Giriş


REFORMTÜRK 17. YIL


2 sonuçtan 1 ile 2 arası
  1. #1
    yoLcu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    05 Aralık 2006
    Yer
    bartın
    Yaş
    50
    Mesajlar
    1,756
    Tecrübe Puanı
    67

    Standart Günümüzdeki Insanlarin En Büyük Sorunu

    GÜNÜMÜZDEKİ İNSANLARIN
    EN BÜYÜK SORUNU:
    BEN MÜSLÜMANMIYIM?

    Acaba her kendine “ben müslümanım” diyen müslüman mıdır?
    “Allah’a ibadet ediyorum” diyen her kişinin ibadetini Allah acaba
    kabul eder mi?
    Nuh (a.s)’dan Rasulullah’a kadar insanların çoğu Allah’a
    inandıklarını ve O’na ibadet ettiklerini iddia etmişlerdir. Fakat Allah
    onların ne ibadetlerini ne de imanlarını kabul etmiştir. Onların yaptıkları
    ibadetleri geçersiz saymış ve onlara gerçek imanı ve ibadeti öğretmek için rasuller
    göndermiştir.
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/islami-bilgiler/35740-gunumuzdeki-insanlarin-en-buyuk-sorunu.html#post75992
    İnsanların Allah katındakı değeri ibadetlerinin çokluğuyla değil de yaptıkları
    ibadetlerin Allah’ın razı olduğu ve istediği şekilde olmasıyla ölçülür.
    Nitekim Rasulullah (s.a.s) zamanındaki ehli kitap Allah’a (c.c) çokça ibadet
    etmelerine ve O’na iman ettiklerini iddia etmelerine rağmen Allah (c.c)
    onların ne imanını ne de ibadetini kabul etti. Hatta onları müşrik ve kafir olarak
    isimlendirdi.
    Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
    “De ki: “Ey kitap ehli! Siz Tevrat’ı, İncil’i ve Rabbinizden
    size indirileni (Kur’an’ı) uygulamadıkça bir esas üzerinde
    değilsiniz.” (Maide: 68.) Gerek Rasulullah (s.a.s) zamanındaki müşrikler,
    gerek Rasulullah’tan önceki müşrikler Allah’ın yaratıcı olduğunu,
    herşeyi yoktan varettiğini ve rızık verici olduğunu kabul ediyorlardı. Fakat Allah
    (c.c) onların bu inançlarına rağmen müslüman olmadık larını, bilakis müşrik
    olduklarını ve sonsuza kadar da cehennemde kalacaklarını bildirmiştir.
    Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
    “Ey Muhammed! De ki: Eğer biliyorsanız söyleyin bakalım yeryüzü ve oradakiler
    kimindir?”
    ”Allah’ındır” diyecekler. “O halde hiç düşünmez
    misiniz?” de.
    “Yedi göğün Rabbi ve yüce arşın Rabbi kimdir? “ de.
    “Allah’dır” diyecekler. “O halde hiç sakınmaz mısınız
    (korkmaz mısınız)?” de.
    ‘Öyleyse herşeyin hakimiyet ve mülkiyeti elinde olan, dilediğini koruyan fakat
    kendisinden hiçbir şey korunmayan kimdir? Biliyorsanız söyleyin” de.
    “Allah’dır” diyecekler. “O halde nasıl
    aldanıyorsunuz?” de.
    “Doğrusu biz onlara hakkı getirdik. Fakat onlar yalancıdırlar.” (
    Mü'minun: 84-90.)

    Allah (cc) ancak istediği şekilde olan imanı, istediği şekilde olan İslamı, istediği
    şekilde olan ibadeti kabul eder.
    O halde Allah’ın istediği şekildeki iman, İslam, ibadet nedir ve nasıl
    olmalıdır? Allah bunları bize bildirmiş midir? Bildirdiyse nerede bildirmiştir?
    Bunları nereden öğrenebiliriz?

    ÖLÇÜ

    Bunları ancak Kur’an ve sünnetten öğrenebiliriz.
    Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
    “Rabbinizden size indirilene uyun. Ondan başka dostlar edinerek onlara
    uymayın. Pek az öğüt dinliyorsunuz.” ( A'raf: 3.)
    Yani; Allah’ın Rasulullah’a indirdiği Kur’an ve sünnete uyun,
    demektir.
    Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
    “İhtilafa düştüğünüz her meselede hüküm verecek olan Allah’tır.”
    (Şura: 10)

    Başka bir ayette:
    “Allah ve Rasulü birşeye hükmettiği zaman inanan erkek ve kadına artık
    işlerinde başka yolu seçme hakkı yoktur. Allah’a ve Rasulüne başkaldıran
    şüphesiz apaçık bir şekilde sapmış olur” (Ahzap: 36)

    Rasulullah (s.a.s) şöyle buyuruyor:
    “Kim bizim emrimize uymayan bir iş işlerse onun ameli geçersizdir.”
    (Buhari-Müslim-Ebu Davud (Tac: C.1 Kitap ve sünnete sarılmak bah.) (Nevevi kırk
    hadis)
    Rasulullah Veda hutbesinde şöyle buyuruyor:
    “Size iki şey bırakıyorum. Onlara sarıldığınız müddetçe asla sapıtmazsınız.
    Bunlar da Allah’ın kitabı (Kur’an) ve benim sünnetimdir.” (
    Buhari-Müslim (Cem'ul Fevaid: c.1 Kitap ve Sünnete sarılma bah.)

    Rasulullah (s.a.s) şöyle buyuruyor:
    “Arzusu benim getirdiğime tabi olmadıkça hiçbiriniz iman etmiş olmaz.”
    (Müslim-Beyhaki)
    O halde Allah’ın kitabı, Rasulullah’ın sünnetine göre iman nedir,
    küfür nedir, İslam nedir, müslüman kimdir, müşrik ve kafir kimdir, Allah’ın
    kabul ettiği ibadet nedir? Şimdi bunları inceleyelim.

  2. #2
    yoLcu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    05 Aralık 2006
    Yer
    bartın
    Yaş
    50
    Mesajlar
    1,756
    Tecrübe Puanı
    67

    Standart --->: Günümüzdeki Insanlarin En Büyük Sorunu

    İSLAM

    İslam; Allah’ın emirlerine boyun eğip kayıtsız şartsız itaat etmek, zahiren ve
    batinen bunlara teslim olmaktır.
    Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
    “De ki: ‘Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi
    sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah Gafur’dur, Rahim’dir.
    Allah’a ve rasulüne itaat edin’ de. Şayet yüzçevirirlerse şüphesiz ki
    Allah kafirleri sevmez.” (Al-i İmran 31 32)

    Allah (c.c) kabul ettiği İslam’ı kitabında şöyle açıklıyor:
    “Tağutu reddedip Allah’a inanan kimse kopmak bilmeyen sağlam bir kulpa
    sarılmıştır.” (Bakara: 256)
    Ayette geçen: “Kopmak bilmeyen sağlam kulp”tan kasıt; Allah’ın
    razı olduğu İslam’ın ta kendisidir. Bu ayetten anlaşılıyor ki kişinin kopmak
    bilmeyen sağlam kulpa sarılabilmesi yani müslüman olabilmesi için sadece
    Allah’a iman etmesi yeterli değildir. Bundan önce “tağutu
    reddedip” inkar etmesi gerekir. Tağutu reddetmeden müslüman olmak mümkün
    değildir. Allah (c.c) yukarıdaki ayette bizlere; İslam’ın geçerli olabilmesi
    için yani müslüman olabilmemiz için, kişi de özellikle bu iki şartın aynı anda
    bulunmasının gerekli olduğunu apaçık bir şekilde bildiriyor.
    Bu iki şarttan; birincisi “tağutu inkar” ikincisi ise
    “Allah’a iman”dır.”
    Şüphesiz tağutu bilmeyen kişi tağutu reddedemez. Tağutu reddedemediği için müslüman
    da olamaz. İmanı da bilmeyen kişi iman edemez. Velev ki iman ettiğini iddia etsin.
    Çünkü imanı bilmediğinden dolayı iman iddiası geçersizdir.
    Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
    “Sana ve senden öncekilere indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor
    musun? Reddetmeleri emrolunmuşken tağuta muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan onları
    derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.” (Nisa: 60.)
    Allah (c.c) bu ayette; müslümanlık iddiasında bulundukları halde müslüman olarak
    kabul etmediği bazı kimselerden bahsediyor. Onlar bütün rasullere indirilen
    kitaplara ve Rasulullah’a (s.a.s) indirilen Kur’an’a inandıklarını
    söyledikleri halde tağuta muhakeme olmak istiyorlar. Halbuki Allah (c.c) tağutu
    reddetmeden iman ve İslam iddiasında bulunan bir kimsenin iddiasının boş ve
    geçersiz bir iddia olduğunu belirtiyor. Aynı kalpte Allah’a iman ile tağuta
    Kaynak: ReformTürk http://www.reformturk.com/islami-bilgiler/35740-gunumuzdeki-insanlarin-en-buyuk-sorunu.html#post75993
    muhakeme olma isteği birarada buluna maz. Çünkü ayette; (Tağutu inkar etmekle
    emrolunmuşlardı.) buyrulmuştur.
    Fakat şeytan onları; tağuta muhakeme olmak istedikleri halde mü’min ve
    müslüman kalabileceklerine dair vesvese vermek suretiyle derin bir sapıklığa
    düşürmek istiyor. (Şeytan onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.) ayetinin
    anlamı işte budur.
    Allah (c.c) başka bir ayette şöyle buyuruyor:
    “Tağuta kulluk etmekten kaçınıp Allah’a yönelenlere müjde
    vardır.” (Zümer: 17)
    Bu ayeti kerimede Allah (c.c); müjdelenecek bazı kimseleri bizlere tanıtıyor ve
    bunların; tağuta kulluk etmekten kaçınmak suretiyle sadece Allah’a yönelen
    kişiler olduğunu belirtiyor. Yine ayette; insanların kurtuluşa erebilmeleri için
    tağuta ibadetten kaçınmaları emrediliyor. İslam’ın Allah katında geçerli
    olabilmesi için öncelikle tağutun inkar edilmesinin gerekli olduğu şartını yine bu
    ayette açık bir şekilde görmekteyiz.
    Yine Allah (c.c) bize bütün Rasullerin çağrısını şöyle bildiriyor:
    “Muhakkak ki her topluluğa bir rasul gönderdik. Allah’a ibadet
    etmelerini tağuta kulluk etmekten kaçınmalarını emrettik.” (Nahl: 36)

    Bu ayette; bütün rasuller ümmetlerine Allah’a (cc) yapılan ibadetlerin
    geçerli olması için tağutu inkar edip ondan kaçınmalarını ve daha sonra
    Allah’ın istediği şekilde Allah’a iman ederek ibadet etmelerini
    emrediyorlar.
    O halde tağutu çok iyi bilmeliyiz ki reddedebilelim. Zira daha önce söylediğimiz
    gibi tağutu bilmeyen onu reddedemez. Tağutu reddetmeyen kişi ise her ne kadar iman
    ve İslam iddiasında bulunsa bile Allah o kişinin imanını ve İslamını asla kabul
    etmez.

Benzer Konular

  1. Bebeklerde işitme sorunu
    By soleil in forum Sağlık
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 23.Şubat.2008, 21:39
  2. Kellik Sorunu
    By Always in forum Anne - Baba ve Çocuk
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 05.Haziran.2007, 06:33
  3. Çocukların Tik Sorunu
    By Mustafa Uyar in forum Sağlık
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.Mayıs.2007, 13:03
  4. Göz sorunu ve zayıf karne
    By Mustafa Uyar in forum Sağlık
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 10.Mayıs.2007, 16:52
  5. Ermeni Sorunu?
    By Gezgin in forum Dünya Tarihi
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 01.Kasım.2006, 16:49

Bu Konudaki Etiketler


Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.