna karşılık Rasûlullah (s.a.v.):

    “Kim bir oruçluyu bir hurma ile iftar ettirse veya bir içecek su ile veya tadımlık bir süt ile iftar ettirse ALLAH ona bu sevabı verir.” buyurdu. “Bu öyle bir aydır ki önü rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden azabından kurtulmadır. Kim bu aya emrinde olan insanlara kolaylık gösterir de yüklerini hafifletirse Alla onu günahlarını bağışlar ve onu cehennem azabından azad eder. Bu ayda dört önemli hususa riayet edin. Onlardan ikisi ALLAH’ın rızasını kazanmak için, diğer ikisi de kendilerinden hiçbir zaman uzakta kalamayacağımız şeyledir. Kendileri ile Rabbinizin rızasını kazanacağınız şeyler bol bol kelime-i şehadet getirip istiğfar etmeniz ve kendilerinden uzak kalamayacağınız iki şey de ALLAH’tan daima cenneti talep etmeniz ve kendisi ile cehennem ateşinden muhafaza istemenizdir. Kim bir oruçluyu iftarda su ile doyursa ALLAH Teala da onu benim havuzumdan içirerek doyurur. Hatta cennete girinceye kadar o bir daha susamaz.”(10)


    Bu hadisi şerifte birkaç konu açıklık kazanmaktadır. Bazılarını şöylece sıralamak mümkündür:

    1. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Şaban ayının sonunda özellikle hatırlatarak Ramazan ayında en ufak bir gaflet gösterilmemesini arzu etmiştir.

    2. Kadir gecesine dikkat çekilmiş, daha sonra da Ramazanda oruç tutmanın farz kılındığı, teravih namazı kılınmasının da sünnet olduğu bildirilmiştir.

    3. Bu ayın içerisine gizlenmiş Kadir gecesinden(11) ve nafile ibadetlerden bahsedilirken de Kur’an’ın bu ayda nazil olmaya başladığı ve özellikle bu ayda bol bol Kur’an okunması gerektiği, zekat ve sadakaların dikkatli ve titizlikle verilmesi gerektiği ima edilmiştir.

    4. Şu dört hususa da özellikle dikkat çekilmiştir: Kelime-i tevhid, İstiğfar, Cennetin kazanılması, Cehennemden kurtuluş yolarının aranması.


    Buraya kadar ALLAH Rasûlü (s.a.v.) Efendimizin Ramazan ayı girmeden önce ümmetine yaptığı tavsiyelerden söz ettik. Şimdi de Rasûlü Ekrem Efendimizin bu rahmet ayı ile ilgili o güzel rahmet dudaklarından dökülen bir kaç hadisi şeriflerini zikredelim:

    • “Recep ALLAH’ın, Şaban benim, Ramazan da ümmetimin ayıdır.”(12)

    • “Ramazan ilk Cuma gecesi olduğunda ALLAH Teala halka nazar eder. Şanı yüce ALLAH, nazar ettiği mümin bir kuluna azap etmez. Hakk Teala, Ramazanın her gününde bin kere bin kişiyi cehennemden bağışlar.”(13)

    • “Ramazan ayı girince cennet kapıları açılıp, cehennem kapıları kapanır. Şeytanlar bağlanıp hapsolunur.”(14)

    • “Eğer ALLAH Teala göklere ve yere söylemeye izin verse, onlar Ramazanda oruçlu olan kimseyi elbette cennet ile müjdelerlerdi.”(15)

    • Bir kimse Ramazanda inanarak ve mükafatını umarak oruç tutsa ve namaz kılsa, onun geçmiş ve gelecek günahları bağışlanır. Ümmetimden insanların işlediği her iyilik, ondan yedi yüze kadar artırılır. Fakat oruç başkadır. Zira ALLAH Azimü’ş-Şan: “Oruç benim içindir, onun mükafatını da ben veririm. Çünkü oruçlu arzusunu, yemesini ve içmesini benimi için terk etmiştir.” buyurmuştur. Oruç kötülüklere siperdir. Oruçlu için iki sevinç vardır. Bir iftar zamanı, diğeri Rabbine kavuştuğu andır.(16)

    • Ümmetime Ramazanda daha önceki ümmetler verilmemiş beş özel şey verilmiştir:

    1) Oruçlunun kokan ağzı ALLAH katında misk kuskundan daha hoştur.

    2) İftar vaktine kadar melekle onların bağışlanmasını isterler.

    3) Yakında benim Salih kullarım dünya yükünü üzerinden atar da bana gelir
    diye ALLAH (c.c.) her gün bir cennetini hazırlar.

    4) Şeytan topluluğu onları azdırmasın diye bağlanır.

    5) Bu ayın son gecesinde onlar bağışlanır.

    Sordular: “son gece Kadir gecesi midir? Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Hayır; ama işçi işini bitirince ücretini alır.”(17)


    Görülüyor ki ALLAH’ın Rasûlü (s.a.v.) Efendimiz, bizzat kendisi Ramazan ayını en güzel bir şekilde değerlendirerek ümmetine her konuda olduğu gibi güzel bir örnek olmuştur. Bizlerin de onun gittiği bu istikamet yolunda hiçbir bidat ve hurafeye sapmadan yürümemiz ve Rabbimizin o güzel Habîbine yakışır bir ümmet olarak Ramazan Bayramını idrak etmemiz lazımdır.


    İbni Abbas anlatıyor: “Bayram gecesi olduğunda, o geceye “armağan gecesi” adı verilir. Bayram sabahı olduğunda ALLAH Teala’ın emriyle melekle yeryüzüne inerler ve her beldenin sokak başlarında durup, cinlerle insanlardan başka her yaratığın işiteceği bir şekilde: “Ey Muhammed ümmeti! Sevabı veren ve günahı bağışlayan, cömertliği sonsuz Rabbinizin tarafına yöneliniz.” diye seslenirler. Onlar namazgahlarına çıktıklarında ALLAH Teala meleklerine hitaben:

    “Ey benim meleklerim! Kendi işini yapan gündelikçinin karşılık ve mükafatı nedir?” buyurduğunda melekler: “Ey bizim Rabbimiz! Onların karşılığı ve mükafatı, ücretlerini vermenizdir.” derler. ALLAH Teala da: “Ey meleklerim! Sizler şahid olunuz, ben hoşnutluk ve bağışlamamı onların Ramazan ayındaki oruç ve namazlarına karşılık ve mükafat eyledim.” buyurur. Ondan sonra ALLAH Teala: “Kullarım! Bu günde dilediğinizi benden isteyiniz. İzzet ve Celal’ime yemin ederim ki, ben sizi cezalandırılanlar arasında bırakıp da itibarsız eylemem. Sizler evlerinize bağışlanmış olarak gidiniz. Zira sizler beni hoşnut ettiniz, ben de sizden razı oldum.” buyurur…(18)


    ALLAH bu mübarek ayı hakkıyla idrak edenlerden, bağışlanmış bir kalple bayrama erenlerden eylesin. Amin…

    Veselamü ala menittebeal hüda…

  2. #2
    **NUR** Beyza - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Konya, Turkey
    Mesajlar
    4,214
    Tecrübe Puanı
    100

    Standart Yanıt: Hoş Geldin Şehr-i Ramazan

    tskler arkadasım..

  3. #3

    Üyelik tarihi
    10 Eylül 2006
    Yer
    Fransa
    Mesajlar
    207
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Yanıt: Hoş Geldin Şehr-i Ramazan

    Emegine Saglik.... Payla$im Için Saol...

Benzer Konular

  1. Hoş geldin sevgilinin en sevdiği ay
    By yoLcu in forum Dini Hikayeler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 09.Eylül.2008, 09:19
  2. Hoş geldin Sultanım!
    By yoLcu in forum Dini Hikayeler
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 29.Ağustos.2008, 11:59
  3. hoşgeldin ya şehr-i ramazan
    By Gezgin in forum İslami Resimler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 16.Eylül.2007, 20:55
  4. Ama ne güzel geldin
    By esinti in forum Hikayeler & Yazılar
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 27.Haziran.2007, 01:52
  5. Kac Kere Geldin Hayatima..
    By soleil in forum Aşk ve Sevgi Şiirleri
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 18.Ocak.2007, 19:15

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.