Evliliğin 10 Düşmani-2

İnsan yaşamının en önemli ve en sevinçli anlarından birisi de evliliktir. Büyük umutlar ve hayallerle bir araya gelinir, oturulacak yer, kullanılacak mobilya özenle seçilir, çocuk yapma ve onlarla mutlu olma hayalleri kurulur…

Buraya kadar her şey bulutların üzerinde yaşanır adeta… Peki, bu peri masalını adeta bir cehennem çukuruna döndüren şeyler nedir? Evliliklerimizi içinden çıkılmaz sorunlara dönüştüren hatalar nerelerde yapılır? İşte evliliğin 10 önemli düşmanını Dr. Nihat Kaya’nın değerli görüşleri doğrultusunda siz kadincakararinca.com okuyucularıyla paylaşıyoruz…

2.Gerçek Yüzün Gizliliği

Birçok eş, “evlenmeden önce böyle değildi. Sözlülük, nişanlılık döneminde bambaşkaydı. Ne oldu anlayamadım. Bir insan nasıl böyle değişir?” diyerek hayretlerini dile getirirler.

Peki, evlenince insanlar neden değişir?

Hep söylenir ya, cicim ayları işte…

Evlilikten önce taraflar daha anlayışlı olur, alttan alırlar. Kaçamak, ortak heyecan ve paylaşımların fazla olduğu bu dönemde, doğaldır ki günübirlik heyecanlar, his ve zevkler ön plandadır. Gün bittiğinde herkes evine döneceğinden ve ciddi sorumluluklar üstlenilmediğinden kırılacak çok şey olmaz, küçük ayrıntılar göze batmaz.

Evlilik sonrasında ise roller belirginleşir. Eşlik, annelik, babalık, ev hanımlığı, aile reisliği… v.s… İşte bu rollerde hazımsızlık varsa, eşler bu rollerini baskı aracı olarak kullanıyorlarsa çatışmalar yaşanır.

Araya giren sosyal, kültürel, ekonomik ve ruhsal sorunlar da kişiliklerin değişiminde etkili olabilir.

Ne Yapmak Gerekir?

Böyle durumlarda öncelikli hatırlamanız gereken nokta, evlendiğiniz kişinin hala nişan döneminizdeki o sevdiğiniz kişi olduğunu hatırlamaktır. Sadece hayatın koşulları içerisinde aşkınız biraz tozlanmış olabilir. Bu konuda yapılacak yegâne şey ise farkındalıktır. Siz eşinizin, o da sizin farkında olun! İsteklerinizi aşk süzgecinden geçirerek birbirinize sunun ve hayatın üzerinizde bıraktığı “değişim” etkisini kabullenme kalkanıyla yenin. Unutmayın ki, eşiniz sizin birtaneniz…